WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Erkeğin karşı davasında yoksulluk ve iştirak nafakasının indirilmesi koşullarının oluşmaması nedeni ile, yoksulluk nafakasının indirilmesi ve müşterek çocuk Kübra için iştirak nafakasının indirilmesi talebinin reddinin doğru ve yerinde olduğu, ancak karşı davada müşterek çocuk Halime Hümeyra reşit olduğu tarih itibarı ile nafaka kendiliğinden kalktığından T2 nafakanın indirilmesi talebi konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği, asıl davada Halime Hümeyra'nın dava tarihinde reşit olduğu halde davacı-davalı anne Fatmana'nın çocuk adına dava açamayacağı, yargılama sırasında ıslah yolu ile Halime Hümeyra'nın davacı sıfatı ile davaya dahil edilmesinin de yasal olarak mümkün olmadığı, bu nedenle davalı-davacı erkeğin T2 verilen yardım nafakasına yönelik istinaf talebinin kabulü ile T2 davacının nafaka artırım talebinin sıfat yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği, davacı kadın ve müşterek çocuk Kübra için,...

Yargıtay HGK'nın 06/04/2005 tarih ve 2005/3- 169 Esas-235 karar sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltme incelemelerinde yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. İlk derece mahkemesince kadının 350,00 TL olan yoksulluk nafakasının 525,00 TL artırımı ile aylık 875,00 TL'ye yükseltildiği, artırılan yoksulluk nafakasının bir yıllık artırım miktarının 6.300,00 TL'ye tekabül ettiği, çocuğun 250,00 TL olan iştirak nafakasının 625,00 TL artırımı ile 875,00 TL'ye yükseltildiği, artırılan iştirak nafakasının bir yıllık tutasının ise 7.500,00 TLye tekabül ettiği, artırım yapılan yoksulluk ve iştirak nafakasını ayrı ayrı bir yıllık tutarlarının 17.830 TL nin altında kaldığı anlaşıldığından karar davalı açısından kesin niteliktedir. İzah edilen nedenlerle, davalı erkeğin istinafının HMK'nın 352.maddesi gereğince reddine, davacı kadının istinafının kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

Aile Mahkemesinde 2009 yılında nafaka artırımı davası açtığını, nafakanın artırılarak 300,00 TL olarak ödenmesine karar verildiğini, kararın 09/04/2010 tarihinde kesinleştiğini, üzerinden beş yıl geçtiğini ve nafaka miktarının günümüz koşullarında yetersiz kaldığını; davalının, davacı ile evliliği devam etmesine rağmen üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmediğini, emekli olduğunu; ayrıca, başka işlerde çalışarak yan gelir elde ettiğini, ... civarında lüks bir hayat yaşadığını, adına kayıtlı araç ve taşınmaz bulunduğunu, bankalarda para birikimleri de olduğunu ileri sürerek nafaka miktarının 900,00 TL’ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı; davacının halen kendisine ait evde oturduğunu, evin 1....

    bir aracının bulunmadığını, ödemiş olduğu nafakanın, ulaşım, konaklama ya da Çeşme'de ev tutmasına engel olduğunu, birikmiş nafaka ve aylık nafaka maaşından icra yoluyla kesildiğini, kızının Trabzon'da annesi ile birlikte, kendisine üzerine kayıtlı olan evde kira vermeden oturduklarını, kızının 3 yıldır üniversite sınavlarına girdiğini ve herhangi bir üniversite kaydının bulunmadığını, üniversite öğrencisi olduğuna dair bir kanıtın olmadığını, birikmiş nafaka, aylık nafaka, ihtiyaç kredileri, kredi kartı borcu artan ev kirası, elektrik, su, yakıt, telefon, ulaşım, konaklama, mutfak ve yaşam ihtiyaçlarını dahil karşılayacak durumda olmadığını belirterek; aylık 1.548,00- TL eğitim yardım nafakasının davanın açıldığı tarihten itibaren kaldırılmasına, uygun görülmemesi halinde aylık yardım nafaka miktarının azaltılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 23/06/2021 NUMARASI : 2020/674 ESAS 2021/352 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; 300 TL olan iştirak nafakasının aylık 700 TL artırımı ile nafakanın aylık 1000 TL ye yükseltilmesini talep etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı cevap dilekçesinde özetle; tek gelirinin maaşı olduğunu nafakayı 600 TL ye çıkarabileceğini belirtmiş, fazlaya dair istemin reddini savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulü ile nafakanın aylık 500 TL artırımı suretiyle 800 TL ye yükseltilmesine karar verlmiştir....

    Taraflar arasındaki iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; tarafların 2011 yılında boşandıklarını,müşterek çocuk Berat Rüzgar lehine 350 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini,çocuğun ihtiyaçlarının arttığını belirterek, iştirak nafakasının 550 TL ye çıkarılması talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesi gereğince; velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/04/2021 NUMARASI : 2020/141 ESAS 2021/111 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

      Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, aylık 350.00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 400.00 TL artırılarak tahsilde tekerrür olmamak üzere toplam 750.00 TL nafakanın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine, karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yoksulluk nafakasının artırımı istemine ilişkindir. TMK'nun 175.maddesi "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Kanunda öngörülen şartlar davacı lehine gerçekleştiği takdirde, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına ve hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerekir." ./.. -2- TMK'nun 176/4. maddesine göre de; "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir."...

        Hal böyle olunca; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, yoksulluk nafakasının TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, mahkemece bu yön gözetilmeden yazılı şekilde yüksek nafaka takdiri usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 30.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Davacının istinaf harç ve giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığı, Mahkemece yaptırılan araştırma sonucu belirlendiği, dosyada bulunan, ekonomik ve sosyal durumuyla ilgiliaraştırma tutanağında da herhangi bir işi ve geliri ile malvarlığının bulunmadığının tespit edildiği görülmekle adli yardım istemi, açıkça dayanaktan yoksun bulunmadığından kabulü ile "istinaf harç ve giderlerinden geçici olarak muafiyete" münhasır olmak üzere adli yardımdan yararlandırılmasına (HMK.m.336/3) karar verilip, istinaf itirazlarının incelenmesi gerekmiştir. 2- Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsünün gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk ve iştirak nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....

          UYAP Entegrasyonu