Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK'nın 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar. Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3. kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. İİK'nın 277 ve devamı maddelerine dayalı açılmış tasarrufun iptali davaların dinlenebilmesi için,davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, TBK'nın 19.maddesi uyarınca muvazaa hukuksal nedenine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. HMK’nın 355.maddesi uyarınca inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmış, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re'sen gözetilmiş ayrıca; HMK'nın 357. maddesindeki "İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz" kuralı nazara alınmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın görev yönünden reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili ile davalı ...'ın evli olduklarını, ... Aile Mahkemesinin 2011/951 Esas sayılı dosyası ile boşanma davalarının devam etmekte olduğunu, ferdileştirme işlemi sırasında 559 ada 2 parsel üzerindeki 12 nolu bağımsız bölümün davalının çok yakın arkadaşı ... adına tescil ettirildiğini, boşanma davasının henüz sonuçlanmadığını, mal rejiminden kaynaklanan alacakların ifasının mümkün olmayacağından tapu kaydının iptali ile davalı eş ... adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil talebine ilişkin olup , davacı ile davalılardan ...'...
ya satış tarihinin 20.04.2011 günü olduğu, davanın ise 21.06.2016 tarihinde açılmış olması nedeniyle, İİK'nın 284. maddesindeki 5 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmadığı, ayrıca TBK. 19. maddesindeki muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak her zaman dava açılabileceği, tasarrufun iptali davasının hak düşürücü sürenin geçmiş olmasından dolayı reddi halinde dava tüm davalılar açısından aynı nedenle reddedildiğinden davalılar lehine takdir edilecek vekalet ücretinin maktu olarak hesaplanmasının gerekmesine göre davalı ... vekili ile davacı vekilinin istinaf istemlerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Halilgür ile anlaşmalı olarak düzenlendiği, teminat mektubu alacağının kendilerine ödenmeme maksadı ile kasıtlı olarak borçlanıldığı iddiaları bulunduğundan, uyuşmazlığın kesinleşen icra takibine dayalı olarak davalıların mal kaçırma kastıyla hareket etmeleri nedeniyle muvazaa hukuksal nedenine dayanan tasarrufun iptali isteminden kaynaklandığından, genel hükümler çerçevesinde asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... ... 24. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 25/11/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğü' nün 2014/697 Esas sayılı dosyasından dolayı alacaklı olduğu, davalı borçlular T6 ile T12' nun alacaklılardan mal kaçırmaya yönelik kendi adlarına oğulları olan davalı T11 lehine kazandırmada bulundukları, bu kazandırmaların tespit edilerek nam-ı müstear muvazaa nedenine dayalı tasarruflarının iptali ile cebr-i icra yetkisi verilmesine ilişkin olduğu, davacının birleşen davada talebinin Didim 1....
Mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda davanın, icra takibiyle, icra takibine konu bononun ve haciz işlemlerinin iptali istemine ilişkin olduğu, bononun kambiyo senedi olup kambiyo senetlerinin TTK’nun 645 ve takip eden maddelerinde düzenlediği, aynı Yasanın 3., 4/a ve 5.maddeleri gereğince ticari dava niteliğindeki dava yönünden görevli Mahkemenin Ticaret Mahkemesi olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine Mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın İstanbul Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ... ile davalılar ... Madencilik İnşaat Turizm Danışmanlık Pazarlama San.ve Tic.AŞ. ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava TBK’nun 19.maddesi gereğince açılmış muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemine ilişkindir. Somut olayda dava dilekçesindeki ileri sürüş biçimine göre dava hukuksal nitelikçe Türk Borçlar Kanununun 19 maddesinin özüne ve sözüne uygun muvazaa nedeniyle iptal istemine ilişkindir....
BK'nun 19. maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında zamanaşımı söz konusu olmaz ve İİK'nın 277 vd. maddelerine göre açılan iptal davalarında aranılan aciz belgesi muvazaaya dayanan iptal davalarında aranmaz. Davacı vekili dava dilekçesinde açıkça muvazaa hukuksal nedenine dayandığından aciz belgesi ve hak düşürücü süre eldeki davada uygulanmayacaktır....
Bu halde; Davacılar vekili dava dilekçesinde açıkça muvazaa hukuksal nedenine dayandığından ve icra takibine geçilmesi muvazaaya dayanan iptal davalarında aranmayacağından, yerel mahkemece davanın TBK'nin 19.maddesi gereğince değerlendirilmesi ve davanın esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken dava münhasıran İİK 277 vd maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davasıymış gibi nitelendirilerek icra takibi bulunmadığından dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. (Bkz. Yargıtay 17.HD'nin 2020/1849 Esas, 2020/6917 Karar sayılı ilamı) 2- İlk derece mahkemesinin 14.03.2022 tarihli istinaf başvuru değerlendirme kararına yönelik istinaf başvurusuna gelince, Davacı tarafça dava dilekçesinde, tasarrufun iptali ile birlikte, iptali istenen tasarruflara konu taşınır ve taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz konulmasına, ayrıca davalıların mal varlıklarına da ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesi talep edilmiştir....
Davanın kabulüne, dava konusu parsellerin davalı adına olan tapusunun iptali ile davacı adına kayıt ve tesciline ilişkin karar Dairece, "davanın hile hukuksal nedenine dayanılarak açıldığı, taraflar arasında görülen 2005-74 Esas-53 Karar sayılı davada aynı taşınmazlar yönünden hile hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istenildiği, davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddedilip kararın 23.10.2008 tarihinde kesinleştiği, kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğine" değinilerek bozulmuş, mahkemece, taraflar arasındaki önceki hükmün hata ve hile hukuki nedenine dayanılarak açıldığı, eldeki davanın muvazaa hukuki nedenine dayanılarak açıldığı, ortada kesin hükmün varlığından söz edilemeyeceği gerekçesiyle önceki kararda direnilmesine karar verilmiştir....