WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bir önceki ismi olan "Penpe Demirtaş" adına yapılan incelemelerde ve alınan nüfus kayıt örneklerinde Yeşilhisar nüfusuna kayıtlı iki kişinin kaydına rastlanıldığı ve doğum tarihlerinin 1915 ve 1943 yıllarına ait olduğu görülmüştür....

< Dava; ölen kardeşinin yerine saklı olarak nüfusta kayıtlı görünen davacının ölen kardeşinin nüfus kaydının iptali ile kendesinin müfusa 25.11.1975 doğumlu olarak kaydedilmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin, davalı idare işleminin iptali istemiyle açılmış bulunmaktadır....

    Bu nedenle, Mahkemece, kaydı düzeltilmesi istenen maliklerin nüfusta kayıtlı bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1.) bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin, (2.) bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde davacılara iadesine,...

      Dava dosyasındaki belgelerin incelenmesinden, davacının 10.5.1928 doğumlu olarak 1947 yılında Askerlik Şubesince askere sevk edilmek üzere muayeneye çağırıldığı, nüfus kaydına göre çok küçük göstermesi üzerine Askerlik Şubesi Başkanlığınca yaş tashihi yapılması için Cumhuriyet Savcılığına gönderildiği ve Savcılık istemiyle açılan dava sonucunda Asliye Hukuk Mahkemesi kararı ile, nüfusta 1928 olan kayıt tarihinin ay ve gün aynı kalmak üzere 1933 olarak düzeltildiği, davacının 10.5.1928 olan doğum tarihinin 10.5.1933 olarak belirlendiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar davacı 10.5.1933 tarihli doğum kaydıyla ilk defa emekliliğe tabi bir göreve başlamışsa da, yukarıda açıklanan yasa hükmü uyarınca, 18 yaşını doldurduktan sonra yapılan yaş düzeltmelerinin her ne sebeple olursa olsun dikkate alınmasına olanak yoktur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 23.12.2004 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 21.6.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar, murislerinin paydaşı olduğu 253 ada 2 parsel sayılı taşınmaz kaydında isminin yanlış yazıldığını ve baba adının yazılmadığını belirterek ... (...) olan ismin ... olarak düzeltilmesini ve ... olan baba adının eklenmesini istemişlerdir. Mahkemece ispatlanmıyan, davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacılar vekili temyiz etmiştir. Dosyada mevcut kadastro tutanağı incelendiğinde; tesbitin mahkeme ilamına dayanılarak ... ve ... ......

          Mahkemece, dava kabul edilmiş "... ili, ... ilçesi, ... (...) mahallesi tapusunda kayıtlı 2026, 2097, 2098, 2104, 2105 ve 2106 parsel sayılı taşınmaz maliklerinden ... kızı ...'nın soyadının ... olarak tespitine ve tesciline" şeklinde hüküm kurulmuştur. Hükmü, davalı idare vekili temyiz etmiştir. Nüfusa kaydedilmeden ölmüş veya herhangi bir nedenle nüfusta kaydı bulunmayan kişilerin tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi mümkün değil ise de İdari yoldan tapu kayıtlarında intikal yaptırılamadığından zorunlu olarak dava açılan bu gibi durumlarda tapu malikinin davacıların murisi ile aynı kişi olduğunun ispatlanması halinde “çoğun içerisinde az da vardır” kuralı gereğince bu yönde bir “tespit kararı” verilmelidir. Somut uyuşmazlıkta; tüm dosya kapsamı, mevcut deliller ve bilhassa nüfus müdürlüğü kanalıyla yaptırılan araştırmalar ışığında; kayıt maliki "... kızı ... nüfusta kaydı olmadığı bu nedenle de nüfus kayıtlarının çıkartılamadığı anlaşılmaktadır....

            Dava, tapu isim tashihi talebine ilişkin tapu kaydının düzeltimi (tashihi) davasıdır. Davacı, Muş İli, Varto İlçesi, İnönü Mahallesi 238 parsel sayılı taşınmazda babası Yusuf DEMİR'in isminin sehven Hüseyin DEMİR olarak yazıldığını belirterek, tapu kaydında ismin Yusuf DEMİR olarak değiştirilmesini talep etmiştir. Davacı tarafça Tapu Tüzüğünün 75. Maddesi uyarınca yaptığı başvurunun reddine karar verildiği, yerel mahkemece bu başvuruya karşı Tapu Genel Müdürlüğüne itiraz yoluna başvurulmadığı, dolayısıyla dava şartının yerine getirilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Böyle olunca tapu kütüğündeki yazım hatalarının düzeltilmesi talebi ile TMK’nın 1027. maddesi uyarınca açılan davalar bakımından, Tapu Sicili Tüzüğü'nde düzenlenen tapu müdürlüğüne başvuru zorunluluğu ve itiraz yollarına ilişkin prosedürün tamamlanmasının dava şartı niteliğinde olup olmadığının tartışılması gerekmektedir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 09.06.2008 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.12.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 09.06.2008 tarihli dilekçesi ile; 2121 ada 27 sayılı parselde 1/6 hisse maliki murisinin tapuda "... kızı ..." yazılı isminin ve soyisminin nüfus kaydına uygun olarak "... kızı ... ... İdgü" şeklinde düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir....

              Davada anne adlarının değiştirilmesi istenilen çocukların nüfusta babaları gözüken ... ile soybağlarının iptalinin istenmediği, sadece çocukların anne adlarının değiştirilmesinin talep edildiği anlaşılmaktadır. Dava bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp, hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medeni Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Bursa 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 01.07.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                -KARAR- Dava konusu 146 ada 65 parsel taşınmazın tapulama tutanağında yer alan " Türkoğlu nüfusuna kayıtlı 01/03 cilt nolu, 41 sayfa nolu Ahmet oğlu Yusuf Suna " ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya keşilerin nüfusta kayıtlı olup olmadığınının sorulması, alınacak cevabi yazı eklendikten sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 29.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu