Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar dava dilekçesinde, müşterek çocuklarının çevresinde "..." adıyla tanınmasına karşın nüfus kütüğüne "..." olarak kaydedildiğini ileri sürerek, tanınıp bilindiği adının, nüfus kayıtlarında yer almasını temin için Jansere olan adının iptali ile ... olarak nüfusa kayıt ve tescilini istemiş, mahkemece Türk Dil Kurumu Büyük Türkçe Sözlüğü ile Türk Dil Kurumu Kişi Adları Sözlüğünde yapılan incelemede Türkçe'de ... ve ... şeklinde ad kullanımı olmadığının bildirildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar müşterek çocuklarının Jansere olan adının Janserey olarak düzeltilmesi için haklı nedeni bulunduğunu ileri sürmüştür. 5490 sayılı Nüfus Kanunu'nda ve gerekse yürürlükteki diğer yasalarda kişinin, almak istediği adın herhangi bir anlamının olması gerekmemektedir....
in doğum tarihi olan 09.04.1987 olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Nüfus Kanununun 46.maddesi hükmüne göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda Cumhuriyet Savcısı ile Nüfus Müdürü veya Memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Mahkemenin oluşumuna ilişkin bu yasa hükmü dikkate alınmadan Nüfus İdaresi Temsilcisinin yokluğunda yargılama yapılarak hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/01/2022 NUMARASI : 2022/33 ESAS 2022/32 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) KARAR : İzmir 22....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/12/2021 NUMARASI : 2019/311 ESAS, 2021/966 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Diğer Kayıtların Düzeltilmesi İstemli) KARAR : Fatsa 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfus (Anne Adının Düzeltilmesi İstemli) KARAR Dava, anne adının düzeltilmesi isteğine ilişkin olup, nüfus müdürlüğü davada yasal hasım, kayyım ise anne ile çocuk menfaatinin çatışması nedeniyle açılan davada çocuğu temsil etmek üzere atanmıştır. Yargıtay ilamı ile karar düzeltme dilekçesinin nüfus müdürlüğü ile kayyım vekiline tebliğine dair belgeye dosyada rastlanılamamıştır. Yargıtay ilamı ile karar düzeltme dilekçesinin nüfus müdürlüğü ile kayyım vekiline tebliği ile cevap ve karar düzeltme süresinin beklenilmesinden sonra karar düzeltme incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın Yerel Mahkemeye GERİ ÇEVRİLMESİNE, 19.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde "..." olarak nüfusa kayıtlı ismin "..." olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Nüfus Kanununun 46. maddesi hükmüne göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil, ilişkin davalarda Cumhuriyet Savcısı ile Nüfus Müdürü veya Memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Mahkemenin oluşumuna ilişkin bu yasa hükmü dikkate alınmadan 13.12.2005 tarihli oturumda Cumhuriyet Savcısının yokluğunda yargılama yapılarak tanık dinlenmiş ve tanık beyanına dayanılarak da davanın kabulü yönünde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı dava dilekçesinde, nüfus kaydında "..." olan baba adının "..." olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde, babasının adının ... olmasına karşın nüfus kütüğünde ve nüfus cüzdanında hata yapılarak "..." yazıldığını, bu hatanın düzeltilmesi suretiyle baba adının "..." olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece, adının düzeltilmesi istenilen ...'ün 05.03.1985 te öldüğü, kapalı kayıtlarda işlem yapılamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Yargıtay uygulamalarında ve bilimsel çevrelerde ad üzerindeki hakkın şahsa sıkı sıkıya bağlı bir temel kişilik hakkı olduğu kabul edilmektedir. Bu bağlamda bir kimsenin ölümünden sonra adının değiştirilmesine olanak yoktur....
Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 27. maddesine göre, soyadın düzeltilmesi istemine ilişkindir. 03.11.1928 tarihinde yürürlüğe giren 1353 sayılı Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkında Kanun hükümleri uyarınca davacının, ad ve soyadının Türkçe okunduğu şekilde nüfus kütüğüne kayıt edilmesi zorunlu bulunduğundan davacının düzeltilen soyadının yazılışında bulunan “w” harfinin, anılan yasanın 1.maddesinde sözü edilen ve bu yasaya bağlı cetvelde gösterilen Türk Harfleri arasında yer almadığından, davanın reddi yönünde hüküm kurulması gerekirken, yazılı gerekçeyle kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Adın değiştirilmesi davasında davacı taraf, örfi yahut çevresel nitelikteki sebep yahut başka sebeplere dayanıp, kendisini haklı gösterecek olguları ispat ederek, nüfus sicilinde değişiklik yapılmasını talep etmekte olup, esasen bu tür davalarda hasım gösterilen Nüfus Müdürlüğü ile aralarında bir uyuşmazlık olmayıp, nüfus müdürlüğü davada sadece yasal hasım olarak yer almaktadır. Gerçekte, davada taraf değil, sadece ilgilidir. İlgililerin uzlaşması halinde çekişmenin ortadan kalktığından söz edilemez veya bu davalarda ilgili tarafın davayı kabulü sonuç doğurmaz. Taraflar arasında bu anlamda gerçek bir çekişmenin varlığı da söz konusu değildir. Davacının, yukarıda belirtildiği gibi kendisini haklı gösterecek vakıaların varlığını ispat ederek, ad veya soyadının uygun biçimde düzeltilmesi dışında ileri sürebileceği herhangi bir ... da bulunmamaktadır....
Adın değiştirilmesi davasında davacı taraf, örfi yahut çevresel nitelikteki sebep yahut başka sebeplere dayanıp, kendisini haklı gösterecek olguları ispat ederek, nüfus sicilinde değişiklik yapılmasını talep etmekte olup, esasen bu tür davalarda hasım gösterilen Nüfus Müdürlüğü ile aralarında bir uyuşmazlık olmayıp, nüfus müdürlüğü davada sadece yasal hasım olarak yer almaktadır. Gerçekte, davada taraf değil, sadece ilgilidir. İlgililerin uzlaşması halinde çekişmenin ortadan kalktığından söz edilemez veya bu davalarda ilgili tarafın davayı kabulü sonuç doğurmaz. Taraflar arasında bu anlamda gerçek bir çekişmenin varlığı da söz konusu değildir. Davacının, yukarıda belirtildiği gibi kendisini haklı gösterecek vakıaların varlığını ispat ederek, ad veya soyadının uygun biçimde düzeltilmesi dışında ileri sürebileceği herhangi bir hakkı da bulunmamaktadır....