AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 20/10/2021 NUMARASI : 2021/132 ESAS-2021/765 KARAR DAVA KONUSU : Katılım Nafakası KARAR : Yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; Denizli 3. Aile Mahkemesinin 2020/138 E. ve 2020/259 K. Sayılı boşanma kararı ile davalı ile boşandıklarını, çocuk Kerim'in velayetinin tarafına verildiğini, davalı ile anlaşmalı boşanma kararında o an için nafaka konusunda herhangi bir talebinin olmadığını, geçen süre zarfında çocuk için herhangi bir katkıda bulunmadığını, tek başına masrafları karşılayacak durumda olmadığını, çocuğun Özel Okula gittiğini, davalı ile boşanmadan öncede çocuğun özel okula gitmekte olduğunu, çocuğun Özel öğrenim görmesi nedeniyle masrafları da hayli fazla olduğunu, bu nedenlerle aylık 1000 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/02/2021 NUMARASI : 2020/503 ESAS 2021/101 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Katılım Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/02/2021 NUMARASI : 2020/503 ESAS 2021/101 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Katılım Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada; evlilik birliği dışında doğan çocuk için davalı babadan aylık 600,00 TL nafaka talep edilmiş; mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilerek; aylık 300,00 TL nafakanın davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Talep edilen nafaka niteliği itibari ile iştirak nafakası olup, mahkemece hükmedilen nafakanın kararın kesinleşmesine kadar tedbir nafakası; kararın kesinleşmesinden sonra yoksulluk nafakası olarak nitelendirilmesi doğru görülmemiş ancak bu husus sonuca etkili olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır....
Yoksulluk nafakası miktarının belirlenmesinde, boşanmadan önceki yaşam standardının aynıyla sürdürülmesinin sağlanması gerekmez. Nafaka alacaklısının yaşı, eğitim durumu, barınma olanakları, düzenli ve sabit olmasa bile bir miktar geliri olup olmadığı, benzer konumda bir kimsenin normal gereksinimlerine göre olabilecek makul yaşam standardı ile nafaka yükümlüsünün ödeme olanağı birlikte değerlendirilerek; hakkaniyete uygun bir miktar yoksulluk nafakası olarak kararlaştırılmalıdır. Böyle bir değerlendirme yapıldığında; davacı-davalı kadın için hükmedilen yoksulluk nafakası orantısız ve çok fazladır. Hükmün, diğer bölümlerinin onanması; yoksulluk nafakası bakımından bozulması gerektiği düşüncesiyle; değerli çoğunluğun onama görüşüne katılmıyorum....
Her ne kadar Mahkemece, davacının talebi yoksulluk nafakası hukuki nitelendirilmesi yapılarak hüküm tesisi cihetine gidilmiş ise de; dava niteliği itibari ile yardım nafakası talebine ilişkindir. Nitekim yoksulluk nafakası TMK.nun 175.maddesinde düzenlenmiş olup, bu düzenlemeye göre “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer tarafın mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.” hükmüne yer verilmiştir. Bu hüküm uyarınca eşler birbirlerinden yoksulluk nafakası talebinde bulunabilmektedirler. TMK'nın 364/1 maddesi gereğince; herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan alt soyuna nafaka vermekle yükümlüdür. Aynı kanunun 328/2 maddesine göre; çocuk ergin olduğu halde eğitime devam ediyorsa, ana ve babasının durum ve koşullarına göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler. .../......
Davacı, ön inceleme aşamasında, kendi yararına hükmedilmesini istediği nafaka talebinin hukuki niteliğini açıklamamıştır. Mahkemece yapılacak iş; davacıdan talep ettiği nafakanın hukuki niteliği konusunda hakimin davayı aydınlatma ödevi (HMK. md. 31) çerçevesinde açıklama istenilmesi, yapılacak açıklamaya göre davacının nafaka talebi hakkında bir karar verilmesi gerekirken; yoksulluk nafakası konusunda yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, bozmayı gerektirmiştir. 2-Boşanma veya ayrılık vukuunda çocuk kendisine tevdi edilmemiş taraf gücüne göre onun bakım ve eğitim giderlerine katılmakla yükümlüdür (TMK m. 182) Bu hususu hakim görevi gereği kendiliğinden dikkate alması gerekmektedir. Bu sebeple iştirak nafakası talebi iddia ve savunmasının genişletilmesi, kapsamında değerlendirilemez. Tahkikat aşamasında bile herhangi bir sınırlamaya tabi olmaksızın istenebilir....
gerekçesi ile; "-Davanın KABULÜ ile tarafların TMK.nun 166/1- 2 maddeleri uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması nedeniyle BOŞANMALARINA, Müşterek çocukların velayetlerinin davacı anneye verilmesine, Velayetleri davacı anneye verilen müşterek çocuklar ile davalı baba arasında şahsi ilişki tesisine, Tarafların müşterek çocukları Necmettin Eymen ve Huri Nisa lehine dava tarihinden itibaren aylık 125,00'şer TL tedbir nafakalarının hüküm kesinleştikten sonra aynı miktarda katılım nafakası olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Boşanma davası açılmakla eşlerin ayrı yaşama ve nafaka isteme hakkı doğduğundan tarafların ekonomik ve sosyal durumları nazara alınarak dava tarihinden itibaren aylık 125,00 TL tedbir nafakasının hüküm kesinleştikten sonra aynı miktarda yoksulluk nafakası olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Koşulları oluşmadığından tarafların maddi manevi tazminat taleplerinin reddine," karar verilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 26/09/2019 NUMARASI : 2018/407 E 2019/435 K DAVA KONUSU : Nafaka (Katılım Nafakası) KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, taraf vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi....
İştirak nafakası (TMK 182/2.maddesi) miktarının belirlenmesinde ana babanın özelliklerine ilişkin ilkelerden bir diğeri sonuncusu ana babadan geliri olmayan iştirak nafakası vermemelidir ilkesidir.Ekonomik sosyal durumu yetersiz ise katılmak zorunda da değillerdir.Örneğin velayet kendisinde bulunmayan taraf yoksulluk nafakası alıyorsa iştirak nafakası vermek başka bir anlatımla çocuğun bakım ve eğitim giderlerine katılmak zorunda değildir.Kendi geçimini sağlamaktan yoksun olanın katkısının beklenemeyeceği doğaldır.Velayet hakkına sahip olmayan eşin çalışamayacak durumda olduğu sağlık kurulu raporu ile ve gelirinin bulunmadığı soruşturma yazılarıyla anlaşılmış ise ödeme gücü bulunmayan ana ya da babanın iştirak nafakası ile yükümlü tutulması elbette olanaklı değildir. (Ö.. U..G.., Boşanma Tazminat ve Nafaka Hukuku, Ankara 2008, sayfa 1323-1324) Yargıtayın yerleşik görüşüne göre de, yoksulluk nafakası alan eşten iştirak nafakası talep edilemez....