Mahkemece, kabul edilen katılım nafakasının yıllık tutarı karar tarihi itibariyle istinaf kesinlik sınırı olan 8.000 TL'yi aşmadığından davalının istinaf dilekçesinin HMK'nun 341/2- 4 ve HMK 352. maddeleri gereğince usulden reddi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle, kabul edilen nafaka miktarı itibarıyla mahkeme kararı kesin olduğundan davalının istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....
Dava, velayet hakkı kendisine bırakılan anne tarafından açılan çocuk için iştirak nafakası davasıdır. 4721 Sayılı TMK.nun 185/2 maddesine göre; “eşler çocukların bakımına, eğitim ve gözetimine beraberce özen göstermekle yükümlüdürler. Aynı Kanun’un 327/1 maddesine göre “çocuğun bakımı, eğitim ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır.” 4721 Sayılı TMK.nun 330. maddesine göre de; “nafaka miktarı çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenecektir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de göz önünde bulundurulur.” Dava iştirak nafakası davasıdır. İlk derece mahkemesince kısa karar ve gerekçeli kararın hüküm kısmında iştirak (katılım) nafakası yazılması gerekirken tedbir nafakası ibaresi kullanılması doğru görülmemiş ise de, bu hususun ilk derece mahkemesince maddi hata olması nedeniyle her zaman düzeltilebileceği görülmekle hataya değinilmekle yetinilmiştir....
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararında da değinildiği gibi "nafaka davalarında kanun yolu başvuru sınırı yıllık nafaka miktarı üzerinden hesaplanır." 6100 sayılı HMK m.341/2 maddesine göre karar tarihi itibarıyla miktar veya değeri binbeşyüz Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Bu miktar karar tarihi itibariyle 8.000,00- TLdır. Müşterek çocuklar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı olduğundan kesinlik sınırı her biri açısından ayrı ayrı hesaplanır. Buna göre; müşterek çocuk Ali Çağan için kabul edilen aylık nafaka miktarı aylık 655,00- TL olup yıllık 7.860,00- TL,reddedilen nafaka miktarı aylık 345,00- TL'den yıllık 4.140,00- TL müşterek çocuk Mustafa Bartu için ise kabul edilen nafaka miktarı aylık 650,00- TL olup yıllık 7.800,00- TL ,reddedilen nafaka miktarı aylık 350,00- TL'den yıllık 4.200,00- TL ile kesinlik sınırının altında kalmaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasının arttırılması istemine ilişkindir. Tarafların Denizli 2. Aile mahkemesinin 2016/368 Esas 2016/952 karar sayılı ilamıyla boşandıkları, aynı hükümle müşterek çocuk için aylık 200,00 TL katılım nafakası ile davacı lehine aylık 200,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, hükmedilen nafakaların her yıl ÜFE oranında arttırılmasına karar verildiği, kararın 04/01/2017 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Daha önce hükmedilen iştirak nafakası ve yoksulluk nafakası hükmünde nafakanın her yıl ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiş olup; buna göre eldeki dava tarihi itibariyle arttırılması istenen her bir nafaka 315,77- TL ye ulaşmıştır. Mahkemenin karar tarihinde Üfe artışı ile nafakalar 344,10- TL ye ulaşmış, Ocak 2022 tarihi itibariyle itibariyle ise her bir nafaka 792,33- TL ye ulaşmıştır....
Karar tarihi itibarıyla kabul edilen nafaka miktarı yıllık beşbinsekizyüzseksen -TL'nı geçmemektedir. Hüküm, kabul edilen yıllık nafaka miktarı itibariyle kesin niteliktedir. Kesin olan kararların istinaf istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi (6100 sayılı HMK m.346) Bölge Adliye Mahkemesince de karar verilebilir. (6100 sayılı HMK m.352) Açıklanan nedenlerle, kabul edilen istirak nafakası miktarı itibarıyla mahkeme kararı kesin olduğundan davalının istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda gösterilen sebeplerle; 1- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 341/2 maddesi gereğince, Isparta 2....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 08/02/2022 NUMARASI : 2021/209 ESAS - 2022/96 KARAR DAVA KONUSU : Katılım Nafakası KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; Nazilli 1.Aile Mahkemesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen davanın kararına karşı davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla dosyanın HMK'nun 353. maddesi gereğince; duruşma yapılmadan incelenmesine karar verilerek, HMK'nun 355. maddesi gereğince de; istinaf dilekçesinde sayılan sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak dosya incelendi, gereği düşünüldü; GEREKÇE : Dava; katılım nafakası istemine ilişkindir. Davacı vekili 22/04/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; tarafların Nazilli 2....
Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile, Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddeleri nazara alınarak daha uygun miktarda manevi tazminat (TMK m. 174/2) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. 3-Davalı-karşı davacı kadının yoksulluk nafakası talebi, usulüne uygun olarak nispi harcı yatırılmak suretiyle açılmış bağımsız yoksulluk nafakası davası niteliğindedir. Davalı-karşı davacı kadının bağımsız yoksulluk nafakası davası kabul edildiği halde, davalı-karşı davacı kadın yararına bu dava sebebiyle vekalet ücreti tayin edilmemiştir. Davalı-karşı davacı kadın davada kendisini vekille temsil ettirdiğine göre bağımsız yoksulluk nafakası davasının kabulü sebebiyle karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen nafaka miktarının bir yıllık tutarı üzerinden nispi vekalet ücreti takdir ve tayini gerekirken, bu hususun nazara alınmaması doğru olmamıştır....
Bu doğrultuda yerleşen Dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası ...’in yayınladığı ...E oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Yukarıda izah olunan nedenlerle; somut davada, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocukların yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları, ekonomik göstergelerdeki değişim ile ...’in yayınladığı .. artış oranı ve nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) gelir durumu nazara alındığında; artırılan iştirak nafakası miktarı fazla olup, TMK.4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamıştır....
Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamalarında dikkate alınması zorunludur. Ancak, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumuda gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15/03/2022 NUMARASI : 2020/446 ESAS 2022/236 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Katılım Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....