belirterek; davanın kabulü ile nüfus kaydında 19/02/1985 olarak yer alan doğum tarihinin 19/02/1989 olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Nüfus kaydında ise davacının murisi malik ...'ın soyadı "..."tır. ... ... 1976 yılında ölmüş, ölümünden sonra 1987 yılında mirasçıları soyadlarını hükmen ... olarak düzelttirmişlerdir. Mahkeme mirasçıların soyadlarında yaptırdıkları bu düzeltmeyi nazara alarak malik ...'ın soyadının da tapuda "..." olarak düzeltilmesine karar vermiştir. Ne var ki, ...'ın soyadı ... olup nüfus kaydında bu kişi ile ilgili hükmen soyadı tashihi yapılmamıştır. Onun ölümünden sonra mirasçıları tarafından soyadlarının değiştirilmesi murisin hukuki durumunu etkilemez. Diğer bir anlatımla, nüfus kaydının aksine tapu kaydında soyadı düzeltilmesi olanağı yoktur. Tapu kaydında isim düzeltme davalarında amaç, malik isminin nüfus kayıtlarına uyumlu hale getirilmesidir. Mahkemece bu yön gözetilmemiştir. Karar bozulmalıdır. Kabule göre de; dava konusu 740 parsel sayılı taşınmaz kaydında da düzeltim istendiği halde bu parsele ilişkin istem hakkında olumlu yada olumsuz bir karar verilmemesi ayrıca doğru değildir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davadan dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Heyetçe incelenmesine gerek görülen, hakkında tapu kaydında soyadı tashihi istenilen ... 'ın murisi ...'ın aile nüfus kayıt tablosu ile yine ... 'ın eşi ...in anne, baba ve kardeşlerini gösterir nüfus kayıtlarının ilgili Nüfus Müdürlüklerinden temin edilerek dosyasının arasına konulup Dairemize inceleme yapmak üzere gönderilmesi için MAHALLİ MAHKEMESİNE İADESİNE, 26.6.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamış olup 17.01.2020 tarihli 1.celsedeki beyanında; davacının daha önce yaş tashihi yaptırmış olmasının engel teşkil ettiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir....
İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından istinaf edilmiştir. 1- 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde ilgililerin nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme ve tespit davası açma hak ve yetkisine sahip oldukları hükmü mevcuttur. Bu tür davalarda basit yargılama usulü uygulanmakta olup, mahkemelerce resen (doğrudan) araştırma esastır. Mahkeme yaşı düzeltilmesi istenenin talebi ile bağlı değildir. Mahkeme'nin, kamu düzenine ilişkin bulunan resmi sicilleri (nüfus kayıtlarını) doğru oluşturmak mecburiyeti vardır. Bunun için mahkemece yaş düzeltilmesi talep edilmesi halinde re'sen araştırma yapılması gereklidir....
Somut olayda, davacı nüfus kaydında 21/01/1982 olarak geçen doğum tarihinin gerçeği yansıtmadığını ileri sürüp doğum tarihinin 21/09/1984 olarak düzeltilmesini talep ettiği, davacının 24/09/1984 tarihinde nüfusa tescil edildiği, davacının yaşı hakkındaki kurul raporuna göre kemik gelişimi 22 yaş civarında tamamlandığından bu yaş üzerinde kemikten güvenilir bir yaş tespitinin mümkün olmayacağının belirtildiği, davacının yaş tashihi için yeterli olmadığı, dosyada mevcut bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/01/2023 NUMARASI : 2022/516 ESAS - 2023/61KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Yaş Düzeltilmesi İstemli) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili gerçekte 06.09.1958 tarihinde doğmuş ise de nüfus kütüğünde doğum tarihinin 06.09.1966 olarak tescil edildiğini ileri sürerek doğum tarihinin 06.09.1958 olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı nüfus idaresi temsilcisi duruşmada takdirin mahkemeye ait olduğunu beyan etmiştir....
Nüfusta yaş tashihi davaları her ne kadar resen araştırma ilkesinin uygulandığı davalar olsa da bu durum tasarruf ilkesinin uygulanmayacağı anlamına gelmez. HMK 150/1. Maddesine göre usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir. Davalı 05/10/2021 tarihli 3. Celse de mazeret bildirmeksizin duruşmaya gelmediği halde mahkemece HMK 150/1 maddesi gereği dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken davanın esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir. Kabule göre de Nüfus Hizmetleri Yasasının 36.maddesine göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur....
Nüfusta yaş tashihi davaları her ne kadar resen araştırma ilkesinin uygulandığı davalar olsa da bu durum tasarruf ilkesinin uygulanmayacağı anlamına gelmez. HMK 150/1. Maddesine göre usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir. Davalı 05/10/2021 tarihli 3. Celse de mazeret bildirmeksizin duruşmaya gelmediği halde mahkemece HMK 150/1 maddesi gereği dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken davanın esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir. Kabule göre de Nüfus Hizmetleri Yasasının 36.maddesine göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur....
Nüfus kaydında düzeltme yapılırken bir başkasına ait mülkiyetin diğer bir kişiye aktarılmasına sebebiyet verilmemelidir. Açıklanan nedenlerle tapu iptali ve tescil davasına konu edilebilecek istem hakkında mülkiyet nakleder şekilde tapuda isim tashihi davasında hüküm kurulması doğru olmadığından davanın reddi yerine kabulüne karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı hazine vekili temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 11.7.2006 gününde oybirliği ile karar verildi....