WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/592 KARAR NO : 2023/581 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : YILDIZELİ ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 16/09/2022 NUMARASI : 2022/40 ESAS, 2022/167 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Kaldırılması) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK.nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalının Yıldızeli Asliye Hukuk Mahkemesi 2019/21 Esas, 2020/39 Karar sayılı dosya üzerinden boşanmasına karar verildiği, bu kararla birlikte davalı lehine yoksulluk nafakasına hükmedildiği, davalının sigortalı olarak çalıştığını çalıştığı, davalının sigortalı çalışması sebebiyle hükmedilen nafakanın kaldırılması gerektiği...

Yoksulluk nafakasının kaldırılması için aranan şartların gerçekleşmediği, bu yönden davanın kabulünün olanaksız olduğu, nafakanın indirilmesi talebi yönünden yapılan değerlendirmede ise, nafaka alacaklısı davalının eline geçen toplam gelir miktarının onu yoksulluktan kurtaracak mahiyette olmadığı, bununla birlikte nafakanın yıldan yıla artması sonucu davacının ödeme gücünü aştığı, bunun tanık beyanlarıyla da sabit olduğu, davalı kadının herhangi bir sağlık sorunu olmayıp düzenli bir işe girebileceği, kadının gelir durumuna nazaran çektiği kredilerin ödeme gücünü olduğundan daha kötü göstermeye yönelik olduğu" gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 200,00 TL'ye indirilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, nafakanın her yıl ÜFE oranında arttırılmasına, ilk arttırımın 30/12/2021 tarihinde yapılmasına karar verilmiştir....

Dosya incelendiğinde; davacı-karşı davalı tarafından açılan davanın ispatlanamadığından reddine, davalı-karşı davacı tarafından açılan davanın kısmen kabulü ile; mahkemenin 2012/745 Esas 2013/211 Karar sayılı ilamı ile davacı lehine takdir edilen 300,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık olmak üzere 150,00 TL artırılarak aylık 450,00 TL'ye yükseltilmesine, nafakanın devam eden yıllarda kararın kesinleşmesi tarihi itibari ile TÜİK'in belirlediği ÜFE oranında artırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Asıl dava yönünden kaldırılması istenilen nafakanın yıllık miktarı 300,00 x 12 =3.600,00 TL, karşı dava yönünden davacı-karşı davalı erkek aleyhine kabul edilen nafakanın yıllık (farkı) miktarı 150,00 x 12 =1.800,00 TL olup, hem asıl dava, hem de karşı dava açısından karar tarihindeki kesinlik sınırının altındadır. Bu sebeple Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341, 346 ve 352. maddeleri gereğince davalının istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir....

Bu durumda ancak nafakanın miktarını tayinde etken olarak dikkate alınmalıdır. Yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında ise;davacı birleşen dosya davalısı son nafaka artışının yapıldığı 2011 yılı sonrasında aradan geçen sürede hükmedilen 175 TL'lik nafakanın ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kaldığını belirterek yoksulluk nafakasının aylık 300 TL'ye yükseltilmesini ve yıllık artış yapılmasını talep etmiş; davalı birleşen dosya davalısı ise asıl davanın reddini, birleşen yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının ise özellikle davacı birleşen dosya davalısının gayrı ahlaki yaşamı bulunduğunu belirterek kaldırılmasını talep etmiştir. Ancak dosya kapsamında yer alan tanık beyanları dikkatle incelendiğinde ise, davalı birleşen dosya davacısı tanığı ...'...

    Bu durumda da, nafakanın kaldırılması hakkaniyete, yoksulluk nafakasının temelinde yatan sosyal ve ahlaki fikre uygun düşecektir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması,iştirak nafakasının indirilmesi (asıl dava), nafakanın artırımı (birleşen dava) davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı-birleşen dava davalısı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı- birleşen davanın davalısı; ... 1.Aile Mahkemesi'nin 2011/116 Esas ve 2013/286 karar sayılı ilamı ile davalı için 300.00 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuklar 2006 doğumlu ...., 2010 doğumlu ...'...

        Davacının nafakanın kaldırılması yönündeki talebi için ayrıca harç alınmamıştır. Kaldırılması talep edilen nafakanın yıllık tutarı üzerinden hesaplanacak nisbi harç alınmadan (Harçlar Kanunu md. 30-32) davaya devam edilmesi yanlış olmuştur. O halde, mahkemece davacıya "nafakanın kaldırılması" yönündeki talebiyle ilgili nispi harcın tamamlattırılması ve sonucu itibariyle karar verilmesi gerekirken, eksik harçla yargılamaya devamla bu talep hakkında red hükmü kurulması usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan bölümlerin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.05.03.2015(Prş.)...

          Mahkemece, davanın kabulü ile; davalı lehine takdir edilen aylık 325,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 176/3.maddesinde yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkeme kararıyla nafakanın kaldırılacağı, 176/4.maddesinde ise tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde irad biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın artırılması yada azaltılmasına karar verilebileceği düzenlenmiştir. Anılan maddede yoksulluğun hukuksal kavramı tanımlanmamış ise de; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 07.10.1998 tarih ve 2-656 E.-688 K.sayılı kararında yeme, giyinme, barınma, sağlık ulaşım, kültür gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların yoksul kabul edileceği belirtilmiştir....

            Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada, 2001 yılında anlaşmalı boşanma sırasında protokol ile belirlenen aylık 1500 USD yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talep edilmiştir. Mahkemece, nafakanın kaldırılması isteminin reddine; indirilmesi davasının kısmen kabulü ile aylık yoksulluk nafakasının 1000,00 TL olarak belirlenmesi cihetine gidilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

              TL yoksulluk nafakasının arttırılarak aylık 1.500,00 TL'ye yükseltilmesine, nafakanın her yıl TÜFE-ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu