Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Dava, muvazaalı satış nedeniyle tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı vekili, dava konusu 2457 ada 1 parsel sayılı taşınmazın davacı ve davalı ...'ın murisinden intikal ettiğini taşınmaz üzerinde kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince bina yapıldığını, 2 ve 8 nolu bağımsız bölümlerin davacı ve davalı ...'a düştüğünü, davacı ve davalı ...'ın aralarında rızai taksim yaptıklarını, 2 nolu bağımsız bölümün davacıya, 8 numaralı bağımsız bölümün davalı ...'a bırakıldığını, davalı ...'ın davacıya ait olan 2 numaralı bağımsız bölümün 1/2 payının davalı ...'a sattığını, yapılan bu satışın muvazaalı olduğunu, muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuştur....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/84 Esas 2012/235 karar sayılı ilamınına göre eldeki davanın davalıları ... ve ... tarafından davacı aleyhine 1723 nolu parsele ilişkin haksız işgal nedeniyle tazminat davası açıldığı davanın reddine karar verildiği ve yine ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/131 Esas sayılı dosyasında davacı tarafından eldeki davalılar aleyhine tespit ve zilyetlik davası açıldığı anlaşılmıştır. Dava konusu sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davalarında zamanaşımı 1 ve 10 yıldır. 22.2.1991 gün ve 1990/1-1991/1 sayılı Yargıtay İBK. da da vurgulandığı gibi; iade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Malvarlığı henüz zenginleşene verilmeden, davalının sebepsiz iktisabından ve bunun doğal sonucu olarak geri almaya ilişkin dava hakkından bahsedilemez. Dava hakkının doğmadığı hallerde ise BK.nun 66. maddesinde öngörülen zamanaşımının uygulanması düşünülemez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, miras bırakanı Ali Nasuh Çanakçı'nın 1470 parsel sayılı taşınmazdaki payının davalı ... 'a satış suretiyle devrine yönelik işlemin, murisin temlik tarihinde hukuki ehliyete haiz bulunmaması, onun tarafından diğer davalılara yapılan temliklerin ise danışıklı ve kötü niyetli olması nedeniyle geçersiz bulunduğunu ileri sürerek, miras payı oranında tapu iptali ve tescil, olmazsa miras payı karşılığı olarak 20.000.00.-TL tazminat istemiştir. Davalılar, davanın tüm yasal mirasçılar tarafından açılması gerektiğini belirtip reddini savunmuşlardır. Mahkemece, dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....
"İçtihat Metni" Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 15.07.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil veya tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın tapu iptal ve tescil talebi yönünden reddine, tazminat yönünden kabulüne dair verilen 28.02.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ile davalı şirket vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava; tapu iptal ve tescil, ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, davalıbağımsız bölümü 16.01.2019 tarihli yazılı sözleşmeyle diğer davalı yüklenici ...'den 110.000,00 TL'ye satın aldığını, ancak devir işleminin muvazaalı olarak davalı şirkete yapıldığını ileri sürerek; dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini, bu mümkün olmazsa ödenen 110.000,00 TL 'nin faiziyle birlikte davalı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TENKİS Taraflar arasında görülen muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil olmazsa tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Davacı küçük ..., miras bırakanı ...'un maliki olduğu 8 parsel sayılı taşınmazını mal kaçırmak amacıyla davalı oğluna bağış suretiyle muvazaalı temlik ettiğini ileri sürerek tapu iptali ve tescil olmazsa tenkis isteğinde bulunmuştur. Davalı, muvazaa iddialarının yersiz olduğunu, bağış suretiyle temlik yapıldığını bildirip davanın reddini savunmuştur....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, geçerli bir şekilde kurulan ancak sonradan yargısal bir kararla iptal edilen taşınmaz satışı nedeniyle yapıldığı ileri sürülen ödemelerin sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca tahsili istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 77 nci maddesi. 3. Değerlendirme 1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirmesine ve kararda belirtilen gerekçeye göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2. 6098 sayılı Kanun'un 77 nci maddesinin birinci fıkrasına göre; haklı bir neden olmaksızın başkasının zararına zenginleşen kimse, onu geri vermek zorundadır. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayanmaması gerekir....
-KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle mirasbırakanın yapmış olduğu temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olmadığı mahkemece belirlenmek suretiyle davanın reddine karar verilmiş olmasından bir isabetsizlik yoktur. Davacının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine. Ancak, dava tapu iptali ve tescil, olmazsa tenkis istemli olarak terditli açılmış olup davacı talebinin iki ayrı istekmiş gibi değerlendirilerek tenkis talebinin reddedilmiş olması nedeniyle davalı lehine vekalet ücreti tayin edilmesi doğru değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.01.2011 gününde verilen dilekçe ile mirasta iade terditli tenkis istenmesi ve birleştirilen dosya davacıları vekili tarafından birleştirilen dosya davalıları aleyhine 27.10.2011 gününde verilen dilekçe ile muvazaa nedeni ile tapu iptali ve tescil, terditli tasarrufun iptali, terditli tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 14.01.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar-birleştirilen davada davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Dava, mirasta iade olmazsa tenkis, birleştirilen dava, muvazaa nedeni ile tapu iptali ve tescil olmazsa tasarrufun iptali ve tazminat istemine ilişkindir. Davacılar vekili, 26/07/2001 tarihinde ölen tarafların ortak murisi ...'...
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT Taraflar arasında görülen dava tapu iptali ve tescil - tazminat istemine ilişkindir. Kadastro sonucu, Beşikdüzü İlçesi Duygulu mahallesi çalışma alanında bulunan 113 ada 24 parsel sayılı ve 157 ada 3 parsel sayılı sırasıyla 6193,27; 2183,31 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar ile Dağlıca mahallesi çalışma alanında bulunan 123 ada 38 parsel sayılı 3.564,90 metrekare taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit ve tescil edildikten sonra tapuda yapılan satışlarla önce davalı ... adına sonrasında ise davadışı... adına tapuda kayden intikal ettirilmiştir....
Davacı vekili dava dilekçesinde, tapulu taşınmazın haricen satın alınması ve eklemeli zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil mümkün olmadığı takdirde, ödenen bedelin ve taşınmaz üzerine yapılan masrafların davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Ancak 18.12.2012 havale tarihli dilekçesinde, taşınmaza 20 yılı aşkın süredir iyi niyetli zilyet olduğunu, zilyetliğin başlangıç tarihi itibariyle de malikin tapu kaydından anlaşılmadığını açıklayarak, TMK 713/2 maddesi kapsamında tapu iptali ve tescil kararı verilmesini, TMK 713. maddesi uygulanmaz ise üzerine yapılan yapı ve ağaçlar nedeniyle TMK 'nun 724. maddesinin uygulanma imkanı bulunduğunu, bu iki sebep yönünden tapu iptali ve tescil talebi yerinde görülmediği takdirde, iyi niyetle yapılan yapı, dikilen ağaç, ödenen vergi ve diğer ödemelerin sebepsiz zenginleşme ve TMK 'nun 722-723. maddeleri kapsamında davacıya ödenmesini talep ettiği görülmüştür....