Nafakanın kesinlik sınırının belirlenmesinde hükmedilen nafakanın yıllık nafaka miktarı değerlendirilir. Bu değerlendirme hüküm altına alınan her bir nafaka artırımı için ayrı ayrı yapılır. Somut olayda kabul edilen nafakanın yıllık miktarı 500x12=6000 TL olup dolayısıyla bu rakam karar tarihindeki 8.000.TL'lik kesinlik sınırının altında olduğu için karar istinaf talebinde bulunan davalı yönünden HMK nun 341/4 maddesi gereği kesin niteliktedir. HMK nun 346 maddesi gereğince kesin olan karara karşı istinaf dilekçesi ilk derece mahkemesince reddedilebileceği gibi 352- (1)-b madde gereğince Bölge Adliye Mahkemesince de istinaf isteminin reddine karar verilebilir. Bu nedenle davalının istinaf kanun yoluna başvurma talebinin kesin karara ilişkin olması nedeniyle HMK nun 341/4 ve 352- (1)-b maddeleri gereğince usulden reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Nafakanın kesinlik sınırının belirlenmesinde hükmedilen nafakanın yıllık nafaka miktarı değerlendirilir. Bu değerlendirme talep edilen her bir nafaka artırımı için ayrı ayrı yapılır. İlk derece mahkemesince müşterek çocuk Şahin Efe lehine önceden hükmedilen aylık 400TL iştirak nafakasının aylık 550 TL'ye, davacı yararına önceden hükmedilen aylık 400TL yoksulluk nafakasının aylık 550 TL'ye çıkartılmasına hükmedilmiştir. Somut olayda her bir nafakanın yıllık artırım miktarı 150x12=1.800 TL olup dolayısıyla bu rakam karar tarihindeki 5.880,00 TL lik kesinlik sınırının altında olduğu için karar istinaf talebinde bulunan davalı taraf yönünden HMK nun 341/4 maddesi gereği kesin niteliktedir. HMK nun 346 maddesi gereğince kesin olan karara karşı istinaf dilekçesi ilk derece mahkemesince reddedilebileceği gibi 352- (1)-b madde gereğince Bölge Adliye Mahkemesince de istinaf isteminin reddine karar verilebilir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma ve Nafakanın Kaldırılması-Nafakanın Artırılması Taraflar arasındaki "boşanma ve nafakanın kaldırılmasına" ilişkin dava ile davalı (kadın) tarafından bağımsız olarak açılan "nafakanın artırılması" davasının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (kadın) tarafından; her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık...
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanmaya çalışıldığı üzere; 1- Davacı kocanın nafakanın kaldırılması yönünden yapmış olduğu istinaf isteminin yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle HMK 352....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafaka Artırımı-Karşı Dava Nafakanın Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm nafakaya ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 01.02.2002 tarihli kararının 1. maddesi gereğince inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 08.11.2010 (Pzt.)...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafakanın Artırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm * yoksulluk nafakasının artırımı istemine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 01.02.2002 tarihli kararının 1. maddesi de gözetilerek inceleme görevi Yargıtay * 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay *3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 27.06.2008 (Cuma)...
Aile Mahkemesi'nin 2021/19 Esas 2021/1006 Karar sayılı kararıyla anlaşmalı olarak boşandıklarını, velayeti kendisine verilen müşterek çocuk için aylık 750 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, o tarihten bugüne enflasyondaki artış nedeniyle takdir edilen nafakanın çocuğun ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kaldığını, sadece okul masraflarının nafakanın iki katına ulaştığını, 19 yıldır aynı yerde çalışan davalının refah durumunun iyi olduğunu ve nafakanın artırılmasının kendisini etkilemeyeceğini beyanla, müşterek çocuk için takdir edilen iştirak nafakasının aylık 2.500 TL'ye çıkartılmasına, nafakaya her yıl ÜFE oranında artış yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, iştirak nafakasının artırımı talebine ilişkindir....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05/08/2014 NUMARASI : 2014/386-2014/594 Taraflar arasındaki iştirak nafakası artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde; davalı ile 2012 yılında boşandıklarını, velayeti verilen müşterek çocukları Betül için 400,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, çocuğun ihtiyaçlarının arttığını, nafakanın yetmediğini belirterek nafakanın 900,00 TL'ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir....
na göre nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, nafakaya dair taleplerin kabulünde, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere karar verilmesi gerekirken, kararda nafakanın geçerlik tarihinin, karar tarihinden itibaren gösterilmesi usul ve yasaya uygun değil ise de, belirtilen bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HUMK'nun 438/VII.maddesi gereğince hükmün 1.fıkrasında yer alan "karar tarihinden itibaren" ifadelerinin çıkartılarak yerine “dava tarihinden itibaren” ifadelerinin yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....