WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

G E R E K Ç E / Talep, şirket pay devrinin geçersizliğinin tespiti ile buna ilişkin ortaklar kurulu kararının iptali istemine ilişkindir. Şirketin davacı ve davalı ...'in %50'şer oranında hisse sahibi oldukları ve 2 ortaklı şirket olması ve adı geçenlerin dava da taraf sıfatı ile yer almış olmaları karşısında taraf teşkilinin şirket yönünden de sağlandığı sonucuna varılmıştır. Tarafların ortağı oldukları ve müseccel adresin ... Mah. ... ... Sk. No:... ... ... / ... olan .... Dış Tic. Ltd.Şti'nin 2009 yılında... ve ... tarafından kurulduğu, 2009 yılı 12.ayında ortaklardan...'ın hissesinin davalı ...'e, ...'in de 2012 yılında davacıya devrettiği, yine ...'ün 2012 yılında hissesini ...'e devrettiği, şirketin 200.000 TL sermaye ile kurulduğu ve ilk başta ortaklar ... ve ...'in %50'şer oranda hisse sahibi oldukları, 10/12/2009 tarihli devir sözleşmesi ile ...'in hissesini ...'e devrederek ... ve ...'in %50'şer oranında hissedar oldukları 13/01/2012 tarihli hisse devri ile ...'...

    G E R E K Ç E: Muvazaa nedeniyle Marka Devir Sözleşmesinin iptali ile, davaya konu markanın davacı şirket adına tescili davasında, mahkemece davacı vekilinin markanın yargılama süresince üçüncü kişilere devrinin önlenmesi yönündeki tedbir talebi kabul edilmiştir. Davalı vekili istinaf başvurusunda tedbir koşullarının oluşmadığını ileri sürmüştür. Dava marka devrinin iptali ile markanın davacı adına tesciline ilişkin olup, usul ekonomisi ve yargılamanın taraf değişikliği nedeniyle sürüncemede kalmaması açısından, dava konusu markanın yargılama süresince üçüncü kişilere devrinin tedbiren engellenmesine karar verilmesi kararı yerindedir. Dosya kapsamına celp edilen kayıtlar, marka tescil kaydı, devir sözleşmesi, İstanbul Anadolu 4....

      II.CEVAP Davalılar ... ve ... vekili cevap dilekçesinde özetle; bu taleplerin dava dışı bu şirketlere yöneltilmesi gerektiğini, belirterek davanın husumetten reddine karar verilmesini, ... ve ... ile diğer davalı ... arasında yapılan hisse devirlerinin iptali talebine ilişkin ise; davanın 2 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, müvekkillerinin hisse devrini yaptıkları tarihe kadar doğmuş Kurum alacağını üstlendiklerini ve halen yapılandırma kapsamında 7.000,00 TL taksitler halinde ödediklerini, davacı tarafça şirket hisse devir tarihinden sonra doğmuş alacaklar için tasarrufun iptali davası açıldığını, tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi için borcun, iptali istenen tasarruftan önce doğması ön şartına bağlı olduğunu, dava ön şartının gerçekleşmediğini, yapılan hisse devrinin gerçek bir devir olduğunu, hisse devrinden sonra müvekkillerinin şirketle hiçbir fiili veya hukuki bağlantısının kalmadığını, davacının takip yaptığı şirket hakkında tasfiyeye gidilmeksizin veya...

        vekaletname düzenlendiğini, ancak davalı T9 vekaletname yetkisini kötüye kullanarak müvekkiline ait şirket hisselerinin tamamını el ve işbirliği içerisinde hareket ettiği diğer davalılara hiç bir bedel ödenmeyerek satış göstermek suretiyle devrettiğini ileri sürerek davalılar T10 ne, T7 T8 ve T6 yapılan hisse devir işlemlerinin iptali ile tüm şirket hissesinin müvekkili adına tesciline, olmadığı takdirde, fazlaya ilişkin hakların saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000- TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen yasal faizi ile birlikte tahsiline, dava sonuna kadar şirket hisselerinin ve enerji üretim lisansının (ruhsatının) 3. şahıslara devrinin önlenmesi için tedbir konmasını, Ticaret Sicil Müdürlüğüne ve EPDK na tezkereler yazılmasını karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Davalı vekilinin istinaf başvurusuna karşı cevap dilekçesinde özetle; istinafı istenen kararın hangi nedenle ortadan kaldırılmasına dair gerekçe belirtilmemiş olması nedeniyle yasal koşulları yerine getirilmeksizin yapılan istinaf başvurusu hakkında esasa girilmeksizin usulden ret kararı verilmesini, bu yolda kanaat oluşmadığı takdirde Türk Ticaret Kanunu 595. maddesi 7. fıkrası uyarınca hisse devrinin şirkete bildirimini takip eden 3 aylık süre içinde şirket genel kurulunca görüşme yapılmamış olması nedeniyle kanun hükmü gereğince şirket hisse devrinin şirkete karşı kesinleşmiş olması nedeniyle ve davacı vekilinin istinaf dilekçesindeki sebeplerin hiçbirisi istinaf olunan ara kararının hukuka aykırı olduğunu gösterir bir delile dayanmadığı belirtilerek; istinaf başvurusunun reddine, yerel mahkeme kararının onanmasına, karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2020/326 Esas sayılı dosyası ve tüm dosya kapsamı....

        Kabul anlamına gelmemesi kaydıyla Sayın Yerel Mahkemenin 09/02/2022 tarihli duruşmasındaki davacı vekili "biz davamızı terditli olarak açtık ya hisse devrinin iptali ya da bedelinin ödenmesi şeklinde açmıştık, ... ve ... yargılama aşamasında hisselerini devrettiklerinden, şirketin borca batık olması ve faaliyetinin olmaması nedeniyle , hisse devrinin iptali lehimize bir durum teşkil etmediğinden diğer talebimiz yönünden karar verilmesini talep ederiz.." şeklinde beyanda bulunarak hisse devrini iptalini istemedikleri sabit olmuştur. Yerel Mahkemeye davacı tarafça gönderilen 14/12/2021, 21/12/2021 beyan dilekçeleri ve davacı vekilinin 09/02/2022 tarihli duruşmasındaki beyanları göz önüne alındığında davacı tarafça hisse devirlerinin iptaline yönelik taleplerinin bulunmadığı hususu sabit iken Sayın Mahkemece “taleple bağlılık ilkesine” aykırı olarak davacının talepleri aşılarak, davacının talepleri dışında karar verilmesi açıkça usule aykırıdır....

          Şti.’nden 1/2 hisse devralan davalılardan ...’ın şirket yöneticisi müteveffa ... arasında akrabalık ilişkisi ve davalının ödeme koşulları husundaki bilgilerinin de sorularak tapuda yapılan satış yolu ile devir işleminin gizli bir bağış niteliğinde olup olmadığı ve davalı şirket adına ... tarafından tapuda gerçekleştirilen bu devir işlemi nedeniyle irade sakatlığı halinden söz edilip edilemeyeceği hususlarının tartışılması gereğine işaret edilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. 3.İlk derece mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada, davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., Tusso İnş....

            ın istifa edip bu istifanın tescil ve ilanının talep etmesine karşın ticaret sicil gazetesinde yayınlanmadığının görülmesine üzerine bu taleplerinin karşılanmaması sebebiyle, müvekkillerinin şirket ortaklığından ve müvekkillerinden .....’ın da şirket müdürlüğünden 15/11/2000 tarihinde ayrıldığının tespiti ve hisse devrinin de şirketin 15/11/2000 tarihinde... sayılı kararı doğrultusunda tescil ve ilanının yaptırılması talebinde bulunmuş olup, şirkette hisselerin tamamının ....., ..... ve .....’a ait olması, bu ortakların Eyüp .... Noterliğinin 15.11.2000 tarihli hisse devir sözleşmesiyle hisselerinin tamamını ..... ve .......

              Somut olaya gelince; davacı bedelde muvazaa iddiasında bulunarak önalım hakkı nedeniyle payın iptali ve adına tescilini talep etmiştir. Resmi senette hisse devrinin 70.000,00 TL olduğu belirtilmiş ve paranın davalı tarafından ödendiğine ilişkin banka dekontu dosyaya ibraz edilmiştir. Davacı tarafından satış bedelinin satış aktinde gösterilen miktardan farklı olduğu ispatlanamadığından dava, resmi satış sözleşmesindeki bedel, tapu harç ve masrafları depo edilerek kabulüne karar verilmesi gerekirken, farklı gerekçelerle, davanın reddi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01/07/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                Noterliği'nin 10/06/2008 tarihli hisse devir sözleşmesi ile hisselerinin 190 payını diğer ortak M.. G..'ye, 10 payını ise Ş.. T..'a devrettiğini, aynı tarihte devir işleminin oybirliği ile kabul edilerek pay defterine işlenmesine karar verildiğini, ancak bugüne kadar hisse devrinin pay defterine işlenerek Ticaret Sicil Gazetesi'nde ilan edilmediğini, müvekkilinin halen şirket ortağı olarak gözükmekte olup, bu durumun mağduriyetine sebebiyet verdiğini belirterek müvekkilinin şirket ortaklığından ayrıldığının tespit ve tesciline, hisse devrinin pay defterlerine tescili ile ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı M.. G.., noterde yapılan hisse devir sözleşmesi kapsamında davacıya ait 190 payı devraldığını belirtmiştir. Diğer davalılar davaya cevap vermemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu