WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Mirasın Hükmen Reddi KARAR : İzmir 9. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 29/09/2020 tarih ve 2019/211 Esas 2020/250 Karar sayılı kararının, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davalılar vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, dairemize gönderilen dosya incelendi, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmasız olarak yapılması uygun görülmekle, gereği konuşulup düşünüldü. İDDİA VE İSTEK: Davacı vekili asıl ve birleşen davalardaki dava dilekçelerinde özetle; "davacının murisi Metin Çakmak'ın terekesinin borca batık olduğunu" iddia ederek, mirasının hükmen reddinin tespitine karar verilmesini istemiştir. SAVUNMA: Davalılar vekilleri cevap dilekçelerinde özetle; "mirasın hükmen reddinin yasal koşullarının oluşmadığını" savunarak davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir....

Sulh Hukuk mahkemesinin 2019/144 Esas, 2019/252 sayılı ilamı ile murisi (babası) T7 mirasını reddettiğini, mirasın reddine ilişkin davanın 29/03/2019 tarihinde açıldığını, mirasın reddinin iptaline ilişkin davanın ise mirasın reddine ilişkin davanın açılmasının üzerinden 6 ay geçmeden (süresinde) açıldığını, davalının babasının (murisinin) adına kayıtlı 2 taşınmaz ve 1 araç olduğunun belirlendiğini, Hatay İcra Müdürlüğü'nün 2019/12870 Esas sayılı dosyasında, davacının alacağının ödenmediği gibi davalı tarafından da herhangi bir teminat verilmediğini, yine davalı tarafından mirasın reddini haklı kılan (murisin borca batık olması gibi) sebeplerin ve delillerin de dosyaya ibraz edilmediğini ve yapılan malvarlığı araştırmasında da mirasın borca batık olmadığının anlaşıldığını, davalının mirası reddinin davacının alacağını elde etmesini önlemeye yönelik bir işlem olduğunu gerekçe olarak belirterek, davanın kabulüne yönelik karar verilmiştir....

Davacı vekili 24.06.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile, davalının icra dosyasında aciz halinin açık olduğunu, davayı Türk Medeni Kanununun mirasın reddi hükümlerine göre açmış olmalarına karşın dava sebebini İcra İflas Kanununun 277. maddesi uyarınca tasarrufun iptali olarak ıslah ettiklerini, davalının ivazsız mirası reddinin İcra İflas Kanununun 278. maddesinde düzenlenen ivazsız tasarruf niteliğinde olduğunu belirterek mirasın reddine ilişkin tasarrufunun iptalini istemiştir. Davalı vekili, murisin terekesinin borca batık olduğunu, murisin tek taşınmazını ...’ye vasiyet ettiğini, mirası reddetmeseydi de davalıya kalacak herhangi bir malvarlığının olmadığını, davalının eşi ...’nun, murisin terekesindeki taşınmazı sahibinden kiraladığını, müvekkilinin de bu nedenle taşınmaza pancar ektiğini, pancar mahsulünün ... tarafından şeker fabrikasına verildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemenin davanın reddine dair verdiği karar, Yargıtay 14....

    Davacı vekili 24.06.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile, davalının icra dosyasında aciz halinin açık olduğunu, davayı Türk Medeni Kanununun mirasın reddi hükümlerine göre açmış olmalarına karşın dava sebebini İcra İflas Kanununun 277. maddesi uyarınca tasarrufun iptali olarak ıslah ettiklerini, davalının ivazsız mirası reddinin İcra İflas Kanununun 278. maddesinde düzenlenen ivazsız tasarruf niteliğinde olduğunu belirterek mirasın reddine ilişkin tasarrufunun iptalini istemiştir. Davalı vekili, murisin terekesinin borca batık olduğunu, murisin tek taşınmazını ...’ye vasiyet ettiğini, mirası reddetmeseydi de davalıya kalacak herhangi bir malvarlığının olmadığını, davalının eşi ...’nun, murisin terekesindeki taşınmazı sahibinden kiraladığını, müvekkilinin de bu nedenle taşınmaza pancar ektiğini, pancar mahsulünün ... tarafından şeker fabrikasına verildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemenin davanın reddine dair verdiği karar, Yargıtay 14....

      İSTİNAFA KONU KARAR:Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne, T1 ve Baran Tecimen'e velayeten anneleri Münevver Ceylanlar tarafından açılan davanın kabulü ile, küçüklerin babası Aytaç Tecimenin terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmiştir....

      İSTİNAFA KONU KARAR:Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne, T1 ve Baran Tecimen'e velayeten anneleri Münevver Ceylanlar tarafından açılan davanın kabulü ile, küçüklerin babası Aytaç Tecimenin terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmiştir....

      Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, mirasın hükmen reddinin tespiti istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. TMK'nın 605/2 nci maddesine dayanan mirasın reddi istemi süreye tâbi olmayıp mirasçıların iyi niyetli ya da kötü niyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibarıyla murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir (TMK m. 605/2). 2. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi hâlinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir....

        Dava, TMK'nun 605/2. maddesinde yer alan ''ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise miras reddedilmiş sayılır'' hükmüne dayanılarak açılan, mirasın hükmen reddi (terekenin borca batık olduğunun tespiti) istemine ilişkindir. Bu maddeye dayanan istemler süreye tabi olmayıp, mirasçıların iyi niyetli ya da kötü niyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Dava murisin alacaklılarına karşı açılır ve murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle murisin tüm mal varlığı terekesinin aktifini, tüm borçları ise terekesinin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin ödemeden aczinin ve dolayısıyla terekenin borca batık olduğunun açık delilidir. Bu davada yetkili mahkeme, alacaklıların davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir....

        Tavşanlı Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın niteliği gereği 6100 sayılı kanunun 4.md sinde düzenlenen işlerden olmadığı ayrıca Çekişmesiz yargı işlemlerini düzenleyen 382.md de sayılan hususlardan olmadığı, mirasın hükmen reddinin ise mirasın gerçek reddinden farklı olarak hasımlı olarak açıldığı ve murisin alacaklılarına karşı açıldığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, 6100 s.HMK yürürlük tarihinden sonra açılan dava, Türk Medeni Kanununun 605/2. maddesine dayalı mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. 6100 s.HMK.382 maddesinde çekişmesiz yargı işleri belirtilmiş, hak düşürücü süre koşuluna bağlı olmayan, alacaklının taraf olarak gösterildiği, dava değerinin belirtildiği ve terekenin borca batık olduğu ileri sürülerek açılan terekenin borca batık olduğunun tespiti davaları sayılan dava türleri arasında belirtilmemiştir....

          Mirasın reddinin iptal edilebilmesi için öncelikle mirası reddeden mirasçının mevcudunun borçlarından az olması gerekir. Kanun bu hüküm bakımından açıkça borca batıklığı aramaktadır. Bu davanın açılabilmesi için diğer önemli bir koşul ise mirasçının sırf alacaklılarına zarar verme kastı ile mirası reddetmiş olmasıdır. Zarar verme kastını ispat yükü alacaklıdadır. Buradaki “zarar verme kastı” maddenin koşul vakıalarından olup, zarar vermenin bulunmadığı hallerde mirasın reddinin iptali mümkün değildir. 19. Mirasın reddinin iptaline karar verilirse, başkaca bir talebe gerek olmaksızın miras resmen tasfiye edilir. Tereke borçları ödendikten sonra öncelikle mirasın reddinin iptalini isteyen alacaklıya sonra diğer alacaklılara ödeme yapılır. 20. Tasarrufun iptali davası ise 2004 sayılı Kanun’un 277 ilâ 284 üncü maddeleri arasında düzenlenmiştir....

            UYAP Entegrasyonu