WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece iştirak ve yardım nafakası taleplerinin kısmen kabulüne yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş olup, hüküm yoksulluk nafakası yönünden hatalı bulunarak, Dairemizin 21.06.2016 tarih, 2016/6286-9615 E-K sayılı ilamı ile bozulmuştur. Mahkemece, “bozmaya uyulmuş ise de; davacı kadının gelir durumunun yoksulluk sınırının üstünde olduğu ve davalı ile gelir durumunun birbirine yakın olduğu gerekçesiyle karşı davanın kabulü ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına daha önce iştirak ve yardım nafakalarına ilişkin hükme yönelik temyiz itirazları Yargıtay tarafından reddolduğundan bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığına” karar verilmiştir. Bu defa hükmü, davacı yoksulluk nafakası yönünden; davalı iştirak ve yardım nafakaları yönünden temyiz etmiştir. 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2017 tarihinden itibaren 2.270 TL'ye çıkarılmıştır....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm yoksulluk nafakası, maddi tazminat ve harç yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına ve özellikle kadın lehine taktir edilen nafakanın yoksulluk nafakası olduğunun anlaşılmasına göre davalı kocanın aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma davası içinde vaki ve boşanmanın fer'i niteliğinde olan Türk Medeni Kanununun 175. maddesinde ifade edilen yoksulluk nafakası ile aynı Kanunun 174. maddesinde yazılı maddi ve manevi tazminat istekleri harca tabi değildir. Mahkemece hükme bağlanan yoksulluk nafakası ve maddi tazminat üzerinden nispi harç alınmıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı (kadın) tarafından kusur belirlemesi, reddedilen maddi ve manevi tazminat istekleri, yoksulluk nafakası ile müşterek çocuk lehine hükmedilen nafakanın miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı (kadın)'ın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla diğerinden geçimi için yoksulluk nafakası isteyebilir (TMK. m. 175). Mahkemece, boşanmaya neden olan olaylarda tarafların eşit kusurlu oldukları kabul edilmiştir....

        Hemen belirtmek gerekir ki; Hukuk Genel Kurulu'nun yerleşik kararlarında "asgari ücret seviyesinde gelire sahip olunması" yoksulluk nafakası bağlanmasını olanaksız kılan bir olgu kabul edilmediği gibi asgari ücretin üzerinde gelire sahip olunması da yoksulluk nafakası bağlanmasını olanaksız kılan bir olgu olarak kabul edilmemiştir. (HGK.07.10.1998 gün, 1998/2–656 E, 1998/688 K. 26.12.2001 gün 2001/2–1158–1185 sayılı ve 01.05.2002 gün 2002/2–397–339 sayılı kararları). Bu durumda, ancak nafakanın miktarını tayinde etken olarak dikkate alınmalıdır. Somut olayda, davalıya 01.05.2013 tarihinden itibaren 487 TL yetim aylığı bağlandığı, davacının yargılamada; "iş makinesi operatörü olduğu, geçmişte yüksek tabanlı sigortasının ödendiği, emekliliğine 2 yıl kaldığı, ancak asgari ücretle iş bulabildiği, bu kez de emekli aylığının düşeceği, firmalara müracaat ettiği, ancak iş bulamadığını" beyan ettiği anlaşlmaktadır....

          Yerel mahkemece verilen istinafa konu karar ile, davacının aylık 225,00 TL olan yoksulluk nafakasının 175,00 TL artırılarak aylık 400,00 TL'ye yükseltildiği, bir yıllık yoksulluk nafakası artış miktarının 2.100,00 TL'ye tekabül ettiği, HMK 341/2 maddesi gereğince 2021 yılı itibariyle miktar veya değeri 5.880,00 TL'yi geçmeyen mal varlığına ilişkin kararların kesin olduğu, dolayısıyla davalının istinaf talebinin HMK'nın 352 maddesi gereğince kesinlik sınırında kaldığı anlaşıldığından, davalının istinaf talebinin HMK'nın 352 maddesi gereğince reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

          Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2009/348 Esas ve 2010/873 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, müşterek çocuğun velayetinin davacı anneye verildiğini, çocuk için aylık 150,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, çocuğun büyümesi ve ihtiyaçlarının artması nedeniyle nafakanın yetersiz kaldığını, boşanma ilamı ile davacı kadın yararına da yoksulluk nafakasına hükmedilmediğini belirterek çocuk için hükmedilen aylık 150,00 TL iştirak nafakasının aylık 5.000,00 TL'ye yükseltilmesine, nafakanın yargılama sırasında tedbir nafakası olarak hükmedilmesine, davacı yararına aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, nafakaların her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi; davacının iştirak nafakasının artırılması davasının kısmen kabulü ile Manavgat 2....

          Herhangi bir geliri ve malvarlığının bulunmayan, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği anlaşılan ve boşanmaya neden olan olaylarda ağır kusurlu olmayan kadın yararına TMK’nun 175.maddesi uyarınca yoksulluk nafakasına hükmedilmesinde bir isabetsizlik olmamakla birlikte, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, kadının zorunlu ihtiyaçları, tarafların yaşları, evliliğin süresi, hakimin bu husustaki takdir hakkı ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde hükmedilen nafakanın miktarının az olduğu anlaşıldığından, kadın lehine aylık 1.000 TL yoksulluk nafakası ödenmesine karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından tazminatların reddi, velâyet ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına ve özellikle çocuk yararına hükmedilen nafakanın tedbir nafakası, kadın yararına hükmedilen nafakanın boşanma kararının kesinleşmesine kadar tedbir boşanma kararının kesinleşmesinden sonra devam eden nafakanın yoksulluk nafakası olarak hükmedildiğinin anlaşılmasına göre yersiz görülen temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı...

            -TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, davacının açtığı dava ile bu nafakanın 3.000,00.-TL'ye yükseltilmesini talep ettiği, buna gerekçe olarak da davalının gelir durumunun yükselmesini ve kendi ekonomik durumunda bir değişiklik olmadığını göstermiştir. Davacıya daha önce bağlanan nafaka bir yoksulluk nafakasıdır. Bu nafakanın amacı boşanma ile davacının yoksulluğa düşmesini engellemektir. Bu nafaka asla bir zenginleşme aracı olarak kullanılamaz. Davacının tüm geçimini yoksulluk nafakası ile sağlamak istemesi de iyi niyet kuralına aykırıdır. Taraflar yaklaşık 10 yıl önce boşanmışlardır. Bu kadar zaman geçmesine rağmen davacının halen işsiz olduğunu ve nafaka ile geçindiğini iddia etmesi hayatın olağan akışına aykırıdır. Davacı dava dilekçesinde müşterek çocuğun üniversite kazandığını ve masraflarının arttığını söylemişse de yoksulluk nafakası boşanma sonunda davanın taraflarına verilen bir nafaka olup bu nafakaya müşterek çocuklar gerekçe yapılamaz....

            talebinin kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren işler 600 TL nafakanın alınarak, davalı-karşı davacı kadına verilmesine, karar kesinleştikten sonra bu miktar yönünden nafakanın yoksulluk nafakası olarak devamına ilişkin talebin ve miktar açısından fazlaya ilişkin talebin reddine, davalı-karşı davacının müşterek çocuk için tedbir nafakası talebinin kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren işler 400 TL nafakanın davacı-karşı davalı babadan alınarak, davalı-karşı davacı kadına verilmesine, karar kesinleştikten sonra bu miktar yönünden nafakanın iştirak nafakası olarak devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalı-karşı davacı kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu