Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 605/2 nci maddesi gereğince mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2.4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 605/2 nci maddesi. 3. Değerlendirme 1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı ... Başkanlığı vekilince ve davalı Gelir İdaresi Başkanlığı ......
Hükmen ret ise süreye tâbi değildir. Hükmen ret istemli davada terekenin borcu, terekenin alacaklılarının kimliği konusunda açıklama yaptırılarak davanın alacaklılara yöneltilmesi, taraflara delil bildirme olanağı sağlanması, terekenin aktif ve pasifinin belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Somut olayda davacı, davayı ... olarak ve dava değeri belirtilmeksizin, murisin borçlarından dolayı terekenin borca batık olduğunu ve mirasını kayıtsız ve şartsız reddedildiğini belirterek "hükmen ret" isteminde bulunmuştur. Ancak, gerek 743 sayılı Medenî Kanunda, gerekse 4721 sayılı Türk Medenî Kanununda bu tür davaların sulh mahkemelerinde görüleceği hususunda bir düzenleme bulunmamaktadır. 23.12.1942 günlü ve 24/29 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme borç miktarına göre belirlenir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 605/2. maddesi gereğince mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri 2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 605/2 inci maddesi 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür. 2. Dairemizce ilk derece mahkemesinin eksik araştırma yaptığı, murisin net terekesinin ölüm tarihi itibariyle tespit edilmediği anlaşılmış ise de, Bölge Adliye Mahkemesinin gerekçesinde de belirtildiği üzere muris Zeliha'nın davacı dışındaki diğer mirasçısı ...in .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/127 E. 2014/364 K. sayılı ilamı ile açtığı mirasın hükmen reddi davasında davanın kabul edilerek terekenin borca batık olduğunun tespit edildiği, bu kararın Yargıtay 14....
Ancak, gerek 743 sayılı Medenî Kanunda, gerekse 4721 sayılı Türk Medenî Kanununda bu tür davaların sulh mahkemelerinde görüleceği hususunda bir düzenleme bulunmamaktadır. 23.12.1942 günlü ve 24/29 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme borç miktarına göre belirlenir. Davanın açıldığı tarihten önce yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesinde ise asliye hukuk ve sulh hukuk mahkemesinin görevli olup olmadığının tayin ve tespiti konusunda dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarda görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesi olduğu hükme bağlanmıştır. Kanunda bu konuda aksine bir düzenleme bulunmadığına göre, HMK'nın yürürlüğe girmesinden sonra terekenin borca batık olduğunun tespitine, "mirasın hükmen reddine" ilişkin olarak açılacak davalarda davanın değerine bakılmaksızın asliye hukuk mahkemesi görevlidir....
Ancak, gerek 743 sayılı Medenî Kanunda, gerekse 4721 sayılı Türk Medenî Kanununda bu tür davaların sulh mahkemelerinde görüleceği hususunda bir düzenleme bulunmamaktadır. 23.12.1942 günlü ve 24/29 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme borç miktarına göre belirlenir. Davanın açıldığı tarihten önce yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesinde ise asliye hukuk ve sulh hukuk mahkemesinin görevli olup olmadığının tayin ve tespiti konusunda, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarda görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesi olduğu hükme bağlanmıştır. Kanunda bu konuda aksine bir düzenleme bulunmadığına göre, HMK'nın yürürlüğe girmesinden sonra terekenin borca batık olduğunun tespitine, "Mirasın hükmen reddine" ilişkin olarak açılacak davalarda, davanın değerine bakılmaksızın asliye hukuk mahkemesi görevlidir....
Ancak gerek 743 sayılı Medenî Kanunda, gerekse 4721 sayılı Türk Medenî Kanununda bu tür davaların sulh mahkemelerinde görüleceği hususunda bir düzenleme bulunmamaktadır. 23.12.1942 günlü ve 24/29 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme borç miktarına göre belirlenir. Davanın açıldığı tarihten önce yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesinde ise asliye hukuk ve sulh hukuk mahkemesinin görevli olup olmadığının tayin ve tespiti konusunda, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarda görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesi olduğu hükme bağlanmıştır. Kanunda bu konuda aksine bir düzenleme bulunmadığına göre, HMK'nın yürürlüğe girmesinden sonra terekenin borca batık olduğunun tespitine, "mirasın hükmen reddine" ilişkin olarak açılacak davalarda davanın değerine bakılmaksızın asliye hukuk mahkemesi görevlidir....
Davalı vekili, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, mirasın kabul edildiğine dair bir davranışta bulunulmaması gerektiğini, murisin ölüm tarihi itibariyle ödemeden aciz halde bulunup bulunmadığının etraflıca araştırılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile davacıların mirasbırakan ...'in terekesinin borca batık olması nedeniyle TMK'nın 605/2. maddesi uyarınca davacıların mirası hükmen reddettiklerinin tespitine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 605/2 maddesi)....
Ancak, gerek 743 sayılı Medeni Kanunda, gerekse 4721 sayılı Türk Medeni Kanununda bu tür davaların sulh mahkemelerinde görüleceği hususunda bir düzenleme bulunmamaktadır. 23.12.1942 günlü ve 24/29 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme borç miktarına göre belirlenir. Davanın açıldığı tarihten önce yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesinde ise asliye hukuk ve sulh hukuk mahkemesinin görevli olup olmadığının tayin ve tespiti konusunda dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarda görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesi olduğu hükme bağlanmıştır. Kanunda bu konuda aksine bir düzenleme bulunmadığına göre, HMK'nın yürürlüğe girmesinden sonra terekenin borca batık olduğunun tespitine, "mirasın hükmen reddine" ilişkin olarak açılacak davalarda davanın değerine bakılmaksızın asliye hukuk mahkemesi görevlidir....
Hükmen ret ise süreye tabî değildir. Hükmen ret istemli davada terekenin borcu, terekenin alacaklılarının kimliği konusunda açıklama yaptırılarak davanın alacaklılara yöneltilmesi, taraflara delil bildirme olanağı sağlanması, terekenin aktif ve pasifinin belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Somut olayda davacı, davayı hasımsız olarak ve dava değeri belirtilmeksizin, murisinin bankaya olan borcundan dolayı terekenin borca batık olduğunu ve mirasının kayıtsız ve şartsız reddedildiğini belirterek "hükmen ret" isteminde bulunmuştur. Gerek 743 sayılı Medenî Kanunda, gerekse 4721 sayılı Türk Medenî Kanununda bu tür davaların sulh mahkemelerinde görüleceği hususunda bir düzenleme bulunmamaktadır. 23.12.1942 günlü ve 24/29 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme borç miktarına göre belirlenir....
Gerek 743 sayılı Medenî Kanunda, gerekse 4721 sayılı Türk Medenî Kanununda bu tür davaların sulh mahkemelerinde görüleceği hususunda bir düzenleme bulunmamaktadır. 23.12.1942 günlü ve 24/29 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme borç miktarına göre belirlenir. Davanın açıldığı tarihten önce yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın 2. maddesinde ise asliye hukuk ve sulh hukuk mahkemesinin görevli olup olmadığının tayin ve tespiti konusunda, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarda görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesi olduğu hükme bağlanmıştır. Kanunda bu konuda aksine bir düzenleme bulunmadığına göre, HMK'nın yürürlüğe girmesinden sonra terekenin borca batık olduğunun tespitine, "mirasın hükmen reddine" ilişkin olarak açılacak davalarda, davanın değerine bakılmaksızın asliye hukuk mahkemesi görevlidir. Bu durumda uyuşmazlığın, Antalya 4....