"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nafakanın Artırılması-Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi-Nafakanın Kaldırılması Olmadığı Takdirde Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı tarafından, velayetin değiştirilmesi, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi, iştirak nafakasının kaldırılması, talebin kabul edilmemesi halinde ise nafakanın azaltılması talepleri ile davacı-karşı davalı kadının kısmen kabul edilen iştirak nafakasının artırılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 01.10.2018 günü temyiz eden davalı-karşı davacı ... ve karşı taraf davacı-karşı davalı ... geldiler. Vekilleri gelmedi....
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin iştirak nafakasına ilişkin temyiz itirazları yerinde olmadığından reddine, yoksulluk nafakası yönünden ise; TMK'nun 175.maddesine göre; ''Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.'' TMK'nun 176/4. maddesine göre de; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....
Aile Mahkemesi kararı ile boşandıklarını, lehine aylık 5.000,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, davalının nafaka borcunu ödemediği gibi, nafakanın kaldırılması/azaltılması davası açtığını, boşanma ilamı ile hükmedilen aylık 5.000,00 TL yoksulluk nafakasının günün ekonomik koşullarında ve ihtiyaçların artması sonucu yetersiz kaldığını beyanla, lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının aylık 10.000,00 TL'ye yükseltilmesine, ve nafakanın her yıl ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davaya süresi içinde cevap vermemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, "... Tarafların İzmir 5....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava yoksulluk nafakasının artırımı davası karşı dava ise yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine dairdir. Tüm dosya kapsamından tarafların Afyonkarahisar Aile Mahkemesinin 2017/122 Esas- 2017/574 Karar sayılı kararı ile boşandıkları, boşanmanın 29/06/2017 tarihinde kesinleştiği, cari yoksulluk nafakasının boşanma ilamı ile belirlendiği anlaşılmaktadır. TMK.nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....
Yine, TMK. nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası ...in yayınladığı .. oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların...Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/67 Esas ve 2006/117 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, söz konusu karar ile davacı lehine aylık 50,00 TL yoksulluk,müşterek çocuk ...için ise 50 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini; davacı tarafından......
TMK'nun 176/4. maddesi hükmü ile; "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir" Aynı şekilde 176/3. maddesi uyarınca; irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır" şeklinde düzenleme yapılmıştır. Anılan yasal düzenlemeye göre, iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin bunu sağlaması gerekmektedir. Nafaka iradı, tarafların yaptıkları sözleşmeye dayansa bile indirilebileceği gibi tamamen de kaldırılabilir....
Bu durumda ancak nafakanın miktarını tayinde etken olarak dikkate alınmalıdır. Somut olayda; davalının asgari ücret düzeyinde maaş aldığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yoksulluk nafakasının kaldırılması istemi azaltılması istemini de kapsadığından, maaş almasının ekonomik durumunda olumlu yönde değişiklik sayılarak yoksulluğu tamamen ortadan kalkmamış olan davalının yoksulluk nafakasının indirilmesinin düşünülmemesi isabetli bulunmamıştır....
TMK'nun 175.maddesi "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Kanunda öngörülen şartlar davacı lehine gerçekleştiği takdirde, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına ve hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerekir. TMK'nun 176/4.maddesine göre de; "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir." Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre, iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Davada, yaklaşık 15 yıl önce hükmedilen yoksulluk nafakasının, aradan geçen zaman, hayat şartları, artan giderler nedeniyle artırılması talep edilmektedir....
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararında da değinildiği gibi "nafaka davalarında kanun yolu başvuru sınırı yıllık nafaka miktarı üzerinden hesaplanır." 6100 sayılı HMK'nın 341/2 maddesine göre karar tarihi itibariyle miktar veya değeri binbeşyüz Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Bu miktar karar tarihi itibariyle 17.830 TL'dir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı, davalı tarafça istinaf talebinde bulunulmuştur. Davacı taraf davalı adına hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasını olmadığı takdirde azaltılmasını talep etmiştir....
Sayılı dosyasında nafaka miktarında artırım davası açılmış ve mevcut nafaka aylık 150,00 TL artırılarak aylık 750,00 tl ye yükseltilmiş olduğunu kararda “hükmedilen nafakanın gelecek yıllarda TÜİK tarafından açıklanan ÜFE oranında” artırılmasına karar verildiğini, üfe oranındaki artışlar çak fazla oranda gerçekleşmiş olduğu şu anda ödemiş olduğum nafaka miktarı fahiş boyutlara ulaşmış ve emekli maaşımdan kalan miktar ile kendi geçimini sağlayamaz bir duruma geldiğini hatta ve hatta ihtiyaçlarını da karşılayamaz bir durumda olduğunu, emekli maaşı olarak 4.515,67 TL aldığını, aylık nafaka olarak 2.310,92 TL, birikmiş nafaka olarak aylık 596,35 TL olmak üzere toplam aylık 2.907,27 TL maaşından kesilmekte olup geriye maaşından 1.608,40 TL kaldığını, ayrıca öğrendiğine göre davalı taraf öğrenimini bitirmiş ve şu anda yardım nafakasına muhtaç olmadığını tüm bu nedenlerle aylık nafakanın 800,00 TL'ye indirilerek yargılama giderlerinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava...