nın yoğun travmatik deneyimleri üzerine bir de cezaevi şartlarında şahsi iletişime zorlanmasının "çocuğun yüksek yararı evrensel ilkesine" bir katkı sunmayacağı gibi, bu nedenlerle hükümlü annenin hüküm şartları bitene kadar müşterek çocuklarla şahsi ilişkisinin kaldırılması, davalı anne ...'nun tahliye olması sonrasında talep ederse günün şartlarına göre talebinin yeniden değerlendirilebileceği, dosya içeriğine "annelik hakkı" çerçevesinde bakılamayacağı, bu doğrultuda bir bakış açısının her şeyin üzerinde olan "çocuğun yüksek yararı evrensel ilkesine" uygun olmayacağı" yönünde rapor sunulduğu, raporda müşterek çocukların yaşları itibariyle kendilerini sağlıklı bir şekilde ifade edebildikleri, tercihlerini açıkça ortaya koyabildikleri, müşterek çocuk ...'...
Bu minvalde sosyal inceleme raporunda ki çocuk ve baba arasındaki şahsi ilişkinin tesisinin tamamen ortadan kaldırılmasına yönelik bir problem olmadığına ilişkin değerlendirme dikkate alınarak müşterek çocuk ile davalı baba arasında şahsi ilişkinin tamamen kaldırılmasının hakkaniyet ilkesi ile bağdaşmayacağı ancak yine 04.03.2021 tarihli raporda ki şahsi ilişki tesisinin kısıtlı ve koşullu olmasının çocuğun üstün yararına olacağı değerlendirmesi, 09.11.2020 tarihli raporda ise bir uzmanın gözetiminde şahsi ilişki tesisi kurulması gerektiği yönündeki belirleme dikkate alınarak Bergama 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 22.12.2016 tarihli 2015/617 Esas 2016/545 Karar sayılı Hükmünün 3....
Zaten çocuk yönünden “işler yolunda gitmediğinden” bu sebeple velâyetin “yeniden düzenlenmesi” için dava açılmıştır/açılmak zorunda kalınmıştır. O halde “velâyetin yeniden düzenlenmesi” davasında; -dava konusu çocuğa bir temsil kayyımı atanmalı, -temsil kayyımı davaya katılmalı, -temsil kayyımı tarafından gösterildiği takdirde delilleri toplanarak sonucu uyarınca bir karar verilmelidir. Hükmün bu gerekçe ile bozulması görüşünde olduğumdan değerli çoğunluğun “farklı görüşüne” katılmıyorum....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi-İştirak Nafakasının Arttırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Reddedilen yıllık iştirak nafakası miktarı 41.530 TL’yi aşmadığından istinaf incelemesi sonucunda verilen hüküm, karar tarihi itibariyle kesin niteliktedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, çocukla düzenlenen kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi isteğine ilişkindir. Çocukla kişisel ilişki kurulması veya kaldırılmasına ilişkin davalar basit yargılama usulüne (HMK m. 316) tabi işlerden olmadığı gibi çekişmesiz yargı ( HMK m. 382) işlerinden de değildir. Mahkemece dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmeden, duruşma açılmadan karar verilmiştir....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; küçük ile davacılar arasında alt soy üst soy ilişkisi bulunduğu (torun-dede-babaanne), küçüğün idrak çağında olduğu, davacılar ile görüşmek istemediğini belirtmekte ise de davacıların torunları ile şahsi ilişki kurulmamasını gerektirecek düzeyde olumsuz tavır ve davranışlarının bulunmadığı, çocuğun babasının polis memuruyken terör saldırısı sonucunda şehit olduğu, çocuğun üstün menfaatine uygun olmak koşuluyla çocuğun istek ve tercihi aleyhine de karar verilebileceği, çocuğun dede ve babaannesiyle ilişki içerisinde olmasının aile bağlarını kuvvetlendirmek suretiyle çocuğun gelişimine olumlu katkı sağlayacağı, bu itibarla davanın kabulü kararında hukuka aykırılık bulunmadığı, ne var ki, kurulan şahsi ilişkinin süresinin çocuğun yaşına, tercihine göre uzun belirlendiği, buna göre çocukla davacılar arasında her ayın dördüncü hafta sonu ve dîni bayramların üçüncü günü olmak üzere şahsi ilişkinin çocuğun...
Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden tarafların Sarayönü Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) 2019/46 Esas ve 2020/12 Karar sayılı kararı ile boşanmalarına karar verildiği, ortak çocuğun velayetinin anneye verildiği, çocukla baba arasındaki şahsi ilişkinin konu kararın istinafı üzerine dairemizin 09/12/2020 tarihli 2020/763 Esas ve 2020/1521 Karar sayılı ilamı ile düzenlendiği, Dairemiz karar tarihi itibariyle çocuğun 18 aylık olduğu, dava tarihi itibariyle ise 26 aylık olduğu, inceleme tarihi itibariyle çocuğun henüz 3 yaşını doldurmadığı, çocuğun yaşı itibariyle davalı anneye bağımlı olduğu, çocuğun yaşı itibariyle şahsi ilişkinin yatılı tesisinin çocuğun üstün menfaatine uygun olmayacağı, ancak çocuğun yaşının büyümesi nazara alındığında dairemizce kurulan şahsi ilişkinin süresinin artılmasının gerektiği, şahsi ilişkinin her ayın 1. Ve 3. Hafta sonları cumartesi günleri saat 10.00 dan 18.00 e kadar dini bayramların 2....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Düzenlenmesi - İştirak Nafakaların Artırımı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 28.05.2013 (Salı)...
Pazar günü saat 10:00'dan saat 17:00'a kadar, küçüğün tanıdığı ve güvendiği bir kimse yahut sosyal hizmet uzmanı eşliğinde olmak üzere şahsi ilişki tesisine" karar verilmiş ise de; davaya konu küçükle, davacıların yaşanan acı olay nedeniyle uzun süredir bir araya gelmedikleri, çocuğun baba anne ve dedeyi hiç tanımadığı, çocuğun yaşı itibariyle bir anda iki haftada bir tanımadığı insanlarla bir araya gelmesinin çocuğun gelişimine olumsuz etki yapabileceği düşünüldüğünde yerel mahkemenin şahsi ilişki süresinin sıklık derecesinin fazla olduğu anlaşılmakla davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile, yerel mahkemenin şahsi ilişkiye ilişkin hüküm bölümündeki 2.maddesinin tümden kaldırılmasına ve buna göre yeniden hüküm kurularak davacılarla davaya konu küçük arasında hakkaniyete uygun şekilde şahsi ilişki düzenlemesi yapılması gerektiği kanaat ve düşüncesiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
İstinaf Sebepleri Davalı vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kişisel ilişkinin süresi ve davanın kabulü yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı tanıklarının beyanlarının çocuktan duyuma dayalı olduğu çocuğun babaya karşı olumsuz bir tavır ve görüşmek istememe şeklinde bir yaklaşımının olmadığı, dosyada mevcut sosyal inceleme raporunda şahsi ilişkinin yaz tatilini de kapsar şekilde artırılarak devamında çocuğun üstün menfaatinin olduğunun belirtildiği, şahsi ilişkinin daraltılması kararının çocuğun üstün menfaatine aykırı olduğu değerlendirilerek davalı vekilinin istinaf talebinin kabulüne ve davanın reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....