Davalılar, davacı aleyhine intifa hakkının terkini istemli dava açtıklarını davaların birleştirilmesini talep etmişler, davanın reddini savunmuşlardır. Davanın kabulüne dair verilen karar Dairemizce, özetle “…İntifa hakkına elatmanın önlenmesine karar verebilmek için bu hakkın çekişme konusu olmaması gerekir. Eldeki davanın konusunu oluşturan intifa hakkının terkini ayrı bir davanın konusu olduğuna göre o davada verilecek karar eldeki davanın sonucunu etkileyecektir. Bu gibi durumlarda aynı nitelikteki davalarda çelişkili karar verilmesine engel olmak için diğer dava bekletici sorun yapılabileceği gibi davaların birleştirilmesine de karar verilebilir. Mahkemece taraflar arasında intifa hakkı çekişmeli olduğu halde bu çekişme giderilmeden işin esası hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir…” gerekçesi ile bozulmuştur. Mahkemece, bozmaya uyularak davanın reddine karar verilmiş, hüküm yargılama giderleri yönünden davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Oturma hakkı, sahibine sadece orayı, konut ihtiyacını gidermek için kullanma yetkisi verir ve sahibine, kişisel ihtiyacını karşılaması için bir binada oturabilme imkanı tanıdığı için bu hakkın kullanımının bir başkasına devrine imkan vermemektedir. Ayni bir haktır ve dolayısıyla herkese karşı ileri sürülebilmektedir. Kanunda aksine bir düzenleme bulunmadıkça intifa hakkına ilişkin hükümler oturma hakkına da uygulanır. Türk Medeni Kanununun 794'ncü maddesi hükmüne göre; intifa hakkı, taşınırlar, taşınmazlar, haklar veya bir malvarlığı üzerinde kurulabilir. Sadece taşınmazlar üzerinde kurulabilen oturma hakkı aynı Yasanın 795'nci maddesi gereğince de tapu kütüğüne tescil ile kurulur. Taşınır ve taşınmazlarda intifa hakkının kazanılması ve tescilinde, aksine bir düzenleme olmadıkça, mülkiyete ilişkin hükümler uygulanır. Kanuni intifa hakları hariç, intifa hakkı tesisi daima bir sözleşmeye dayanır....
Ayrıca, Dava konusu taşınmazın 25.05.1970 tarihinde kadastro esnasında uygulanan Temmuz 1938 tarihli ve 79 sıra numaralı tapu kaydına göre 1929 yılında 6 mülkiyetsiz intifa hakkının Feride’ye ve 15 mülkiyetsiz intifa hakkının ...’e intikal ettiği anlaşılmış olup dosya arasında bulunan Temmuz 1938 tarihli ve 79 sıra numaralı tapu kaydında icra yolu ile satışından ibaresi bulunduğundan taşınmazın ilk tesis tarihinden itibaren tüm tedavüllerinin getirtilerek tapu dayanak kayıtlarında icra dosyasına ilişkin bilgi belge bulunup bulunmadığı ilgili yerlerden sorularak ve taraflardan da bilgi alınmak suretiyle araştırılarak sonucuna göre hüküm kuruması gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirir. VII. KARAR Açıklanan sebeplerle; Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile sair hususlar incelenmeksizin kararın BOZULMASINA, 13.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Ülke çapında faaliyet gösteren akaryakıt dağıtım firması oldukları, 2007 yılında Baras Teknik firması ile bayilik sözleşmesi imzalandığı, akaryakıt istasyonun bulunduğu taşınmaz üzerinde 20 yıl süreli intifa hakkı tesis edilmesine rağmen, Rekabet Kurumunca 2009 yılında görüş değiştirilerek, bayilik sözleşmelerinin 5 yılı geçemeyeceği yönünde karar alındığı, bu durumda 20 yıl için kurulan intifa hakkının da 2012 yılında hukuken sona erdiği, istasyonun işletilmediği, intifa hakkının terkini için ilgililere noterden ihtarname gönderildiği, öte yandan intifa senedinde harç ve vergi ödeme yükümlülüğünün taşınmaz malikine ait olduğu iddialarıyla kararın aleyhe olan kısmının bozulması istenilmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir. DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2010/203 E. sayılı dosyasından açtığı intifa hakkı bedelinin ve bayilik bedelinin iadesi talepli dava ile sözleşmeyi kendiliğinden feshettiğini,ancak davalının haksız olarak gayrimenkullerin üzerindeki tasarruf hakkını kaldırmadığını, müvekkillerinin yeniden sözleşme imzalamalarını da engelleyerek zarara uğrattıklarını, dava konusu taşınmaz üzerindeki davalı lehine verilen kira ve intifa şerhinin terkini ile ipoteğin fekkini, uğradıkları zararlar karşılığı şimdilik 10.000,00 TL tazminatın faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 20.11.2007 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkının terkini ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; intifa hakkının konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, tazminat isteminin reddine dair verilen 21.06.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 25.01.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 09.09.2011 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkının terkini kademeli olarak ise intifa hakkının 13.07.2012 tarihinde geçersiz hale geleceğinin tespiti istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 14.02.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 22.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 01.08.2007 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkının terkini, karşı davada da tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; intifa hakkının terkinine karşı davanın reddine dair verilen 14.06.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı(K.Davacı) vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 02.03.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava intifa ve tahsis şerhinin terkini istemine ilişkin olup uyuşmazlık, davacının kayden maliki olduğu taşınmazın tapu kaydında yer alan intifa ve tahsis şerhinin terkin edilip edilemeyeceği noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 1. Türk Medeni Kanununun 794 üncü maddesinde intifa hakkı; taşınırlar, taşınmazlar hatta haklar veya bir mal varlığı üzerinde tesisi mümkün olan ve hak sahibine konusu olan şeyden yararlanma hakkı veren bir irtifak türü olarak düzenlenmiştir. 2. Türk Medeni Kanununun 796 ncı maddesi uyarınca intifa hakkı, bir süreyle sınırlı olarak kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü veya tüzelkişi ise tüzel kişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünüyle harap olması sebebiyle artık ondan yararlanma olanağının kalmaması durumlarında sona erer. 3....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Şanlıurfa İli Merkez Yenişehir Mah. 86 ada 12 parsel üzerinde kayıtlı taşınmazın maliki olduğunu, taşınmazın T3 adına kayıtlı iken T1 tarafından 23/06/2008 tarihinde satın alındığını ve aynı tarihte kullanım hakkının da bedelsiz ve süresiz olarak T3 adına şerh edildiğini, birliktelikleri sona erdikten sonra taşınmaza yerleşmek isteyince davalının evin kullanım hakkının kendisinde olduğunu belirtiğini, dava konusu taşınmazın evlenme vaadi ile ve intifa hakkının içeriği konusunda bilgilendirme yapılmadan, çıplak mülkiyetin davacıda, intifa hakkının davalıda olacak şekilde tapuda işlem yapıldığını, taraflar arasındaki resmi sözleşmenin hata, hile, yanılma ve edimler arası açık nispetsizlik sebepleri ile hükümsüz olduğunu, davalının TMK 2 maddesine aykırı hareket ettiğini, davalının uzun süredir kullanımına rağmen bir bedel ödemediğini, taşınmazı kendisinin kullanmadığını ileri sürerek intifa hakkı şerhinin mülkiyet...