WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davacının davasının kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 500 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; nafaka miktarını istinafa getirmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, yardım nafakası talebine ilişkindir. TMK.nun 328/1.maddesine göre ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Aynı yasanın 2.fıkrasına göre ise, Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitim sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 364.maddesine göre; Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakasının artırımı davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraflarca temyiz edilmiştir....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 08/12/2022 NUMARASI : 2022/4 ESAS 2022/989 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Konya 2. Aile Mahkemesinin kararı ile tesis edilen 300,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren her yıl üfe-tüfe oranında arttırılmak üzere 3.000,00 TL'ye yükseltilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    Bu doğrultuda, yerleşen Dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; taraflar 14.05.2013 tarihinde kesinleşen kararla boşanmışlardır. Tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında, nafakanın takdir edildiği tarihe göre, olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek nafakanın TÜİK'in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....

      Her nekadar mahkemece talep; iştirak nafakasının artırılması istemi olarak değerlendirilmiş ise de; dava niteliği itibari ile yardım nafakası talebine ilişkindir. TMK'nın 364/1 maddesi gereğince; herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan alt soyuna nafaka vermekle yükümlüdür. Aynı kanunun 328/2 maddesine göre; çocuk ergin olduğu halde eğitime devam ediyorsa, ana ve babasının durum ve koşullarına göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler. .... 07.06.1998 gün, 1998/656; 688 sayılı ilamında yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların yoksul kabul edilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Tüm bu maddeler ışığında eğitim hayatı devam eden kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir....

        Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana-babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir. 28/11/1956 tarih ve 15E-15K sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade eder....

        Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları , nafakanın niteliği ekonomik göstergelerdeki değişim davalının belirlenen gelir durumu nazara alındığında hükmolunan (artırılan) nafaka miktarı çok olup TMK.nun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamış ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 1. fıkrasındaki "...aylık 850 TL yardım nafakasının...." sözcük ve rakamlarının çıkartılarak yerine "...aylık 700 TL yardım nafakasının..." sözcük ve rakamlarının yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 57,90 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 02.11.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; okul araç gereçleri ve kişisel ihtiyaçları için de birçok harcama yapılacağını, davalının uzman çavuş olduğunu, 2022 yılı itibariyle batıda görev alan bir uzman çavuşun en düşük 15.000,00 TL maaş aldığını, davalının doğu görevinde çalışıyor olması nedeniyle daha yüksek maaş alma ihtimalinin bulunduğunu, davalının aylık gelirinin araştırılmasını ve sed raporu alınmasını talep ettiğini, bu nedenlerle davalarının kabulü ile aylık 750,00 TL olan tedbir nafakasının 3.500,00 TL'ye çıkartılmasını, mahkeme aksi kanaatte ise mahkemece re'sen belirlenecek bir oran üzerinden nafakanın artırılmasına karar verilmesini, müvekkilinin hiçbir işte çalışmadığını, geliri bulunmadığını, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığından aldığı yardım ile geçimini sağladığını, herhangi bir mal varlığı ve gelire sahip olmadığını...

          Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı için dava tarihinden itibaren 250,00 TL iştirak nafakasının davalıdan tahsili ile nafakanın her yıl .. tarafından açıklanan ... oranında artırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, davacı ... vekili dava dilekçesinde; davacı için aylık 500 TL yardım nafakasının davalıdan tahsilini talep etmiş, mahkemece hükmün 1 numaralı bendinde davacı ... için aylık 250 TL iştirak nafakasının davalıdan tahsiline şeklinde karar verilmiştir. Mahkemece, talep iştirak nafakası olarak isimlendirilmiştir. Eldeki davada talep edilen nafaka, dava dilekçesinin içeriğine göre, yardım nafakasının istemine ilişkin dava mahiyetindedir. Mahkemece nafaka türünün yanlış nitelendirmesi talebin esasını değiştirmez....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava yoksulluk nafakasının artırımı davası karşı dava ise yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine dairdir. Tüm dosya kapsamından tarafların Afyonkarahisar Aile Mahkemesinin 2017/122 Esas- 2017/574 Karar sayılı kararı ile boşandıkları, boşanmanın 29/06/2017 tarihinde kesinleştiği, cari yoksulluk nafakasının boşanma ilamı ile belirlendiği anlaşılmaktadır. TMK.nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....

            UYAP Entegrasyonu