Bu veraset ilamının hatalı olduğunun mirasçılar tarafından öne sürüldüğü ve verasetin iptali davası açıldığına ilişkin herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Bu durumda hakim tarafından önceki veraset ilamına dayanılarak, bu mirasçıların kimler olduğunun tespiti için araştırma yapılmış olması doğrudur. Mahkemece Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğüne yazılar yazılarak mirasçıların nüfus kayıtlarının bulunabilmesi için eski kütük kayıtları getirtilmiş ve her türlü araştırma yapılmıştır. Ancak buna rağmen tapuda malik olarak yer alan mirasçılardan bir kısmının tespiti mümkün olmamıştır....
ın nüfus kaydı getirtilerek ölü mü - sağ mı olduğunun araştırılması, ölü ise veraset ilamının dosyaya konulmasından, Sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 25.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
kain ve tapunun 687 parsel sayılı taşınmazında tapu kaydı maliki olarak yazılı "Ölü Hacı Cafer kızı Esma" isimli kişinin ekte sunulan veraset ilamında müvekkili olan kişinin murisi T6 ile aynı kişi olduğunun tespit edilerek, gerekli düzeltmelerin yapılmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin hazineye yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı, dava dilekçesinde nüfus kaydında kardeşi olarak görülen 1910 doğumlu "İsim Yok ..."in kaydının iptalini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde, davacı aile nüfus kütüğünde İsim Yok... olarak kayıtlı 1910 doğumlu kardeşi olmadığını ileri sürerek bu kaydın iptalini istemiş olup, dava niteliği gereği soy bağını ve miras hukukunu ilgilendirdiğinden davacı ...'in kayden sağ görünen kardeşleri ve ölü olanların mirasçılarının da davaya yöntemince dahil edilip taraf teşkili sağlandıktan sonra hüküm kurulması gerekirken işin esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, İlk derece mahkemesince, veraset belgesi talep edilen Mersin ili Anamur İlçesi Bozdoğan Köyü Kale Arkası mevki 163 ada 3 parsel sayılı taşınmaz maliki Ölü Osman kızı Teslime'nin nüfus kaydına ulaşılamadığı , Osman kızı Teslime adında birden çok kişinin kaydının bulunduğu, davacı tarafça hangi nüfus kaydının veraset belgesi talep edilen kişiye ait olduğunun bildirilmediği, nüfus kaydı gönderilen kişiler ile veraset belgesi talep edilen kişinin aynı kişiler olup olmadığının tespit edilemediği, davacı tarafın veraset belgesi talep edilen kişinin mirasçısı olduğunun ispatlanamadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından istinaf edilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 30. maddesi hükmünde, doğum ve ölümün nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunabileceği, nüfus kütüklerinde kayıt bulunmaması veya bulunan kaydın doğru...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Solhan Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 08.12.2006 gün ve 2006/7 numaralı davanamesi ile nüfus kütüğünde ölü olarak kayıtlı bulunan ...'in sağ olduğunun tespiti ile ölüm kaydının iptali istenmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 01.05.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; 1-Davalı idare vekilinin aşağıdaki II,III bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Tapu kayıtlarında malik görünen ve isimlerinin düzeltilmesine karar verilen ... ... (...), ... ..., ... ..., ... ... nüfusta kayden sağ görünmelerine ve davada davacı sıfatıyla yer almamış olmalarına nazaran bu kişiler hakkındaki istemin sıfat yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir. 3-Keza nüfusta kayden ölü görünen tapu maliklerinden ... ile ...'...
nın bilinmeyen tarihlerde öldüğü, mirasçılarının kimlerden ibaret olduğunun bilinmediği ve veraset ilamı sunulmadığı, tapu hudutlarının ... ve ... parsellere ait olduğu anlaşılmakla, ölü ... oğlu ... ve zevcesi ölü ... adlarına" 10.03.1971 tarihinde tespit gördüğü, ... oğlu ... adına 1/2 pay ve ... karısı ... adına 1/2 paylarla kayıt edildiği, 8.12.1934 tarih 69 numaralı dayanak tapu senedinde ise iktisap sureti olarak "... 97- ... 162 sayılı dosya ve 5/5/930 günlü ve 56 sayılı temlik cetveli mucibince ileride fazla çıkarsa Hazine'ye ait olmak şartıyla ve teffizen ve komisyonun 24.11.934 günlü kararıyla yeniden tescil edildi" açıklamasının bulunduğu, Nüfus Müdürlüğünce ... oğlu ... eşi ... isminde 1.775 kişinin bulunduğunun bildirildiği, mahkemece keşif yapılarak tanık ve mahalli bilirkişilerin dinlenildiği, kolluk araştırması yaptırıldığı anlaşılmaktadır....
Tapu kayıtlarına dayanak oluşturan tutanaklar Tapu Sicil Müdürlüğünden getirtilerek malik ...’un kimlik bilgileri belirlendikten sonra Nüfus Müdürlüğünden adı geçen kişinin sağ olup olmadığı araştırılarak ölü olduğunun saptanması halinde belirlenecek mirasçılarına, sağ ise davalıya tebligata yarar açık adresleri ilgili kurumlardan (nüfus aile kütüğünde yazılı yerleşim yeri adresinin “5490 sayılı Nüfus Yasasının 7/g -50/1 ve Adres Kayıt Sistemi Yönetmeliğinin 13/1. maddeleri uyarınca” ilgili Nüfus Müdürlüğünden, Sosyal Güvenlik Kurumu, Vergi Dairesi gibi) ve zabıta marifetiyle belirlendikten sonra gerekçeli karar ile davacı vekilinin temyiz dilekçesi tebliğ edilerek temyiz süresi beklendikten, 2-Dava konusu taşınmazın ,içinde yer aldığı imar planının tarihi, ölçeği ve türü (nazım-uygulama), belediye ve diğer altyapı hizmetlerinden, (yol, su, elektrik, çöp toplama, kanalizasyon, aydınlatma gibi) yararlanma durumu, etrafının meskun olup olmadığı, nazım imar planı içinde ise bu plandaki konumu...
B)DAVALININ CEVABININ ÖZETİ: Davalı T2 temsilcisi, ölen kişinin doğum tarihi değiştirilemeyeceğinden davanın reddini talep etmiştir. C)İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İzmir 19. Asliye Hukuk Mahkemesinin 11/12/2019 Tarih 2019/328 Esas 2019/104 Karar sayılı kararı ile, "...davacının babası Ahmet Nazende 'nin dava tarihinden önce ölü bulunduğu anlaşılmakla, ölü kişinin kişisel nüfus kayıt bilgilerinin düzeltilmesi istemiyle dava açılamayacağından davanın reddine" karar verilmiştir....