"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLNMESİ VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı 12.7.2011 tarihli dilekçe ile; intifa hakkı babasına mülkiyet hakkı kendisine ait olan 125 ada 939 parseldeki 9 nolu bağımsız bölümün babasının isteği üzerine davalı tarafından kullanıldığını, babasının 23.3.2011 tarihinde ölümüyle intifa hakkının tapudan terkin edildiğini, davalıya taşınmazı boşaltması için ihtarname gönderdiği halde taşınmazı tahliye etmediğini bildirip el atmanın önlenmesi, tahliye ve ecrimisil isteklerinde bulunmuştur. Davalı; çekişmeli taşınmazda faydalı ve zorunlu masraflar yaptığını, ecrimisil hesaplamasında bu hususun dikkate alınmasını, ayrıca... 3.Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı 2011/618 esas sayılı muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasını sonucunun beklenmesi gerektiğini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında imzalanan bayiilik sözleşmeleri ve ekleri gereğince davalının akaryakıt verme yükümlülüğünü yerine getirmediğini, davalıya keşide edilen ihtarnamelerin semeresiz kalması üzerine sözleşmenin feshedildiğini, dolayısıyla diğer müvekkili üzerine kayıtlı bulunan taşınmaz üzerinde davalı lehine tesis edilen intifa hakkının konusuz kaldığını ileri sürerek intifa hakkının tapudan terkinine, 17.03.2005 ve 20.09.2010 tarihli akaryakıt bayilik sözleşmelerinin ve eki bayilik protokolünün feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, sözleşmenin 31....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın davacının intifa hakkı sahibi olduğu taşınmaza yönelik el atmanın önlenmesi istemine ilişkin bulunmasına, bayilik sözleşmesi ile ilgili bir ihtilaf olmamasına esasen bayilik sözleşmesinin daha önce feshedilmiş bulunmasına ve davaya temel alınan intifa hakkının terkini talebi ile açılan dava sonunda verilen hükmün temyiz incelemesinin Yüksek 14.Hukuk Dairesinin 20.2.2006 tarih, 2005/11483 Esas, 2006/1567 Karar sayılı ilamı ile yapılıp, onanmasına göre kararın temyiz incelemesi Yüksek 14.Hukuk Dairesinin görevi dahilindedir. Ancak belirtilen Yüksek Mahkemece de görevsizlik kararı verildiğinden olumsuz görev uyuşmazlığı Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulunca çözümlenmelidir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığına sunulmasına, 01.05 .2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali, tescil, alacak, muhdesatın aidiyetinin tespiti ve intifa hakkının terkini davası sonunda, yerel mahkemece davalı ...'ın da iyiniyetli olduğu gerekçesiyle tapu iptali-tescil isteklerinin reddine, bedel isteklerinin kabulüne; öte yandan, 2850 nolu parseldeki binanın ...'a ait olduğunun tespitine; ...'...
ihtarnamenin davalı şirkete tebliği tarihi olan 17/02/2012 'de son bulması ile bu tarihten sonrasına ilişkin kısmının karşılıksız kaldığını ileri sürerek, 60.056 USD artı KDV tutarındaki bakiye intifa ivazının 14/07/2006 iktisap tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi ile ve otomosyon sisteminin bakım ile demontaj hizmeti fatura bedeli 3.540 TL'nin fatura tarihinden itibaren davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini; birleşen davada ise intifa hakkının terkini sırasında harç ve diğer yasal giderler için ödediğini iddia ettiği 17.275,88 TL'nin dava tarihinden itibaren eski ve yeni malik olan davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir....
Davalı - karşı davacının hesabından çekilen 73.071,50 TL , intifa hakkının 15 yıl süreceği inancı ile ödenen ancak 5 yıl sonunda sonlanması nedeniyle işlememiş intifa süresi nedeniyle ödenen intifa bedelinin denkleştirici adalet kuralıda dikkate alınarak davalı - karşı davacının hesabından tahsil edilen miktar olduğu anlaşılmaktadır. Davalı - karşı davacı intifa bedelinin fazla hesaplandığı , kendisine iade edilmesi gerektiği yönünde iddia ve savunması yine bu hususta takas mahsup defi olmayıp , davalı - karşı davacı vekili bu bedelin intifa hakkının tapudan terkini sırasında ödenen terkin harcı bedeli olduğunu iddia etmektedir ve bu iddia nedeniyle takas mahsup definden bulunmaktadır, söz konusu bedel yukarıda da açıkladığı üzere ödenen intifa bedeli olarak ilgili olduğundan davalı tarafın takas mahsup defi mahkememizce dikkate alınmamıştır. İcra inkar tazminatının hesaplanmasında takip tarihindeki Merkez Bankası efektif satış kuru esas alınmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakan ...'ün maliki olduğu 6 parsel sayılı taşınmazın intifa hakkını davalı kızı ...'a, çıplak mülkiyetini torunu (davacının kızı) ...'e satış suretiyle temlik ettiğini, ...'in de çıplak mülkiyeti diğer davalı ...'e devrettiğini, yapılan işlemlerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek miras payı oranında intifa ve çıplak mülkiyetin iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., davacının murisin mirasını reddettiğini, intifa hakkı tesisine karşı muvazaa ididasının dinlenemeyeceğini, davacının eşine iş kurması için yüklü miktarda para yardımı yaptığını, iddiaların yerinde olmadığını savunmuş, diğer davalı ... ise, tapu siciline güvenerek iyiniyetle yatırım amacıyla satın aldığını, satış bedelini ödediğini belirtip davanın reddini savunmuştur....
Şti. nin intifa hakkı kurulu taşınmazın sonraki maliki olduğunu, imzalanan sözleşmeye göre 10 yıl süre ile intifa hakkının davacı tarafından alındığını, anılan sözleşmenin Rekabet Kurulu kararı gereğince 05.04.2011 tarihi itibariyle sona erdiğini, daha sonra intifa hakkının tapudan terkin edilmesi nedeniyle söz konusu akaryakıt istasyonuna yapılan yatırım, intifa bedeli, gayri maddi hak bedeli ödemelerinin sözleşmenin bitmesinden sonraki döneme tekabül eden bakiyelerinin iade edilmesi için davalılara noter ihtarnamesi gönderildiğini ileri sürerek, iadesi gerektiği halde iade edilmeyen ve davalıların sebepsiz zenginleşmesine neden olan toplam 439.943,00 TL alacağın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı......
Aynı Kanunun 2. maddesinde de “Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir.” düzenlemesi getirilerek asliye hukuk mahkemelerinin genel görevli mahkeme olduğu belirlenmiştir. Somut olayda, davacı paylı mülkiyete tabi olan ve paydaş olduğu taşınmazda davalı lehine intifa hakkı kurulduğu ancak davalının taşınmazdan yararlanmadığını iddia ederek tesis edilen intifa hakkının terkin edilmesini istemiştir....
Davacı tarafça, davalı şirkete ödenen 1.256.000-usd+kdv tutarında intifa bedelinin 16 yıl için verildiği ancak Rekabet Kurulu kararı nedeniyle süresinden evvel sona eren ilişki nedeniyle kullanılmayan süreye isabet eden 961.424,58- USD ( 814.766,60- USD+ KDV) tutarın iadesi talep edilmiştir.Dava tarihi ve son duruşma itibariyle dosya kapsamında bulunan ve TAKBİS kaydından da anlaşıldığı üzere tapu kaydındaki intifa hakkı terkin edilmeyip taşınmaz üzerindeki intifa şerhinin halen mevcut olduğu belirlenmiştir.Bayilik sözleşmesi kapsamında ödenen intifa bedelinin kullanılmayan süreye isabet eden kısmının istenebilmesi için, öncelikle taşınmaz üzerine tesis edilen intifa hakkının tapudan terkin edilmiş olması şarttır. İntifa hakkı tapudan terkin edilmediği sürece,davalının sebepsiz zenginleştiğinden söz edilemeyeceğinden,961.424,58-usd açısından davanın erken açıldığından reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur....