WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; iddiların doğru olmadığını, Sadife Gürsoy'un gerçekleştirdiği işlemlerin bu davanın konusu olamayacağını, halen hayatta olduğunu, bu kişiye ait 400.000,00 TL bedelli hisse devrinin dava konusu olamayacağını , davaya konu muris Mustafa Gürsoy'un terekesi olduğunu, şirketlere ilişkin iddiaların doğru olmadığını, murisin şirket hisselerinin tamamını T8'a devrederek şirketten ayrıldığını, şirket hisselerinin T8 , Sadife Gürsoy ve T9 devredildiğini, şirketin tasfiye edildiğini, şirket hisselerinin devrinin muvazaalı olduğuna ilişkin hiçbir delil olmadığını, bu iddianın dile getirilmesinin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu, muvazaa iddiasının yazılı delille kanıtlanması gerektiğini, Gürsa Koll. Şirketinin dava tarihi itibariyle herhangi bir tüzel kişiliğinin olmadığını, muris Mustafa Gürsoy'un hiçbir aşamada Gürsa Oluklu Mukavva San. Tic....

Dava hisse devri işleminin iptali ve davacı adına tescili mümkün olmadığı takdirde bedelinin ödemesi istemine ilişkin olup davacının tescil talebini de içerdiğinden davalı şirkete husumet yöneltilmesinde isabetsizlik yoktur.İlk derece mahkemesince davanın hisseleri devir alana yöneltilmediği gerekçesiyle reddedilmiştir. Davalı şirket ve ihbar olunanların sundukları delillere göre davacı hisselerinin devir beyanına istinaden tarihli Y.K kararı ile -------- adın tescil edilmesine karar verilmiştir. Buna göre eldeki davada talep -------- hukukunu etkileyecek niteliktedir. Adı geçenin yokluğunda hisse devrinin usulüne uygun yapılıp yapılmadığı incelenemeyecektir....

    Davalı ... vekili, borçlu şirke hissesinin müvekkili adına sahte kimlik ile düzenlemek ve kullanmak sureti ile vekaletname çıkartılıp, sonra bu vekaletname aracılığı ile hisse devrinin yapıldığı davalı şirketin 1/4 hissesi devredilmiş gibi yapıldığını, hisse devri iptali için ... .... Esas sayılı dosyasından dava açıldığını ve... suç duyurusunda bulunulduğunu belirtmiştir. Davalı ..., davalı şirket ortağı olduğunu, şirket genel müdürü ...’ın sahte kimlik ile şirket hissesini bir başkasına devrettiğini, devrin usulsüz ve yok hükmünde olduğundan iptalinin yersiz olduğunu diğer hisse devrinde bir sorun olmadığından davanın reddini istemiştir. Diğer davalılar, duruşmalara katılmamış ve cevap vermemiştir....

      Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. 1) Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme itirazlarının reddi gerekir. 2) Dava, hisse devrinin geçersiz olduğu iddiasına dayalı olarak açılan hisse devrinin iptali, olmadığı takdirde bu devir nedeniyle oluşan zararın tahsili istemine ilişkindir. Her ne kadar mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, protokolde davacı ...'...

        Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının haksız olduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin anonim şirket hisse devrine ilişkin olduğunu, sözleşmeye göre tarafların edimlerini yerine getirtiklerini, davacının anonim şirket hisse devir sözleşmesine göre 120.000,00- TL devir bedelini haricen nakden ve peşinen tahsil ettiğini, müvekkilinin anonim şirket hisse devir sözleşmesi nedeniyle davacı tarafa herhangi bir borcu olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

        Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, dava, hisse devralan davacı tarafından davalı şirket ve hisse devreden ortak aleyhine açılmış şirket hisse devrinin tespit ve tescili davası olduğu, her iki davalının ikametgahı da Kemer'de olup, 6100 sayılı HMK'nın 14/2 madde gereğince şirket aleyhine hisse devrinin tespit ve tescili talebi ile açılan davada şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkili mahkeme olduğu, gerekçesi ile davanın mahkemelerinin yetkisizliği nedeniyle HMK'nın 14/2 maddesi gereğince kesin yetki nedeniyle dava şartı yokluğundan dolayı usulden reddine, davaya bakmaya Kemer Asliye Hukuk Mahkemesi'nin yetkili olduğuna karar verilmiştir. Kararı, davalı ... vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı deliller ile gerektirici sebeplere göre, davalı ... vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir....

          Bu hüküm doğrultusunda hisse devrinin devir sözleşmesi tarihinden itibaren devrin gerçekleşmediği, onay tarihinden itibaren şirkete karşı geçerli hale geleceği ve onay tarihi itibarıyla ortaklık devrinin gerçekleşeceği anlaşılmaktadır. Somut olayımızda yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri uyarınca hisse devrinin geçerli olması için yasada belirtilen koşullar gerçekleşmediğinden açılan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

            Şirketindeki hisselerin devrine ilişkin işlemleri geçersizliğinin tespiti hisse devrinin iptali ile adına tescili talebi ile birlikte davacının hisse payının tescil ve tespiti halinde yokluğunda gerçekleşen tüm genel kurul kararlarının iptali talep edilmiş olup davacının genel kurul kararlarının iptaline yönelik talebi tefrik edilerek iş bu esas numarası üzerinden yargılama konusu olmuştur. Dava; davacının davalı şirketteki payının tespit ve tescili halinde yokluğunda gerçekleşen tüm genel kurul kararlarının iptali talebine ilişkindir. Davalı şirketin sicil dosyasının tetkikinde 15/12/2013 tarihli yönetim kurulu kararında Münire ...'na ait şirket paylarından 100 payın ... ...'na, 99.975 payın ... ...'na, ... ...'na ait 25 payın ... ...'na devri neticesinde toplam 200 payın 100 payının ... ..., 100 payının ... ... şeklinde hisse devrinin onanmasına ve pay defterlerini işlenmesine karar verilmiş olduğu, 29/08/2014 tarihli yönetim kurulu kararında ise ... ...'na ait 100 payın ... ...'...

              Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ilk derece mahkemesinde görülen muvazaalı devrin iptali davasında verilen davanın reddine ilişkin hüküm hakkında davacı vekilinin başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; istinaf talebinin esastan reddine ilişkin kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü; -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı ...’ten alacaklı olduğunu, davalı borçlunun mal kaçırma gayesi ile adına kayıtlı kooperatif hissesini kızına devrettiğinin tespit edildiğini beyan ederek söz konusu hisse devrinin iptalini talep etmiş, 06.06.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile kooperatifin ferdileşmeye gitmesi sebebi ile davalı ... adına kaydı yapılan ... Mah. 25 parselde kayıtlı gayrımenkulün devrinin iptalini talep ve dava etmiştir. Davalılar davanın reddini talep etmiştir....

                DELİLLER VE GEREKÇE: Davacı vekili 24/02/2022 tarihli celsedeki beyanında: müvekkilinin hisse devrine ilişkin kararın 23/02/2022 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edilerek tescil edildiğini, davanın konusuz kaldığını, Ticaret Sicil Gazetesi örneğini mahkemeye ibraz ettiklerini, vekalet ücreti ve yargılama gideri isteklerinin bulunmadığını beyan etmiştir. Dava, limited şirket hisse devrinin tespiti ve tescile icbar davasıdır. Davacı tarafça açılan hisse devrinin tespiti ve tescile icbar davasının yargılama sırasında, hisse devrinin ticaret siciline tescilinin gerçekleşmesi nedeni ile davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermerk gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu