"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki araç mülkiyetinin tespiti ve tescili-alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalıya ait aracın satışı için 7.6.2009 tarihli sözleşme imzalandığını ve 6.000 TL ödedikleri halde aracın devrinin sağlanmadığını iddia ederek, ödenen bedelin tahsili veya aracın adlarına tescilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili savunmasında, davacının 2.000 TL ödeme yaptığını ve devri vermeye hazır olduklarını beyan ederek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; 7.6.2009 tarihli sözleşmenin 2918 sayılı 20/d maddesine aykırı olduğundan geçersiz olduğu, aracın davalıya iade edildiğinden ödenen 6.000 TL’nin tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 518 ada 9 parsel sayılı taşınmazın intifa hakkının kendisinde olduğunu, ancak çıplak mülkiyetinin davalıya satış suretiyle temlik edildiğini, temlikin bahçe duvarının yıkılmaması ve zarar verilmemesi koşuluna bağlandığını, ne varki davalının bahçe duvarına zarar verdiğini, kullanma hakkına engel olduğunu, kendisinin hile'ye düşürüldüğünü, çıplak mülkiyetin devri işleminin hükümsüz hale geldiğini ileri sürerek, tapu iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, aradaki duvara zarar verilmediği, hile yapılmadığı, kullanıma engel olunmadığı gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı ... vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'nın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....
Aynı koşullar altında, maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan veya yirmi yıl önce (…) hakkında gaiplik kararı verilmiş bir kimse adına kayıtlı bulunan taşınmazın tamamının veya bölünmesinde sakınca olmayan bir parçasının zilyedi de, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir.” 2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, “Taşınır Mülkiyeti” ve “Konusu” başlıklı 762 nci maddesi şöyledir: “Taşınır mülkiyetinin konusu, nitelikleri itibarıyla taşınabilen maddî şeyler ile edinmeye elverişli olan ve taşınmaz mülkiyetinin kapsamına girmeyen doğal güçlerdir. ” 3. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, “Zilyetliğin devri ” başlıklı 763 nci maddesi şöyledir: “Taşınır mülkiyetinin nakli için zilyetliğin devri gerekir....
Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan rücu davasıdır. 2918 sayılı KTK.nun, değişik 20/d madde hükmü uyarınca, noterlerce gerçekleştiren devir işlemleri, araç mülkiyetinin devri için yeterli olup, işlemin tamamlanması için trafik siciline alıcı adına tescil işlemi yapılması mutlak koşul değildir. Tescil işlemi, idari bir tasarruf olup, yaptırılmaması ayrı bir yaptırıma tabidir ve mülkiyetin devri için kurucu bir nitelik taşımaz. Bunun bir sonucu olarak da, trafik kayıtları mülkiyeti gösteren sicillerden olmakla birlikte, bu karine kesin değildir. Aracı, noter satışı ile devralan, adına tescil işlemi yaptırmamış olsa dahi, aracın maliki sayılır. Somut olayda davalı ... hasara neden olan aracı Of noterliğinin 20.12.1982 tarih ve 9191-7787 nolu satış sözleşmesi ile ... 'e sattığı anlaşılmıştır. Buna göre davanın husumet yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Davalılar vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Dava, ecrimisil ve davalılara ait olan muhdesatın iadesi aksi takdirde bedelin ödenmesi şartıyla mülkiyetin devri isteklerine ilişkin olup, Mahkemece, davanın kabulü ile 55.000 TL bedelin davacı tarafından davalılara ödenmesi şartıyla taşınmazda bulunan 220 adet zeytin ağacının mülkiyetinin davacıya verilmesine, ecrimisil isteğinin ise reddine karar verilmiştir. Kararın, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine Dairenin 02.04.2019 tarihli ve 2019/1836 Esas, 3522 Karar sayılı ilamıyla kararın bozulmasına karar verilmiş, davalılar vekili tarafından yasal süresi içerisinde, karar düzeltme isteğinde bulunulmuştur. Dairenin bozma ilamı incelendiğinde; ilgili bölümde "... Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir ... " denilmek suretiyle maddi hata yapıldığı görülmektedir....
Kanunun 5.maddesinde, kat mülkiyetinin başkasına devri veya miras yoluyla geçmesi halinde, ona bağlı arsa payı da birlikte geçeceği, arsa payının, kat mülkiyetinden veya kat irtifakından ayrı olarak devredilemiyeceği gibi, miras yoluyla da geçmeyeceği ve başka bir hakla kayıtlanamayacağı, Kanunun 16.maddesinde ise, kat maliklerinin anagayrimenkulün bütün ortak yerlerine, arsa payları oranında, ortak mülkiyet hükümlerine göre malik ve ortak yerlerde kullanma hakkına sahip oldukları düzenlenmiştir. Kat mülkiyeti kurulu anagayrimenkulün üstüne kat ilavesi veya mevcut çekme kat yerine tam kat yapılabilmesi için, KMK.nun 44. maddesindeki şartların yerine getirilmesi gerekir. 4721 sayılı TMK.nun 705. maddesine göre, taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur....
Dava konusu malın mülkiyetinin davacı üçüncü kişi şirkete geçtiği kabul edilecek olursa; Dosya kapsamından ve Daire'ye gelen davacısının eldeki dosyanın davacısı ve davalılardan birinin icra takip dosyası borçlusu olan (icra dosyasındaki alacaklılar farklıdır) diğer dosyalara (2013/21940, 2013/21952, 2013/21959, 2013/21948, 2013/21938, 2013/21944, 2013/21957, 2013/21945, 2013/21958 Esas numaralı dosyalar) yansıyan bilgi ve belgelere göre; davalı borçlunun dava konusu makine dışında otuz adet makinesini icra takibine konu borcun doğumundan sonra davacı 3. kişiye sattığı, borçlu şirket çalışanlarından bir kısmının makinelerin devrinden sonra davacı şirkette çalışmaya başladığı, davacı üçüncü kişi şirket ile davalı borçlu şirketin faaliyet konularının aynı olduğu, bu kapsamda üçüncü kişi şirket ile borçlu şirket arasındaki ilişkinin borçluya ait işyerindeki ticari emtianın mühim bir kısmının devri niteliğinde olduğu, devrin İİK 44. maddesinde belirtilen şartlarda yapıldığının iddia ve ispatlanamadığı...
Dava konusu malın mülkiyetinin davacı üçüncü kişi şirkete geçtiği kabul edilecek olursa; Dosya kapsamından ve Daire'ye gelen davacısının eldeki dosyanın davacısı ve davalılardan birinin icra takip dosyası borçlusu olan (icra dosyasındaki alacaklılar farklıdır) diğer dosyalara yansıyan bilgi ve belgelere göre, davalı borçlunun dava konusu makine dışında otuz adet makinesini icra takibine konu borcun doğumundan sonra davacı 3. kişiye sattığı,borçlu şirket çalışanlarından bir kısmının makinelerin devrinden sonra davacı şirkette çalışmaya başladığı, davacı üçüncü kişi şirket ile davalı borçlu şirketin faaliyet konularının aynı olduğu, bu kapsamda üçüncü kişi şirket ile borçlu şirket arasındaki ilişkinin borçluya ait işyerindeki ticari emtianın mühim bir kısmının devri niteliğinde olduğu, devrin İİK 44. maddesinde belirtilen şartlarda yapıldığının iddia ve ispatlanamadığı, davacı 3. kişinin devredilen işyerinin borçlarından TBK 202 (BK 179.) madde gereğince sorumlu olacağı ve bu sorumluluğun...
Dava konusu malın mülkiyetinin davacı üçüncü kişi şirkete geçtiği kabul edilecek olursa; Dosya kapsamından ve Daire'ye gelen davacısının eldeki dosyanın davacısı ve davalılardan birinin icra takip dosyası borçlusu olan (icra dosyasındaki alacaklılar farklıdır) diğer dosyalara (2013/21940, 2013/21952, 2013/21959, 2013/21948, 2013/21938, 2013/21944, 2013/21958, 2013/21945, 2013/21953 Esas numaralı dosyalar) yansıyan bilgi ve belgelere göre; davalı borçlunun dava konusu makine dışında otuz adet makinesini icra takibine konu borcun doğumundan sonra davacı 3.kişiye sattığı, borçlu şirket çalışanlarından bir kısmının makinelerin devrinden sonra davacı şirkette çalışmaya başladığı, davacı üçüncü kişi şirket ile davalı borçlu şirketin faaliyet konularının aynı olduğu, bu kapsamda üçüncü kişi şirket ile borçlu şirket arasındaki ilişkinin borçluya ait işyerindeki ticari emtianın mühim bir kısmının devri niteliğinde olduğu, devrin İİK 44. maddesinde belirtilen şartlarda yapıldığının iddia ve ispatlanamadığı...
Dava konusu malın mülkiyetinin davacı üçüncü kişi şirkete geçtiği kabul edilecek olursa; Dosya kapsamından ve Daire'ye gelen davacısının eldeki dosyanın davacısı ve davalılardan birinin icra takip dosyası borçlusu olan (icra dosyasındaki alacaklılar farklıdır) diğer dosyalara yansıyan bilgi ve belgelere göre; davalı borçlunun dava konusu makine dışında otuz adet makinesini icra takibine konu borcun doğumundan sonra davacı 3. kişiye sattığı, borçlu şirket çalışanlarından bir kısmının makinelerin devrinden sonra davacı şirkette çalışmaya başladığı, davacı üçüncü kişi şirket ile davalı borçlu şirketin faaliyet konularının aynı olduğu, bu kapsamda üçüncü kişi şirket ile borçlu şirket arasındaki ilişkinin borçluya ait işyerindeki ticari emtianın mühim bir kısmının devri niteliğinde olduğu, devrin İİK 44. maddesinde belirtilen şartlarda yapıldığının iddia ve ispatlanamadığı, davacı 3. kişinin devredilen işyerinin borçlarından TBK. 202 (BK 179.) madde gereğince sorumlu olacağı ve bu sorumluluğun...