AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10.10.2019 NUMARASI : 2018/20 ESAS, 2019/747 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKASININ ARTIRIMI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik dışı birlikteliğinden dünyaya gelen dünyaya gelen 29.08.2004 doğumlu Damla adında müşterek çocukları olduğu, çocuğun Edirne Aile Mahkemesinin 2006/74 Esas, 2007/178 Karar sayılı karar ile davalının babalığına karar verildiğini, daha sonra davacı tarafından açılan iştirak nafakası davasında Edirne Aile Mahkemesi'nin 2010/418 Esas 2010/790 Karar sayılı kararı ile çocuk için aylık 200,00 TL iştirak nafakasının davalı babadan alınmasına...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/05/2023 NUMARASI : 2022/830 ESAS, 2023/351 KARAR DAVA KONUSU : İŞTİRAK NAFAKASININ ARTTIRILMASI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı, davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353.maddesi uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müşterek çocuk lehine aylık 100 TL olarak hükmedilen iştirak nafakası miktarının aylık 1.750 TL'ye çıkarılmasına, hükmedilen nafakanın her yıl enflasyon oranında artırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2021 NUMARASI : 2019/638 ESAS, 2021/55 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKASININ KALDIRILMASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların İstanbul 16....
Somut olayda, yoksulluk nafakası yönünden 100 TL'ye indirilmesi talep edilmiş, kabul edilen kısım 300 TL, reddedilen kısım 200 TL olup, 300 TL'nin 1 yıllık toplam tutarı 300x12=3.600 TL olduğu, bu miktarın 5.880,00 TL'yi aşmadığı, reddedilen 200 TL'nin de 1 yıllık toplam tutarının 200x12= 2.400 TL olduğu ve yine 5.880 TL'yi aşmadığı görülmektedir. İştirak nafakalarının indirilmesi talebi yönünden indirilmesi istenilen iştirak nafakası miktarı (ayrı ayrı) 250 TL olup, 1 yıllık toplam tutarı her bir çocuk yönünden 250x12= 3.000 TL'dir.Bu durumda indirilmesi istenilen iştirak nafakası miktarı her bir çocuk açısından kesinlik sınırı olan 5.880 TL'nin altındadır.Az yukarıda açıklandığı üzere ilk derece mahkemesi kararı kabul edilen ve reddedilen miktarlar yönünden kesinlik sınırı olan 5.880 TL'nin altında olup, kesin niteliktedir. Bu sebeple, tarafların istinaf başvurularının miktar yönünden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
maddesi uyarınca günlüğü 20 liradan hükmolunan 200 TL adli para cezasının 20 TL'ye indirilmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükümlerin (DÜZELTİLEREK ONANMASINA), 06.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, davalı için takdir edilen yoksulluk nafakasının indirilmesine karar verilmesi gerekirken, sehven davacı için takdir edilen tedbir nafakasının indirilmesine ilişkin hüküm kurulması doğru değilse de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm fıkrasının 2.bendinde yazılı bulunan "Davacı için takdir edilen aylık 250,00 TL tedbir nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 100,00 TL'ye indirilmesi" ibaresinin çıkartılarak yerine "Davalı için takdir edilen aylık 250,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 100,00 TL'ye indirilmesi" ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 04.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
aynı kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan, TCK'nun 142/1-b maddesi gereği belirlenen 2 yıl hapis cezasının aynı Kanunun 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirilmesi ile sonuç cezanın 1 yıl 8 ay olarak belirlenmesine karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün istem gibi DÜZELTİLEREK ONANMASINA. 02.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı müdahalenin önlenmesi, tazminat ve kira bedelinin indirilmesi davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kiralanana yapılan haksız müdahalenin önlenmesi, eski hale getirmeden kaynaklanan tazminat istemi ile kira bedelinin indirilmesi istemlerine ilişkindir. Mahkemece, şartları oluşmadığından davanın esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında uyuşmazlık konusu olmayan 01.05.2000 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi ile ..Caddesi . nolu yerin “düğün salonu” olarak kullanılmak üzere kiralandığı, kira sözleşmesinden kiraya verenin ... adına vekaleten davalı ..., kiracıların ise.... ve...olduğu anlaşılmaktadır....
Ancak; Sanık hakkında TCK'nun 142/1-b maddesi uyarınca tayin olunan 2 yıl hapis cezasının aynı Kanunun 35. maddesi uyarınca 3/4 oranında indirilmesi sırasında 6 ay yerine 8 ay, aynı Kanunun 62 maddesi uyarınca, 1/6 oranında indirilmesi sonucunda ise 5 ay yerine, 6 ay hapis cezasına hükmedilerek fazla ceza tayini, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan 5237 sayılı TCK'nun 142/1-b maddesi uyarınca tayin olunan hapis cezasının aynı Kanunun 35/2 maddesi uyarınca ¾ oranında indirilerek 6 ay hapis cezasına, aynı Kanunun 62 maddesi uyarınca 1/6 oranında indirilirek, sonuç cezanın 5 ay olarak belirlenmesine karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 30.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nun 142/1-b, 143. maddelerine göre belirlenen 2 yıl 8 ay hapis cezasının aynı Kanun'un 35/1 maddesi ile 3/4 indirilmesi ile 8 ay olarak belirlenmesi gerekirken 10 ay 20 gün olarak hesaplanması ve aynı Kanun'un 62/1. maddesi ile 1/6 indirilmesi ile 6 ay 20 gün olarak belirlenmesi gerekirken 6 ay 3 gün olarak hesaplanması suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, sanık ...’ün temyiz nedeni yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, 10.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....