ın nüfus kaydında anne ve baba adının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, anne ve baba adının değiştirilmesi istemi, soybağının kurulması istemine ilişkin olduğu, gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, davanın anne ve baba adının düzeltilmesine istemine ilişkin nüfus davası olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda,dava, davacının kardeşi ...'in gayri resmi evli olması nedeniyle,... ile gayri resmi eşi ...'ün çocularını kendi çocuğu gibi Üzerine tescil ettirdiğini belirtilerek, ... ve ...'ın nüfus kaydında ... ve ... olarak görünen baba ve anne isimlerinin, ... ve ... olarak değiştirilmesi istemine yöneliktir.Anne ve babanın birlikte değiştirilmesine yönelik dava soybağının düzeltilmesine ilişkin olmayıp hatalı yazılan nüfus kaydının 5490 Sayılı Yasanın 36. Maddesi hükümlerince tashihi istemine ilişkindir....
Davacının nüfus kayıtlarındaki doğum tarihi resmi belgelerle sabit iken bu durumun aksini başka bir resmi belge ile kanıtlayamamıştır. Hal böyle iken salt tanık beyanları esas alınarak yaş düzeltme kararı verilemeyeceğinden davanın REDDİNE" karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesini tekrar ettiğini, kendisine ait aile nüfus kaydında mantıksal hataların bulunduğunu, tanıklarının dinlenilmediğini, hastane raporu aldırılmadığını beyan ederek istinaf yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava yaş tashihi istemine ilişkindir. Resmi sicil ve senetler belgeledikleri olguların doğruluğuna kanıt oluşturur....
İhtisas Kurulunun 11.02.2015 tarihli raporu da gözetilerek suç tarihinde on sekiz yaşından küçük olduğu kabul edilen suça sürüklenen çocuğun nüfus kaydında yaş tashihine engel bir hal bulunup bulunmadığı araştırılıp, engel hal yoksa anılan madde uyarınca yaş tashihine karar verilip bu husus gerekçeli kararda da gösterildikten sonra buna göre hakkında yaş küçüklüğü nedeniyle TCK'nın 31. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tayini gerekirken, suça sürüklenen çocuğun on sekiz yaşından küçük olduğunun kabulü ile yaş tashihi yapılmaksızın yargılamaya devam ile yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuğun temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 15.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
K A R A R Davacı, ilk işe giriş tarihinden sonra yapılan yaş tashihine göre gerçek doğum tarihi olan 25.01.1954 tarihinin SGK kayıtlarında da esas alınmasını istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; ... oğlu 25.01.1960 ... doğumlu ...'nın 23.03.1969 tarihinde işe girdiğini gösterir işe giriş bildirgesinin bulunduğu, Aile Nüfus Kayıt tablosuna göre ... ve ... oğlu 25.01.1960 doğumlu ...'nın, 19.02.1968 tarihinde işlediği müessir fiil suçu nedeniyle ... C.Başsavcılığı'nca 04.04.1969 tarihinde kamu davası olarak yaş tashihi davası açıldığı, ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 27.04.1970 tarih 1969/141 Esas ve 1970/144Karar sayılı kararı ile ...'nın 25.01.1960 olan doğum tarihinin 25.01.1954 olarak düzeltildiği görülmektedir. 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunun 120/2 maddesi, (......
maddesindeki usul hükümleri gözetilerek sanığın yaşıyla ilgili bir karar verilip sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yaş tashihi yapılmadan yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 17.11.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki yaş tashihine ilişkin davada e ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, yaş düzeltimi istemine ilişkindir. yaşının tashihi istenen nüfus kaydı yerleşim yeri adresinin olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. yaşının düzeltilmesi istenilen yerleşim yerinin kollukca yapılan araştırma sonucu gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Somut olayda, davaname ile küçük yaşının düzeltimi talep edilmiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. Maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Dava, nüfus kaydında yaş tashih talebine ilişkindir. 1- - Dava, davacı adına vekaletname ile vekili Avukat Av. Merve Aktitiz tarafından açılmış aynı vekalete dayanılarak avukat tarafından istinaf edilmiştir. Nüfus kayıtlarında doğum tarihinin tashihi talebi şahsa bağlı hakkın kullanımı niteliğinde olup, vekaletnamede vekile bu hususta açık yetki verilmiş olmasını gerektirir (HMK. m.74) Dosyadaki vekaletname, genel dava vekaletnamesi olup, kişiye sıkı sıkıya bağlı hakların kullanımına ilişkin özel yetkiyi taşımamaktadır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2020 NUMARASI : 2020/19 ESAS - 2020/108 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Yaş Düzeltilmesi İstemli) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ; Davacının mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; T1 gerçekte doğum tarihinin 08/11/1987 olduğunu nüfus kaydında 08/11/1984 doğumlu olarak göründüğünü,bu durumun resmi ve özel işlerde birçok sorun oluşturduğunu, nüfus kaydında yanlış yazılan doğum tarihinin 08/11/1987 olarak düzeltilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni" -Y A R G I T A Y İ L A M I – MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, nüfus kaydı (yaş) tashihi istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz inceleme görevi Yargıtay Yüksek 18. Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 15.5.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İlk derece mahkemesince isim tashih talebinin kabulüne, yaş tashih talebinin reddine karar verilmiş, davacı tarafından yaş tashih talebinin reddi kararına karşı istinaf yoluna başvurulmuştur. Nüfus kayıtlarının düzenli ve gerçeğe uygun olarak tutulması kamu düzeni ile yakından ilgilidir. Nüfus kayıtlarındaki istemlerle ilgili davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın çelişki oluşturmadan doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunmaktadır. Davacı doğum tarihinin 15/02/1987 olarak tashihini talep etmiş isede; 21/12/1982 tarihinde nüfusa tescil edilmiştir. Bu itibarla bir kişinin doğmadan nüfusa kayıt edilmesi mümkün olmadığından, ilk derece mahkemesince doğum tarihinin 15/02/1987 tarihi olarak tashihi talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı yön bulunmakatadır. vermek gerekmiştir....