Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/519 Esas, 2012/459 Karar sayılı dosyasında davalı kadın lehine takdir edilen aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 500,00 TL'ye indirilmesine, aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasının davacı erkekten alınarak davalı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının iştirak nafakasının indirilmesine yönelik davasının reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalı kadının yoksulluk nafakasına yönelik istinaf talebinin kısmen KABULÜNE, iştirak nafakasına yönelik istinaf talebinin KABULÜNE, ilk derece mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, -Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile, -Lüleburgaz 1....
Bu nedenle mahkeme, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyet ölçüsünde nafakayı artırmalıdır. ./.. -2- Dairemizin yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsünün gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası .. oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; taraflar .ve 25.11.2013 tarihli ilamıyla boşanmışlar, davacı lehine aylık 150,00 TL yoksulluk nafakasına ve velayeti davacıya bırakılan iki müşterek çocuk lehine aylık 150,00'şer TL iştirak nafakasına hükmedilmiş, karar 20.01.2014 günü kesinleşmiş, eldeki artırım davası 06.10.2015 tarihinde açılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm, davacı-karşılık davalı ... tarafından; tazminatlar, yoksulluk nafakası ve tedbir nafakasının arttırılması yönünden; davalı-karşılık davacı ... tarafından ise; kabul edilen asıl boşanma davası, kusur, tazminat, nafakalar ve reddedilen nafaka miktarının indirilmesine dair karar yönlerinden temyizen mürafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan 9.11.2010 günü duruşmalı temyiz eden davalı-karşı davacı ... vekili Av. ... ile karşı taraf temyiz eden davacı-karşı davalı ..., vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü....
Aile Mahkemesi'nin 2012/833 E 2012/961 K sayılı kararı ile anlaşmalı olarak boşandıkları, kadın lehine aylık 5.000,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, yoksulluk nafakasının boşanma ilamından bu yana arttırılmadığı, geçen zaman içerisinde tarafların sosyal ekonomik durumlarında değişiklik olmadığı, aylık 5.000,00 TL yoksulluk nafakasının kadının ihtiyaçlarını karşılamaya yetmeyeceği" gerekçesiyle, davanın kabulü ile, İzmir 5. Aile Mahkemesi'nin 2012/833 E 2012/961 K sayılı kararı ile davacı kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 10.000,00 TL'ye yükseltilmesine, yoksulluk nafakasının kararın kesinleşmesinden bir yıl sonra başlamak üzere ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiştir....
O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, yoksulluk nafakasının....’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu nafakanın az miktarda artırılması usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir. 2- Kabule göre de, taraflar boşanmış olup davacı kadın için arttırılması talep edilen nafaka, mahiyeti itibariyle yoksulluk nafakası niteliğindedir. Buna göre, mahkemece; davacı için hükmedilen nafakanın tedbir nafakası olarak nitelendirilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci ve ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 03/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece davacının yoksulluk nafakasının arttırılması talebinin reddine, davacının müşterek çocuk 01/01/2006 doğumlu Eda Nur için Kayseri 2. Aile Mahkemesi 2016/845 Esas 2017/693 Karar sayılı ilamı ile verilen 200,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 850,00 TL olarak devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalının ekonomik durumunun oldukça iyi olduğunu, müşterek çocuk lehine hükmedilen iştirak nafakasının az olduğunu, müvekkili lehine yoksulluk nafakasının arttırılmasını, istinaf incelemesinin duruşmalı olarak yapılarak müvekkili lehine kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; Yoksulluk ve İştirak Nafakasının Artırımı istemiyle açılmıştır....
Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen Yargıtay uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....
Aile Mahkemesi'nin 2015/120 E 2016/143 K sayılı kararı ile müşterek çocuk lehine takdir edilen aylık 300,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 150,00 TL arttırılarak aylık 450,00 TL'ye yükseltilmesine, nafakanın ÜFE oranında arttırılmasına, yoksulluk nafakasının arttırılması talebinin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili, istinaf dilekçesinde özetle; nafaka hüküm tarihinden dava tarihine kadar geçen süre içinde ekonomik göstergelerde önemli değişiklikler olduğunu, hükmedilen iştirak nafakası miktarının yetersiz olduğunu, yoksulluk nafakasının da arttırılmasına karar verilmesi gerektiğini, ilk derece mahkemesi kararının yeterli gerekçe ihtiva etmediğini beyanla, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
Davalı (kadın) cevap dilekçesinde özetle ; boşanma davası sırasında davacı T1 kabulü ile nafaka bağlandığını, şahsı tarafından yaklaşık 11 yıl ihtiyacı olmadığı için nafaka talep edilmediğini Kastamonu 1. İcra Müdürlüğü'nün 2015/ 498 esas sayılı dosyasında davacı aleyhine 14/01/2015 tarihinde geriye doğru 10 yıllık nafaka ile birlikte takdir edilen aylık nafaka talep edildiğini, davacı tarafından dava dilekçesinde belirtilen Kastamonu 1. İcra Müdürlüğü'nün 2001/ 3964 Esas ve 2001/ 6473 Esas sayılı nafaka dosyaları boşanma ve nafaka hükmü tarihinden takip tarihine kadar olan sürelerdeki alacaklarına ilişkin olduğunu mevcut nafakaya ilişkin takip olan Kastamonu 1....
-2- Somut olayda; tarafların ...Mahkemesinin ...Karar sayılı ilamı ile 29.01.2014 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıkları, davalı ... lehine aylık 200,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği ve kararın 18.02.2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; tarafların 29.01.2014 tarihinde boşandıkları, davalının çalıştığı işyeri yazısına göre 18.12.2013 tarihinden beri çalıştığı, boşanma davasının yargılaması sırasında da çalışmaya devam ettiği ve gelirinin olduğu bu hususun ve davacı kocanın aylık 200,00 TL nafaka ödeme yönündeki kabulü nazarı dikkate alınarak, mahkemece davalı lehine yoksulluk nafakasına hükmedildiği; boşanma davasının üzerinden geçen süre ve davalının yoksulluk nafakasının kaldırılmasını veya indirilmesini gerektirecek nitelikte sosyal ve ekonomik durumunda değişiklik olmadığı anlaşılmaktadır....