Hal böyle olunca mahkemece; öncelikle nafaka yükümlüsü davacının ekonomik ve sosyal durumu etraflıca araştırılarak, davacının ekonomik durumuna ilişkin sosyal ekonomik durum araştırma sonuçları ile tanık beyanları arasındaki çelişkinin giderilmesi, ardından davalının asgari ücret düzeyinde gelirinin olmasının yoksulluk nafakasının kaldırılmasını gerektirmeyeceği göz önünde bulundurularak, davacının nafakanın kaldırılmasına yönelik talebinin reddine karar verilmesi, nafakanın kaldırılması isteminin aynı zamanda nafakanın azaltılması istemini de kapsadığı (çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince) nazara alınarak, nafakanın indirilmesi şartlarının oluşup oluşmadığı tartışılarak, gerekli görülür ise nafakada makul oranda bir indirime gidilmesi gerekirken; eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı gerekçeyle yoksulluk nafakasının tümden kaldırılmasına karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus hükmün bozulmasını gerektirmiştir....
Taraflar arasında görülen asıl davada iştirak nafakasının artırılması, karşı davada nafakanın azaltılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı-karşı davalı asıl davada; tarafların 28.03.2001 tarihinde boşandıklarını, mahkemece müşterek çocuk için hükmedilen aylık 700 USD iştirak nafakasının bugüne kadar ödenmediğini, tahsili için takip başlatıldığını, hükmedilen nafakanın çocuğun artan ihtiyaçları nedeniyle yetersiz kaldığını belirterek, aylık 2000 USD'ye yükseltilmesini talep etmiştir....
Dosya kapsamından, tarafların 03.04.1998 tarihinde boşandıkları, boşanma ilamı ile davacı lehine 3.500.000Lira yoksulluk nafakasına hükmedildiği, aradan geçen sürede davacı tarafından nafakanın artırımı talepli beş(5) dava, davalı tarafından nafakanın kaldırılması talepli bir(1) dava açıldığı, en son nafaka davasının dava tarihinin 29.04.2013, karar tarihinin ise 13.06.2013 olup, aylık yoksulluk nafakasının 95TL' den 200TL'ye artırımına ilişkin kararın 17.07.2013 tarihinde kesinleştiği, davacının ev hanımı olduğu, kirada oturduğu, davalının ise 900 ila 1.000TL emekli maaşının bulunduğu, evli olduğu, evli olduğu eşinden ilköğretime devam eden iki çocuğunun bulunduğu anlaşılmaktadır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Davacı tarafından açılan Nafakanın Kaldırılması veya Azaltılması davasının Kısmen Kabulü ile; Kayseri 1.Aile Mahkemesinin 2015/1039 Esas - 2016/209 Karar sayılı, 03/03/2016 tarihli ilamı ile davalı T3 lehine bağlanan aylık 750 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 1.000 TL olarak tespitine, 1.000 TL yoksulluk nafakasının davacı erkekten alınarak davalı kadına verilmesine, belirlenen bu nafakanın yıllık TÜİK tarafından belirlenen TÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı istinaf dilekçesinde özetle; verilen kararın hatalı olduğunu, Kayseri 1....
Aile Mahkemesi'nin 2021/111 E., 2022/141 Ka. sayılı 08/03/2022 tarihli kararı ile; davacının davasının nafakanın kaldırılması talebi yönünden reddine, davacının davasının nafakanın azaltılması talebi yönünden kısmen kabulü ile , daha önce İzmir 14. Aile Mahkemesi'nin 2013/879 E. sayılı dosyası ile bağlanan 1.750,00- TL yoksulluk nafakasının dava tarihi olan 23.02.2021 tarihinden geçerli olmak üzere aylık 1.250,00- TL'ye düşürülmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir....
T4 DAVA-K.DAVA KONUSU : Nafakanın Artırımı-Nafakanın Kaldırılması/Azaltılması İSTİNAF KARAR TARİHİ:12/03/2021 İSTİNAF KARARININ YAZILDIĞI TARİHİ :15/03/2021 Taraflar arasındaki nafakanın artırılımı-kaldırılması/azaltılması davası nedeniyle yapılan yargılaması sırasında, ilk derece mahkemesince verilen, karara karşı davalı tarafından, istinaf yoluna başvurulmakla; evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İLK DERECE MAHKEMESİ SAFAHATI: Davacı dava dilekçesinde özetle; İzmir 17. Aile Mahkemesinin 2016/195 E ve 2016/428 K sayılı kararı ile boşandıklarını, müşterek çocuk Gamze'nin velayetinin kendisine verildiğini ve küçük için aylık 500 TL nafakaya hükmedildiğini, aradan geçen zaman içinde davalının nafakayı kendiliğinden aylık 650 TL'ye yükselttiğini, müşterek çocuğun sağlık problemleri bulunduğunu ve nafaka miktarının yetersiz kaldığını belirterek nafakanın aylık 1000 yada 1500 TL'ye yükseltilmesini talep etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/01/2020 NUMARASI : 2019/469 ESAS 2020/21 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Azaltılması veya Kaldırılması) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı erkek dava dilekçesinde özetle; Davalıyla Aydın 1. Aile Mahkemesinin 18/02/2005 tarih ve 2004/993 E- 2005/117K. Sayılı ilamı ile boşandıklarını, müşterek çocuğun velayetinin anneye verildiğini, davalı ve müşterek çocuk lehine iştirak ve yoksulluk nafakalarına hükmedildiğini, kendisinin nafakayı ödediğini, daha sonra Konya2. Aile Mahkemesinin 2011/644 E. Sayılı dosyası ile davalı için nafakanın 475TL'ye çocuk için de 310TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş ve nafakalara Tefe Tüfe oranında otomatik artış uygulanmasına karar verildiğini, kendisinin Sanofi sağlık Ürünleri Ltd....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SULUOVA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/02/2015 NUMARASI : 2014/327-2015/109 Taraflar arasındaki nafakanın artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde; davalı ile anlaşmalı şekilde boşandıklarını, mahkeme kararı ile davacı lehine belirlenen 400 TL yoksulluk nafakasının, aradan geçen sürede yetersiz kaldığını, üniversite öğrencisi olan müşterek çocuğa para gönderdiğini, konut kredisi taksiti ödediğini, kanser tedavisi gördüğünü belirterek nafakanın 700 TL'ye artırımına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
uğradığı bilinen bir gerçek olduğunu aylık 1.000- TL nafakanın çocuğun ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kaldığını bu nedenlerle hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Türk Medeni Kanunu'nun 176/4.maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde nafakanın arttırılmasına veya azaltılmasına karar verilebilir. Bu bağlamda; nafakanın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Nafaka iradı, tarafların yaptıkları sözleşmeye dayansa bile indirilebileceği gibi tamamen de kaldırılabilir. Sözleşmede, edimler arasındaki denge, umulmadık gelişmeler yüzünden bozulacak olursa sözleşme koşulları değişen maddi koşullara uyarlanır....