ayı itibariyle davacıların nafaka miktarının 7.250 TL civarında olacağını, bu haliyle davacının dava dilekçesinde talep ettiği miktarlara yakın olan nafaka miktarlarının halihazırda yürürlüğü bulunan mahkeme kararı ile sağlanmış olduğu dikkate alındığında, davacının iş bu davayı açmakta hukuki yararı olmadığını, müvekkilinin çocukların okul ücretleri ile nafaka haricindeki giderlerine de imkanları dahilinde karşıladığını, nafakanın yetersizliğinden bahseden davacılar velisinin her gün cafelerde vakit geçirdiğini, lüks otellerde tatil yaptığını ileri sürerek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Hukuk Dairesinin uygulamasına göre, nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; nafaka TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durum araştırmalarına göre, davacı tarafından, nafaka kararından sonra tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında değişiklik olduğu, üfe oranında yapılan artışın yetersiz olduğu iddia ve ispat edilmiştir. O halde mahkemece; davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, kadının istinaf talebinin kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, önlem nafakasının aylık 500,00 TL artırılarak, aylık 1.000,00 TL'ye yükseltilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Ancak nafaka takdir edilirken; velayet kendisine tevdi edilmeyen tarafın ekonomik imkanları yanında; çocuğun yaşı, eğitim durumu ve ihtiyaçları da dikkate alınmalı, velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeği ve yüklendiği sorumluluklar da gözönünde bulundurulmalıdır. Türk Medeni Kanunu'nun 327/1.maddesinde; çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından karşılanacağı hükme bağlanmıştır. Aynı yasanın 328/1.maddesi hükmü gereğince ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir.(TMK. nun 329/1. maddesi) Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun giderleri de göz önünde bulundurulur. (TMK. nun 330/1. maddesi) TMK.'...
Davada, müşterek çocuk Eylül için aylık 300,00 TL olan iştirak nafakasının aylık 500,00 TL'ye yükseltilmesine hükmedilmiş olup, yıllık reddedilen nafaka miktarı 4.800,00 TL olup, 5.880,00 TL'yi geçmemektedir. Hüküm, reddedilen yıllık nafaka miktarı itibariyle kesin niteliktedir. Kesin olan kararların, istinaf istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi (6100 sayılı HMK m.346) Bölge Adliye Mahkemesince de karar verilebilir (6100 sayılı HMK m.352). Yukarıda açıklanan nedenlerle; reddedilen yıllık nafaka miktarı itibarıyla mahkeme kararı kesin olduğundan istinaf dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341/2....
Davalı vekilinin arttırımı kabul edilen iştirak nafakası yönünden yapılan istinaf incelemesinde; Mahkemece , müşterek çocuk lehine hükmedilen iştirak nafakasının aylık 350,00 TL arttırılmasına karar verilmiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında kanun yolu başvurusunda, yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. 6763 sayılı yasanın 41. maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri sekiz bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Parasal sınırların arttırılmasına ilişkin 6763 sayılı Yasanın 44. maddesi ile değişik Ek-1. maddesi uyarınca 01/01/2022 tarihi itibariyle Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341. maddesindeki parasal sınır 8.000,00- TL olmuştur. Buna göre; arttırmı kabul edilen iştirak nafakası miktarı yıllık 4.200,00- TL olup kesinlik sınırının altında kalmaktadır....
Mahkemece, asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulü ile müşterek çocuk Alperen için hükmedilen 150 TL iştirak nafakasının 250 TL arttırımı ile 400 TL'ye çıkartılmasına, müşterek çocuk Melih için hükmedilen 125 TL iştirak nafakasının 225 TL arttırımı ile 350 TL'ye çıkartılmasına karar verildiği görülmüştür. Davacı-b.davalı taraf istinafında, asıl davasının kabulünü, birleşen davanın reddini, ayrıca lehine vekalet ücreti hükmedilmesi gerektiğini, aleyhine fazladan vekalet ücretine hükmedildiğini bildirmiştir. Davacı tarafın asıl ve birleşne dava yönüden yapmış olduğu istinaf başvurusu değerlendirildiğinde; 6763 sayılı yasanın 41.maddesi ile değişik HMK'nun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri 3 bin Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....
İcra Müdürlüğünün 2019/16871 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, aynı nafaka alacağının artırılması için açılan nafaka bedeli artırım davasına ilişkin olarak Fethiye Aile Mahkemesi'nin 04.10.2019 tarihli, 2018/812 E, 2019/901 K. sayılı ilamına dayalı olarak ilamlı takibe başlandığı, nafaka artırımından doğan birikmiş nafaka alacağı farkıyla, devam eden aylar nafaka alacağının talep edildiği, icra emrinin borçluya 09.01.2020 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. 6100 sayılı HMK'nun 30. maddesinde “Hâkim, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür.” şeklinde usul ekonomisi ilkesi getirilmiştir. Yargıtay 8....
Davalı taraf cevap dilekçesinde özetle; Davacıya 18 yıldır nafaka ödediğini, davacının dilekçeyle nafaka arttırımında bulunmasında gerek olmadığını, Yozgat İcra Dairesi gerekli arttırımı yaptığını, dilekçenin reddini talep ettiğini, davacının 18 yaşını doldurmuş olduğundan reşit sayılacağını ve geçimini kendisi sağlayabileceğini, kendisinin üç tane daha çocuğu olduğunu, kirada oturduğunu, kronik kalp hastası olduğunu, maaşından başkaca bir geliri olmadığını, davacının annesine ve ablasına da nafaka ödediğini, tüm bu nedenlerle nafakanın iptalini talep ettiği görülmüştür. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel Mahkemece, açılan davanın KISMEN KABULÜ ile, dava tarihinden itibaren davacı için aylık 375,00- TL. yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı istinaf dilekçesinde özetle; Yozgat Aile mahkemesinin 2022/41K....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davalı tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının hakkaniyete aykırı olduğunu, şimdiki ailesi ile geçim sıkıntısına, huzuruna, tartışmaya sebep olduğunu, kanunlarda belirtildiği gibi maaşının asgari ücret ve açlık sınırının altında olduğu halde nafakanın arttırılması, akabinde kadına da ayrı nafaka vermesinin şimdiki aile düzenini maddi, manevi huzursuz ettiğini, bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın konusu, müşterek çocuklar lehine hükmedilen nafakaların arttırımı davasıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; en son ...5. Aile Mahkemesi'nin 2006/671 Esas - 2006/798 Karar sayılı ilamıyla müşterek çocuk lehine, her yıl DİE. nin üretici fiyat endeksi oranında arttırılmak üzere aylık 400,00-TL iştirak nafakası takdir edildiğini, ÜFE oranında artışlarla aylık nafaka miktarının en son 657,27-TL olduğunu ve halen Anadolu 6....