Yerel mahkemece verilen istinafa konu karar ile, davacının aylık 200,00 TL olan yoksulluk nafakasının 550,00 TL artırılarak aylık 750,00 TL'ye yükseltildiği, bir yıllık yoksulluk nafakası artış miktarının 6.600,00 TL'ye tekabül ettiği, müşterek çocuğun aylık 150,00 TL olan iştirak nafakasının 600,00 TL artırımı ile aylık 750,00 TL'ye yükseltildiği, çocuk için bir yıllık nafaka artış miktarının ise yine 7.200,00 TL'ye tekabül ettiği, HMK 341/2 maddesi gereğince karar tarihi olan 2022 yılı itibariyle miktar veya değeri 8.000,00 TL'yi geçmeyen mal varlığına ilişkin kararların kesin olduğu anlaşılmakla, davalının istinaf talebinin HMK 352 maddesi gereğince reddine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 08/07/2021 NUMARASI : 2020/35 ESAS 2021/196 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nafakanın artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili; tarafların İnegöl Aile Mahkemesinin 2013/58 esas 2014/121 karar sayılı dosyası ile boşandıklarını, davacı için aylık 150 TL yoksulluk nafakasına, müşterek çocuk için aylık 150 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, davalının oto yıkama, kiralama işi kurduğunu, kendi adına kayıtlı olmayan araçları kiraya verdiğini ileri sürerek müşterek çocuk .... için aylık 150 TL olan iştirak nafakasının 700 TL'ye, davacı için aylık 150 TL yoksulluk nafakasının 300 TL'ye yükseltilmesine ve belirlenecek nafakanın her yıl ÜFE/TÜFE oranında artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; yoksulluk nafakası ve iştirak nafakasının artırımı davasıdır. İlk derece mahkemesi kararına karşı davacı taraf istinaf talebinde bulunmuştur. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararında da değinildiği gibi " nafaka davalarında kanun yolu başvuru sınırı yıllık nafaka miktarı üzerinden hesaplanır." 6100 sayılı HMK'nın 341/2. maddesine göre karar tarihi itibariyle miktar veya değeri binbeşyüz Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : KİLİS AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 22/04/2015 NUMARASI : 2014/370-2015/155 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırımı-nafakanın ÜFE oranında artırıma bağlanma talebi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine-karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hüküm, davacı vekili ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı karşı davalı vekili dava dilekçesi ile;2004 yılında davacı lehine hükmedilen 150 TL iştirak nafakasının 300 TL ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı karşı davacı vekili dilekçesi ile;asıl davanın reddi ve davacı karşı davalıya ödenen 150 TL yoksulluk nafakasının her yıl üfe oranında artışa bağlanmasını talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 6.4.2005 tarih ve 2005/3- 169 E- 235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır....
Yargıtay HGK'nın 06/04/2005 tarih ve 2005/3- 169 Esas-235 karar sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltme incelemelerinde yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Nafakanın kesinlik sınırının belirlenmesinde, eş ve çocuklar için hükmedilen nafakaların ayrı ayrı kabul veya reddedilen yıllık nafaka miktarı değerlendirilir (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 25.04.2012 tarih ve 2012/7371 Esas 2012/10992 Karar ve 12.01.2015 tarih 2014/13494 Esas 2015/291 Karar sayılı kararları). Mahkemece kabul edilen iştirak ve yoksulluk nafakasının ayrı ayrı yıllık tutarı (600,00'er x12=7.200'er TL) ile red edilen yoksulluk nafakasının ( 150,00x12= 1.800,00 TL) yıllık tutarı miktar itibariyle karar tarihindeki kesinlik sınırının altındadır ve karar kabul ve reddedilen miktarlar yönünden HMK'nın 341/4. maddesi hükmü gereği kesin niteliktedir....
sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır....
Buna göre, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları, nafakanın bağlandığı tarih ile artırım davasının açıldığı tarih arasında geçen süre ve nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) gelir durumu nazara alındığında, mahkemece; TMK.nun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesi gereğince daha uygun nafaka artışına hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde düşük miktarda nafaka artışına karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu doğrultuda yerleşen Dairemiz uygulamasına göre, nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; taraflar arasındaki bir önceki nafaka artırım davası 19/03/2013 tarihinde açılmış ve nafakalar dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere artırılmıştır....