WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Soyadı Tashihi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm *nüfusta kayıt düzeltilmesi istemine ilişkin olup inceleme görevi Yargıtay *18. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay *18. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 09.09.2008...

    Kaldı ki somut olayda kayıt maliki gözükenlerden "..." 1935 tarihinden önce ölmüş olup soyadı almadan evvel öldüğü açıktır. Şahsi hal sicilllerinde soyadı yazımı olanaksız olan birisine tapu kütüğünde soyadı yazımına karar verilmesi yasaya aykırılığı oluşturur. Hüküm yerinde bu yanlışlığa düşülerek maliklerden ...'ya "..." soyadı eklenmesine karar verilmesi bozma nedenidir. Ne vak ki, yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün H.U.M.K.nun 438/VII. maddesi gereğince düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur. SONUÇ: Yukarıda ikinci bentte açıklanan nedenlerle mahkeme hükmünün 2.bendinin 3.satırında yer alan "... kızı ..." sözcüklerinden "..." sözcüğünün çıkarılmasına, bir numaralı bent uyarınca idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddi ile hükmün DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, 24.3.2006 gününde oybirliği ile karar verildi....

      Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin adı, soyadı, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, son tapu kayıtları ve nüfus kayıtları üzerinden düzetme kararı verilmelidir. Somut olayda davacı, ortaklığın giderilmesi davasında aldığı yetki ile açtığı davada 112401 ada 5 parsel sayılı taşınmaz malikleri ..., ..., ... ve ...’in soy adlarının yazılmasını istemiştir. Mahkemece, ... kızı ...’nin soyadının ..., ... kızı ... ve ... ile ... kızı ...’in soyadının Kuvvet olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Dosya içinde bulunan nüfus kayıt örnekleri incelendiğinde,... kızı ...’in soyadı yazılı bulunmamaktadır. Ayrıca ... kızı ...’nin soyadı ... ve ... kızı ...’nin de soyadı ... olarak kayıtlıdır....

        Somut olayda;davacı 112409 ada 3 ve 112412 ada 1 parsel sayılı taşınmazlarda murisinin “... kızı ...“ olan kaydının nüfus kaydına uygun düzeltilmesini istemiştir.Murisin nüfus kaydı incelendiğinde “... kızı ...” olarak kayıtlı olduğu,soyadının bulunmadığı görülmektedir.Toplanan delillerden tapu malikinin davacının murisi olduğu tespit edildiğinden baba adının düzeltilmesi kararı doğrudur.Ancak dosya içinde bulunan nüfus kayıt örneğinde murisin soyadı bulunmadığı halde murise “...” soyadının eklenmesi doğru görülmemiştir.Bu nedenle murisin nüfus kaydında soyadı alıp almadığı yeniden araştırılmalı ve soyadı almamış ise bu talebin reddine, almış ise şimdiki gibi davanın kabulüne karar verilmesi gerekir. Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma yeterli görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 09.11.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          İdari nitelikteki soyadı değişikliğinin, aynı konuya ilişkin nüfus kaydının düzeltilmesi davasının ancak bir kere açılabileceği hükmü kapsamında değerlendirilmesi haklı nedenlerin varlığı halinde davacının dava açma hakkını engellemesi sonucunu doğuracağından çoğunluğun davacının reşit olmadığı dönemde babası tarafından açılan dava sonucu yapılmış bir soyadı düzeltimi bulunduğu takdirde davanın reddi gerektiği yolundaki görüşüne katılmıyoruz. Bu halde mahkemenin soyadı değişikliği davasını kabul etmesi gerektiği görüşündeyiz....

            Dosya içerisindeki nüfus kayıtlarına göre davacının miras bırakanı ...'ın nüfustaki kayıtta soyadı "..." olarak geçmektedir. Ayrıca veraset ilamında da ...'ın soyadı ... olarak geçmektedir. Yukarıda da değinildiği gibi isim düzeltme davalarında malikin tapudaki kimlik bilgilerinin nüfus kaydına uyumlu hale getirilmesi amaçlanmaktadır. Nüfus kayıtlarına göre malikin "..." olan soyadı hükmen "Kuvat" olarak düzeltilmiştir. Mahkemece öncelikle davacının iddia ettiği gibi ...'ın soyadının "Kuvat" olup olmadığına dair nüfus müdürlüğünden gerekli araştırma yapılarak resmi kayıtlardaki soyadı net olarak saptandıktan sonra sonuca gidilmesi gerekirken tapu kaydının nüfus kaydına uygun olmayacak şekilde düzeltilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, 10.12.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....

              Ne var ki davacının nüfus kaydında soyadı “...” olarak yazılı olup, düzeltilmesi istenilen 7 parsel sayılı taşınmaz kaydında malik ...’in soyadı “...” olarak yazılı olduğundan davacının soyadı düzeltilmesine ilişkin bir istemi varsa isteminin tutanaklara yansıtılmadan, soyadı düzeltilmesine ilişkin istem varmış gibi HUMK.nun 74.maddesine aykırı olarak karar verilmesi doğru görülmemiştir. 2-Ayrıca, mahkemece bozmaya uyulduğu halde, ilamda belirtilen bozma nedenlerine uygun araştırma yapılmamış, tapulama tutanakları istenilmesine rağmen bu kayıtlar gelmeden karar verilmiş ve nüfus müdürlüğünden “... kızı...” yerine hatalı şekilde “... kızı ...” sorularak karar verilmiştir....

                Karşı Oy: 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36/1-b maddesi ve bendinin birinci cümlesinde aynı konuya ilişkin olarak nüfus kaydının düzeltilmesi davasının ancak bir kere açılabileceği, son cümlesinde de Nüfus Müdürlüğünün soyadı değişikliğinde eş ve ergin olmayan çocukların soyadını da düzelteceği öngörülmüştür. Dosya içindeki Kadınhanı Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/82 Esas 2001/130 K. sayılı kararı ile davacıların babası Mustafa'nın açtığı dava sonucu soyadının Mutlu olarak değiştirildiği nüfus kayıtlarına göre davacıların reşit olmaması nedeniyle yukarıda sözü edilen madde hükmü gereğince Nüfus Müdürlüğü tarafından idari yoldan onların soyadının da değiştirildiği anlaşılmaktadır. Davacının babası tarafından açılmış dava sonunda soyadının Nüfus Müdürlüğü tarafından yukarıda sözü edilen madde hükmü gereğince değiştirilmiş olması halinde davacı tarafından açılmış bir davadan sözedilemez....

                  Aynı Kanunun 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddesi uyarınca ''Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir.'' Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi ile “nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” anlaşılır. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi”dir. Bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır....

                    Ne var ki; adın haklı sebeple değiştirilmesine ilişkin dava, kişisel durum sicilindeki mevcut kaydın değiştirilmesini ve düzeltilmesini gerektirdiğinden esas itibarıyla "nüfus kaydının düzeltilmesi" niteliğinde olduğu ve 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesine göre de, görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde açılıp karara bağlanacağı açık ve tartışmasızdır. Dolayısıyla çocuğun önadının değiştirilmesi için yasal temsilcileri tarafından açılan davalarla, ergin kişilerin ad ve soyadlarının değiştirilmesi davalarında görevli Mahkemenin 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde yer alan hüküm gereğince Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunda bir duraksama bulunmamaktadır. Çocuğun hangi soyadı alacağı konusunda, yukarıda gösterildiği gibi Türk Medeni Kanununun 321. maddesinde, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununda, Soyadı Nizamnamesinde ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelikte düzenlenmeler mevcuttur....

                      UYAP Entegrasyonu