Somut olayda karşı davacı yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep etmiş ancak aylık ne kadar yoksulluk nafakası ödediğini belirtmemiştir. Tarafların boşanmalarına dair ilam incelendiğinde aylık 300 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, nafakaya yıllık TEFE ve TÜFE oranında artırım yapılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Mahkemece yapılması gereken iş davayı aydınlatma yükümlülüğü kapsamında kaldırılması talep edilen yoksulluk nafakasının aktüel miktarını karşı davacıya açıklatmak ve bir yıllık nafaka bedeli üzerinden nispi karar ilam harcını tespit edip bu miktarı yatırması için Harçlar Kanunun 30- 32 maddesi gereğince usulüne uygun süre vermek, harç noksanlığı giderildiği takdirde talebin esasını incelemek ve hasıl olacak sonucuna göre karar vermek, aksi halde, Harçlar Kanununun 30. maddesi gereğince işlem yapmaktan ibarettir. Belirtilen husus gözetilmeden karşı dava hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Hakim, nafaka takdirinde; nafaka alacaklısı çocuğun ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalı babanın gelir durumu arasındaki dengeyi kurarak, hakkaniyet ölçüsünde nafakayı artırmalıdır. Yoksulluk nafakasının artırım davasında ise; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişikliğin, önce kurulan dengeyi bozup bozmadığı göz önünde bulundurulmalı, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyet ölçüsünde artırım yapılmalıdır. Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....
Davalı-karşı davacı cevap dilekçesi ile; davacının çalıştığını, yoksulluk nafakasına ihtiyacı olmadığını, müşterek çocuğun ihtiyaçlarının da bir buçuk yıllık zaman dilimi içinde değişkenlik göstermediğini, davacının davasının reddi ile, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, bu istem kabul edilmediği takdirde aylık 250 TL olan yoksulluk nafakasının 100 TL'ye indirilmek suretiyle azaltılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece davacı-karşı davalının davasının kısmen kabulü ile müşterek çocuk için hükmedilen aylık 150,00 TL iştirak nafakasının 150,00 TL artırılarak aylık 300,00 TL'ye çıkartılmasına, yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine; davalı-karşı davacının davasının kabulü ile davacı için hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı-karşı davalı vekili tarafından yoksulluk nafakasının kaldırılması nedeniyle temyiz edilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davacı kadının yoksulluk nafakasının artırımı, davalı davacı erkeğin yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik davalarının ayrı ayrı reddine, müşterek çocuklar için Vize Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) 2014/154 Esas, 2015/126 Karar sayılı ilamı ile takdir edilen aylık 250.-'şer TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 500.-'er TL arttırılarak aylık 750.-'şer TL'ye yükseltilmesine, nafakaya her yıl ÜFE oranında artış uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar davalı davacı vekili tarafından kadının davasının kabulüne, karşı davanın reddine, kadının yoksulluk nafakasının artırımı davasının reddedilmesine rağmen lehlerine vekalet ücreti verilmemesine, eksik inceleme ile karar verilmesine, savunma haklarının kısıtlanarak karar verilmesine yönelik olarak istinaf edilmiştir....
Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; taraflar 26.05.2011 tarihli ilamla boşanmışlar, boşanma ilamı 08.07.2011 günü kesinleşmiş, boşanma ilamıyla davacı lehine aylık 200,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş, eldeki artırım davası 25.02.2013 tarihinde açılmıştır. Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, önceki nafaka tarihinden itibaren 2 yıl geçmiş olması, nafakanın niteliği, ekonomik göstergelerdeki değişiklikler ve ÜFE artış oranları dikkate alındığında davacı lehine hükmedilen yoksulluk nafakası miktarı fazladır....
Aile Mahkemesinin 14/11/2012 tarih 2012/453 Esas 2012/868 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, boşanma sonucunda verilen karar ile kendi lehine 200,00 TL yoksulluk nafakasına, müşterek çocuk lehine 150,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, boşanma kararının üzerinden 9 yıl geçtiğini, karar verilen nafaka miktarlarının kendisinin ve müşterek çocuğun ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kaldığını, kendisinin şu an herhangi bir işte çalışmadığını, herhangi bir gelirinin bulunmadığını, müşterek çocuğun okula başladığını şu an 4.sınıfta okuduğunu, boşandıktan sonra davalının müşterek çocukla görüşmediğini, nafakaların icra takibi yoluyla tahsil edilebildiğini, davalının düzenli bir nafaka ödeme alışkanlığının bulunmadığını, çocuğun okula gidip gelme, yeme içme masraflarına hükmedilen nafakanın yetersiz kaldığını, tüm bu sebeplerle kendi lehine hükmedilen 200,00 TL yoksulluk nafakasının artırılarak 750,00 TL'ye çıkarılmasını, müşterek çocuk lehine hükmedilen 150,00 TL iştirak nafakasının artırılarak...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nafaka artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; tarafların Çaycuma 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/142 Esas, 2013/377 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, söz konusu karar ile davacı lehine 200 TL yoksulluk ve 2010 doğumlu müşterek çocuk ... lehine 150 TL iştirak nafakasının hükme bağlandığını, aradan geçen sürede takdir edilen nafakaların ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını bu nedenle yoksulluk nafakasının 400,00 TL'ye, iştirak nafakasının 350 TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, duruşmada talep edilen nafakayı ödeme gücünün olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Asıl davada; anlaşmalı boşanma davası ile hükmedilen 750,00 TL yoksulluk nafakası ile 400.00 TL iştirak nafakasının davacının ekonomik durumunun bozulması, işsiz kalması ve birikmiş nafakalar için davalının haciz başlatarak davacıya ait gayrimenkule haciz koydurması, geçimine yetecek geliri bulunmaması nedeniyle ödeme güçlüğü bulunduğu iddia olunarak kaldırılması, olmazsa 200.00 er TL’ye indirilmesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.Karşı dava da ise; davanın reddi, yoksulluk ve iştirak nafakasının zaman içerisinde ihtiyaçları karşılamadığı ileri sürülerek yoksulluk nafakasının aylık 1.000,00 TL.ye çıkartılması talep ve dava edilmiş, birleşen davada Tolga öğrenci olması nedeniyle 1000 TL nafaka talep etmiştir.Mahkemece; müşterek çocuk reşit olmakla iştirak nafakasının kaldırılması ile ilgili istemin reddine, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına...
şirketlerin iflas ettiğini iddia ederek; nafakaların tamamen kaldırılmasını, bu talep kabul görmezse yoksulluk nafakasının aylık 3.500,00 TL'den 300,00 TL'ye, iştirak nafakasının herbir çocuk için ayrı ayrı aylık 3.000,00 TL'den 200,00 TL'ye indirilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı, davacının emekli maaşı aldığını, taşınmazları olduğunu, kendi ekonomik durumunun iyi olmadığını, yeniden evlendiğini, özürlü çocuğunun bulunduğunu, fahiş nafaka artışı talep edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile aylık 200,00 TL tedbir nafakasının dava tarihi olan 19/01/2015 tarihinden geçerli olmak üzere 200,00 TL arttırılarak aylık 400,00 TL tedbir nafakasına çıkartılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dava,yoksulluk nafakasının artırımı istemine ilişkindir. TMK'nun 175.maddesi "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Kanunda öngörülen şartlar davacı lehine gerçekleştiği takdirde, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına ve hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerekir."...