ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2022/793 Esas KARAR NO:2023/404 DAVA:Tazminat (Munzam Zarar) DAVA TARİHİ:12/10/2022 KARAR TARİHİ:24/05/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Munzam Zarar) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA, SAVUNMA, DOSYA KAPSAMI: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; --- tarihinde Müvekkile ait --- ile davalı yan tarafından sigortalı olan ------ plakalı araç arasında maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin davalı-borçlu sigorta şirketine başvuru yapılmış olmasına rağmen sigorta şirketi kanunun emrettiği 8 iş günü içerisinde ödemekle zorunda olduğu tazminatı ödemediğini, davalı sigorta şirketi müvekkilin haklarını sebepsiz yere ödemeyerek ihlal ettiğini, ödemekle zorunlu olduğu tazminatı sürüncemede bırakarak sebepsiz zenginleşmeye gittiğini, müvekkilinin tahsil etmesi gereken tazminat alacağının yasal süresinde tahsil edilmediğini belirterek HMK 107....
tazminat alacaklarının yasal süresinde tahsil edilemediğini, alacağın zamanında tahsil edilememesinden ve avans faizini aşan zararın ortaya çıkmış olması sebebiyle aşkın zarar taleplerine ilişkin huzurdaki davayı açma zarureti doğduğunu, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile;müvekkilinin alacağını zamanında tahsil edememesinden kaynaklanan belirsiz olan munzam zararının şimdilik 500,00 TL'sinin davalıdan avans faizi ile tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Alacaklının, munzam zararını yasal delillerle kanıtlaması halinde borçlu; ya alacaklının bir zarara uğramadığını ya da borç zamanında ifa edilmiş olsaydı bile, alacaklının değeri düşmeyecek bir yatırım yapmayacağını ispat ederek sorumluluktan kurtulabilir. İkinci görüşe göre; munzam zarar alacaklısı, öncelikle temerrüde uğrayan asıl alacağın varlığını, bu alacağın geç veya hiç ifa edilmemesinden dolayı temerrüt faiziyle karşılanmayan zarar miktarını; zarar ile borçlu temerrüdü arasındaki uygun illiyet bağını kanıtlamalıdır....
Bu itibarla salt ülkenin ve piyasanın içinde bulunduğu ekonomik olumsuzluklardan olan enflasyon, yüksek faiz, para değerindeki düşüş gibi olgulara dayalı olarak ileri sürülen aşkın (munzam) zarar talebi, alacaklının bu sebeple zarara uğradığını açık ve somut bir biçimde iddia ve ispat etmediği müddetçe, TBK’nın 122. maddesi kapsamında aşkın (munzam) zararın kanıtı olarak ileri sürülemez ve anılan şartlar sebebiyle ortaya çıkan olumsuzluklar alacaklı zararı olarak kabul edilemez. Dolayısıyla TBK’nın 122. maddesinde karşılanması öngörülen faizi aşan aşkın zararın, genel ekonomik olumsuzlukların (ülkede cari enflasyon oranı, yüksek ve değişken döviz kurları, mevduat faizleri, paranın satın alma gücünde meydana gelen azalma) dışında davacının durumuna özgü somut vakıalarla ispatlanması gerekir....
Ancak mahkememizden talep edilen aşkın zarar tazminatı davacının dava dışı ... Şirketinden olan avukatlık ücretini tahsil edememesinden şirket genel müdürü ve denetçisi olan davalı ile dava dışı ...'nun TTK'nun A.Ş. yöneticilerinin sorumlulukları ile ilgili maddelerine göre davacının zarara uğramasından kaynaklı olarak verilmiş ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi kararındaki tazminatın geç ifasından kaynaklı zarar için talep edilmektedir....
İkinci görüşe göre; munzam zarar alacaklısı, öncelikle temerrüde uğrayan asıl alacağın varlığını, bu alacağın geç veya hiç ifa edilmemesinden dolayı temerrüt faiziyle karşılanmayan zarar miktarını; zarar ile borçlu temerrüdü arasındaki uygun illiyet bağını kanıtlamalıdır. Munzam zarar alacaklısı, normal durumlar ve fiili karineler ile maruf ve meşhur olaylara dayanıyorsa bunun ispatı istenmemeli, munzam zarar davalarında davacı-alacaklının ispat yükümlülüğü çok sıkı kurallara bağlanmamalı, enflasyonist ortamda, bireyin parasının değerini sabit tutmak ve kazanç sağlamak için bir çaba ve girişimlerde bulunması; örneğin, en azından vadeli mevduat veya kurları devamlı ------- yatırımlarında değerlendirilmesi, olayların normal akışına, hayat tecrübelerine uygun düşen bir karine olarak kabul edilmelidir. Bu karinenin aksini, kusursuzluğunu ve sorumsuzluğunu ispatlamak borçlunun yükümlülüğündedir. ---- arasında bu yolda oluşan içtihat aykırılığının giderilmesi istemi, ----- reddedilmiştir....
Alacaklının, munzam zararını yasal delillerle kanıtlaması halinde borçlu; ya alacaklının bir zarara uğramadığını ya da borç zamanında ifa edilmiş olsaydı bile, alacaklının değeri düşmeyecek bir yatırım yapmayacağını ispat ederek sorumluluktan kurtulabilir. İkinci görüşe göre; munzam zarar alacaklısı, öncelikle temerrüde uğrayan asıl alacağın varlığını, bu alacağın geç veya hiç ifa edilmemesinden dolayı temerrüt faiziyle karşılanmayan zarar miktarını; zarar ile borçlu temerrüdü arasındaki uygun illiyet bağını kanıtlamalıdır....
Davacı vekili 09/03/2022 tarihli duruşmada; biz munzam zarar talebimizi olumsuz ekonomik veriler üzerinden hesaplanmasını talep ediyoruz....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; talep edilen munzam zarar trafik poliçesi teminat haricinde bir zarar olup davalı şirketten talep edilmesinin mümkün olmadığını, munzam zararın meydana gelebilmesinin temel koşullarından birisi olan munzam zararın tazmini için borçlunun kusurlu olmasının gerektiğini, somut olayda ise davalı şirketin hiçbir şekilde kusuru bulunmadığını, davalı şirketin süresi içerisinde tüm değerlendirmeleri yapıp ödemelerini yaptığını, fiilen uğranılan zararın somut veri ve belgelerle tevsik edilmesi gerektiğini, soyut anlatımlar, muhtemel kar kayıpları, elde edilmesi tahmin edilen gelir kalemlerinin, ülkede salt yüksek enflasyon bulunmasının munzam zararın ispatı için yeterli olmadığını, munzam zararda alacaklının zararın kendisine ödenen temerrüt faizinden fazla olduğunu ispat etmesi gerektiğini, yargılamanın gecikmesi nedeniyle borçluya munzam zarar tazmin ettirilemeyeceğini, davalı sigorta şirketinin davacının başvurusunu usul ve yasaya uygun olarak...
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki uyuşmazlığın temelde "---- kazadan dolayı davacının maliki olduğu araçta meydana gelen değer kaybına ilişkin tazminat talebinin temerrüt tarihinden sonra tazmin edilmesi nedeniyle munzam zarar oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise miktarının ne olduğu ve davalının bu zarardan sorumlu olup olmadığı" hususlarında olduğu anlaşılmıştır. Davanın Hukuki Niteliği: Dava, TBKnın 122.maddesine dayalı munzam zarar istemine ilişkindir. Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)'nun 49. Maddesindeki "Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür." şeklindeki düzenlemedir....