WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Anayasasının 90. maddesi) Bu hali ile hukuk sistemimizde çocuğun velayet hakkının velayet kendisine bırakılan tarafa verilmesine ilişkin düzenleme, Ek 7 nolu protokolün 5. maddesinde düzenlenen ortak velayet hükümleri ile genişletilmiştir . Ancak unutulmaması gereken husus ortak velayetin karşılıklı rızaya dayanmasıdır. Başka bir deyişle eşler ortak velayet değil, velayetin taraflardan birine verilmesini isterler ise düzenleme de buna uygun yapılacaktır. Küçüğün üstün yararı da taraflar arasında ki uzlaşma kültürüne bağlıdır....

Temyize konu dava da ise müşterek çocuklardan Taha Aslan'ın velayeti babaya verilerek, küçük ile annesi arasında her ayın birinci ve üçüncü haftalarında cumartesi 10.00 pazar 17.00 arasında,dini bayramların 2. günleri, 15 Temmuz 30 Temmuz tarihleri arasında ve sömestr tatillerinin 1. haftasında kişisel ilişki kurulmuştur. Çocukların velayetinin ebeveynler arasında paylaştırılması halinde, kişisel ilişkinin kardeşlerin birbirlerini görmelerine imkan verecek tarzda düzenlenmesi, onların menfaati gereğidir. Bu husus nazara alınmadan velayeti babaya verilen çocuk ile velayeti annede kalan çocuğun birbirlerini göremeyeceği şekilde kişisel ilişki tesisi doğru olmadığı gibi, infazı mümkün olmayacak şekilde dini bayramların 2. günleri, Temmuz ayının 15 ile 30. günlerinde kurulan kişisel ilişkinin başlangıç ve bitiş saatleri ile sömestr tatilinde kişisel ilişkinin başlangıç ve bitiş gün ve saatlerinin gösterilmemesi doğru görülmemiştir....

    Tüm dosya kapsamı ile; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 327/1 nci maddesine göre"Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır.", Yine aynı yasanın 330/1 nci maddesine göre de"...Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir.". Velayet kendisinde olmayan taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası artırımı belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları göz önünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisinde olan tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Ne var ki, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisinde olmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından Düzce 2.Aile Mahkemesi'nin 2020/464 E. sayılı dosyası ile nafaka artırımı davası açıldığını, akabinde karşı tarafın velayetin değiştirilmesi davasını açtığını, davacının niyetinin çocukların velayetini almak olmayıp, nafakanın artırılmasının önüne geçmek olduğunu, davacının çocuklarla ilgilenmediğini, müvekkilinin yeni bir düzen kurabilmek için çalışmaya başladığını, henüz küçük olan çocuklarının bakımı için de bu süreçte annesinden ve kimi zaman da davacının ablasından yardım aldığını, çocuklarının anne ilgi ve sevgisinden mahrum kalmalarının söz konusu olmadığını, velayetin değiştirilmesi sebeplerinin olmadığını davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; davanın reddine karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından 29.05.1998 doğumlu ortak çocuk...'...

      Davacı erkek 06.06.2022 tarihinde ibraz ettiği dilekçesi ile, küçüğün velayetinin öncelikle ve ivedilikle karar verilinceye kadar tedbiren kendisine verilmesine, aksi halde karar verilinceye kadar geçici olarak kendisi ile çocuk arasındaki kişisel ilişkinin değişen şartlara göre yatılı olacak şekilde yeniden düzenlenmesine, nihai olarak velayetin davalı anneden alınarak kendisine verilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı erkek vekili 22.06.2022 tarihli dilekçesi ile, dava neticeleninceye kadar baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasını talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "Davacının velayet talebinin reddine, davacı baba ile müşterek çocuk arasında kurulan şahsi ilişkinin aynen devamına, müşterek çocuk ile babanın her ayın 1. ve 3. Haftası Pazar günleri saat 11:00 ile 18:00 arası, dini bayramların ikinci günü saat 11.00 ile 12:00 arası, olacak şekilde görüştürülmesine, şahsi ilişkinin bu şekilde tesisine" karar verilmiştir....

      GEREKÇE: Asıl dava, iştirak nafakasının (TMK madde 182/2 ve 327) indirilmesi, birleşen dava velayetin değiştirilmesi (TMK madde 349), mümkün olmadığı taktirde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi istemlerine ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı tarafça iştirak nafakasının indirilmesi davasının reddi yönünden süresinde istinaf talebinde bulunulmuştur. İstinaf kanun yolu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341 ila 361. maddeleri arasında düzenlenmiş olup, "İncelemenin Kapsamı" başlığını taşıyan 355. maddede de düzenlendiği üzere; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır, ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü taktirde bunu re'sen gözetir. TMK'nun 182/2 maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır....

      Velayet ve kişisel ilişki düzenlemesine ilişkin karardan önce psikolog, pedagog ve ya sosyal çalışmacıdan oluşan uzmanlar tarafından her iki tarafın yaşadığı ortamda ayrı ayrı inceleme yapılması, taraflarla ve çocukla görüşmek suretiyle velayet ve şahsi ilişki düzenlenip düzenlenmeyeceği, şahsi ilişkinin süresi konusunda ayrıntılı rapor alınması gerekli iken bu hususta rapor alınmadan karar verildiği görülmüştür. İstinaf incelemesinin yapılabilmesi için tarafların tüm talepleri hakkında delillerin değerlendirildiğini gösterir biçimde usulüne uygun toplanmış delillerin dosyada bulunması zorunludur. Kabule göre de; hafta sonları için düzenlenen kişisel ilişkinin neden yatısız olarak düzenlendiği de açıklanmaksızın yatısız kişisel ilişki düzenlenmesi doğru bulunmamıştır....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesi 18.12.2018 tarihli kararında ortak çocuk Sena'nın velayetinin değiştirilmesi ile babaya verilmesine, bu çocuk yararına aylık 250,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, nafakaya her yıl ÜFE-TÜFE oranında artırım yapılmasına karar vermiş, söz konusu kararın yalnızca davalı anne tarafından istinaf edilmesi üzerine Dairemizin 07.01.2020 tarihli ilamı ile kaldırılması sonrasında ise istinaf incelemesine konu eldeki kararında, ortak çocuk Sena'nın velayetinin değiştirilmesi ile babaya verilmesine, bu çocuk yararına dava tarihinden itibaren aylık 500,00 TL iştirak nafakasına, anne ile kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk Mertcan ergin olduğundan onun yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı taraf hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. GEREKÇE: Dava, boşanma kararı ile velayeti anneye bırakılan ortak çocukların velayetinin değiştirilmesi ile nafaka isteğine ilişkindir....

      Aile Mahkemesi TARİHİ :24.12.2013 NUMARASI :Esas no: 2011/298 Karar no:2013/1156 Taraflar arasındaki "velayetin değiştirilmesi ve kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi" davası ile davalı tarafından açılan "kişisel ilişkinin kaldırılması" davasının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60'ar TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık...

        UYAP Entegrasyonu