Otomobil A.Ş.den 18.1.2005 tarihinde satın aldığı Opel Vectra 1,9 DTH marka otomobilin satın alındığı tarihten itibaren çeşitli aksamlarında arızalar oluştuğunu, defalarca yetkili servise götürüldüğünü, servise her gittiğinde birkaç parçasının değiştirildiğini, ancak aynı arızaları tekrarlandığını, 14.8.2006 tarihli ihtarla aracın arızalarının giderilememesi halinde aracın emsali ile değiştirilmesi hususunun bildirildiğini, 21.8.2006 tarihinde aracın yetkili servis tarafından kontrolden geçirildiğini, bir takım parçaların değiştiğini, buna rağmen aracın 24.8.2006 tarihinde bozularak yolda kaldığını, 25.8.2006 tarihli ihtar ile aracın ayıpsız yenisi ile değiştirilmesinin istendiğini, bu amaçla protokol hazırlandığını, ancak model ve model yılı farkı nedeniyle belirlenen bedel fahiş olduğu için protokolün imzalanamadığını, aracın garanti süresinin devam ettiğini, aracın bu hali ile kullanımının mümkün olmadığını ileri sürerek aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini, bu mümkün olmadığı takdirde...
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince; "Davanın kabulü ile dava konusu Volkswagen Golf 1.6 TDI 115 PS Highline DSG marka ve paket 2018 model aracın davalıya iadesi ile ücretsiz olarak ayıpsız misli ile değiştirilmesine" şeklinde karar verildiği görülmüştür. DAVACI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İlk derece mahkemesince verilen kararın yalnızca vekalet ücretine ilişkin kısmını istinaf ettiklerini, açılan davada davacının davasına kabul verildiğini ancak nispi olarak hesaplanması gereken vekalet ücretinin sehven maktu olarak hesaplandığını, AAÜT'ne göre görülmekte olan davanın konusunun para olması veya para ile ölçülebilmesi durumunda, vekalet ücretinin nisbi olarak hesaplanması gerektiğini, bu nedenlerle 100.813,49 TL bedelle alınan aracın ücretsiz ayıpsız misli ile değiştirilmesi kararında bu miktar üzerinden düzeltilmesine karar verilmesini istinaf yolu ile talep etmiştir....
Maddesi uyarınca, tüketicinin seçimlilik haklarından sadece ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi haklarını üretici veya ithalatçıya karşı kullanılabileceğini, bedel iadesi talebi tüketicinin korunması hakkında kanunun 11. Maddesinin 2. Fıkrası gereği üretici veya ithalatçıya yöneltilemeyeceğini, müvekkili şirketin davaya konu ürünlerin ithalatçısı veya üreticisi olmadığını, davacının bedel iadesi talebiyle huzurda ikame edilen ve koşulları taşımayan iş bu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İstanbul 6. Tüketici Mahkemesi 11/02/2020 tarih, 2017/112 Esas, 2020/174 Karar sayılı "Davanın Reddine" kararı davacı tarafından istinaf edilmiştir. Davacı, kabul kararı verilmesi gerekirken red kararı verilmesinin doğru olmadığı gerekçeleriyle istinaf talebinde bulunmuştur. Davacı, satın almış olduğu mobilyaların ayıplı olduğundan bahisle bedelinin tahsili istemiyle eldeki davayı açmıştır....
Bilirkişiler 28/09/2021 tarihli raporda, araçta gizli alıp olduğunu, kullanıcı hatası olmadığını, davacının 15/06/2020 tarihli ihtarname ile misli ile değiştirme hakkını kullandığını, davalının araca başka bir motor takip davacıya teslim ettiğini, davacının bu hali ile aracı teslim aldığını, davacının misli ile değişim talebinin mahkemenin takdirinde olduğun, dönme hakkının kullanıldığı hallerde mahkemenin durum haklı göstermiyorsa bedelde indirim veya onarım yönünde karar kurabileceğini ancak misli ile değişim hakkı kullanılan hallerde hakime takdir yetkisinin verilmemiş olduğunu, onarım hakkının kullanıldığını kabulü halinde araçta 50.000 TL değer kaybı oluşacağını, takdirin mahkemeye ait olduğunu belirtmişlerdir.Araç üzerinde ------rehin alacaklısı olduğuna dair kayıt görülerek, davaya rızası olup olmadığının tespiti için dava dışı rehin alacaklısına müzekkere yazılmasına karar verilmiş; müzekkere cevabı gelmemiş, davacı araçtaki rehnin kaldırıldığını belirtmiş; bu beyanın teyidi için...
Bilirkişiler 28/09/2021 tarihli raporda, araçta gizli alıp olduğunu, kullanıcı hatası olmadığını, davacının 15/06/2020 tarihli ihtarname ile misli ile değiştirme hakkını kullandığını, davalının araca başka bir motor takip davacıya teslim ettiğini, davacının bu hali ile aracı teslim aldığını, davacının misli ile değişim talebinin mahkemenin takdirinde olduğun, dönme hakkının kullanıldığı hallerde mahkemenin durum haklı göstermiyorsa bedelde indirim veya onarım yönünde karar kurabileceğini ancak misli ile değişim hakkı kullanılan hallerde hakime takdir yetkisinin verilmemiş olduğunu, onarım hakkının kullanıldığını kabulü halinde araçta 50.000 TL değer kaybı oluşacağını, takdirin mahkemeye ait olduğunu belirtmişlerdir.Araç üzerinde ------rehin alacaklısı olduğuna dair kayıt görülerek, davaya rızası olup olmadığının tespiti için dava dışı rehin alacaklısına müzekkere yazılmasına karar verilmiş; müzekkere cevabı gelmemiş, davacı araçtaki rehnin kaldırıldığını belirtmiş; bu beyanın teyidi için...
Mahkemece, aracın ayıplı olduğu, ayıbın kullanım hatasından kaynaklanmadığı, ayıpsız misli ile değişim koşullarının tüketici açısından oluştuğu, davacı tüketici tarafından ücretsiz onarım hakkı tercih edilmiş olsa dahi sıfır olarak alınan bir aracın davalınında kabulünde olduğu şekilde bir yıl içerisinde beş kez servise girmiş olması sebebi ile davacının araçtan beklenen faydayı sağlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı eldeki davada ayıplı olan aracın iadesi ile ödediği bedeli talep etmiştir. Mahkemece, görüşüne başvurulan bilirkişiler tarafından araç üzerinde yapılan deneme ve inceleme neticesinde davacının iddia ettiği arızalar olan bağlantının kopması, CD çalar ve radyonun kilitlenmesi ve akünün bitmesi (deşarj olması) sorunlarıyla karşılaşılmadığının tespit edilmiş olup dolayısıyla aracın sorunsuz kullanılmaya devam edildiğinin rapor edildiği görülmüştür....
ayıplı çıkan malın yerine yenisini isteme ya da ücret iadesi talep etme hakkının mevcut olduğunu, bu nedenlerle davalılara noter aracılığıyla ihtarname gönderildiğini ancak davalı kurum tarafından herhangi bir dönüş sağlanmadığını belireterek; davaya konu aracın aynı özellikte ve nevide yenisi ile değiştirilmesine, aksi halde ödenen bedelin yasal faizi ile birlikte müvekkiline iadesine karar verilmesini istemiş, aşamada talebinin bedel iadesine yönelik olduğunu açıklamıştır....
Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz." 6502 sayılı Yasanın 11. maddesinde tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiş olup, buna göre; "Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici, satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, imkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur....
Karar Düzeltme Sebepleri Davalı vekili; dava konusu araçta var olduğu iddia edilen ayıbın ağır kusur ya da hile ile gizlenmediğini, bu nedenle zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, araçta herhangi ir arıza veya ayıp bulunmadığını, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte misli ile değişim yönünde karar verilmesi şeklindeki bozma gerekçesinin hakkaniyete aykırı olduğunu beyan ederek bozma kararının düzeltilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, satın alınan araçtaki ayıp iddiasına dayalı ayıpsız misli ile değişim istemine ilişkindir. 2....
ile değiştirilemeyeceği) görüş ve kanaati bildirmiş ise de 6502 Sayılı Kanun kapsamında misli ile değişim şartlarının oluşup olmadığı hususu hukuk metodolojisi kapsamında olup teknik bir bilgiye dair olmamakla değerlendirme hükme esas alınmamıştır....