Hukuk Dairesi'nin 2016/15188 Esas - 2020/5429 Karar) 4721 s. TMK’nun 605/2. maddesinde mirasın hükmen reddi düzenlenmiş ve ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, mirasın reddedilmiş sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Mirasın hükmen reddi davası, alacaklılara karşı herhangi bir süreye bağlı olmaksızın, miras paylaşılıncaya kadar her zaman açılabileceği gibi, mirasçılar aleyhine alacaklılar tarafından açılmış davada da, her aşamada terekenin borca batık olduğu savunması ileri sürülebilir. 4721 s. TMK’nun 605/2. maddesinde düzenleme altına alınan hükmi ret (terekenin borca batık olduğu def’i), sadece ileri süren mirasçılar yönünden gözetilebilir. (Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2017/4596 Esas - 2017/7573 Karar) Murisin ölümü ile tereke bütün aktif ve pasifi ile mirasçılara geçer. Mirasbırakanın haksız eyleminden doğan tazminat sorumluluğuna ilişkin borçlar da terekenin pasifi içerisinde olup; terekeye dahildir....
Buna karşılık Yerel Mahkemece, mirasın sanki TMK 605. madde kapsamında “borca batıklık” gerekçesi ile reddedilmişçesine görevsizlik kararı vermesi hukuka aykırı olup, bahse konu kararın kaldırılması gerekmekte ve talep edilmektedir. """ şeklinde belirtmiştir. GEREKÇE: Dava, mirasın gerçek reddi istemine ilişkindir. Bursa 5.Sulh Hukuk Mahkemesince; dava her ne kadar mirasın gerçek reddi olarak açılmışsa da mirasçı kızın öğrenme tarihinden itibaren 3 aylık hak düşürücü sürede açılmadığı, mirasbırakanın borçlarından dolayı mirası reddettiği, hukuki nitelendirmenin mahkemeye ait olmak üzere davanın mirasın hükmen reddi olup Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İş bu karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Türk Medenî Kanununun 605/1. maddesinde "Gerçek ret", 605/2. maddesinde ise "hükmen ret" düzenlenmiştir. TMK'nın 605/1. maddesi uyarınca miras ancak üç ay içinde reddolunabilir. (TMK m. 606) Bu dava hasımsız açılabilir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Mirasın Hükmen Reddi istemine ilişkindir. TMK'nun 605/1 maddesinde gerçek ret, 605/2 maddesinde ise hükmen ret düzenlenmiştir. Mirasın gerçek reddine ilişkin dava, Türk Medeni Kanununun 606/2. maddesinde belirtilen 3 aylık süre içerisinde, hasım gösterilmeden ve mirasın reddi için herhangi bir sebep ileri sürülmeden Sulh Hukuk Mahkemesine açılmalıdır. Mirasın hükmen reddi ise süreye tabi olmayıp murisin terekesinin borca batıklığının mirasçılar tarafından ileri sürülmesi halinde, murisin tespit edilebilen alacaklıları hasım gösterilmek sureti ile malvarlığı hakkına ilişkin olduğundan HMK'nun 2/1 maddesi gereğince Asliye Hukuk Mahkemesinde açılması gereken davalardandır. Uygulamada gerçek red mi, hükmen red mi olduğu karıştırılan bu tür davalarda görevli mahkeme belirlenirken, terekenin borca batıklığının ileri sürülüp sürülmediği hususuna dikkat etmek gerekecektir....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 09/01/2015 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi talebi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16/12/2020 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili, davalı T. İş Bankası vekili, davalı ... vekili ve davalı ... Müdürlüğü vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasın hükmen reddi isteğine ilişkindir. Davacılar vekili, 18.05.2012 tarihinde ölen müvekkillerinin miras bırakanı ...’ün terekesinin borca batık olması nedeniyle mirası hükmen reddinin tespitini istemişlerdir. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur....
İlk derece mahkemesi tarafından davanın kabulüne karar verilmiş ise de, öncelikle mirasın hükmen reddi davalarının vekil eliyle açılabilmesi için vekaletnamede mirasın reddi konusunda özel yetki verilmesi zorunlu olup, dosya içerisinde bulunan vekaletnamede mirasın reddi için özel yetki verilmediği görülmüştür. Öte yandan taraf teşkili sağlanmadan hüküm kurulduğu anlaşılmıştır. Bilindiği gibi mirasın hükmen reddi davalarında husumet tüm alacaklılara yöneltilmelidir. Mahkemece miras bırakanın mal varlığı araştırması yapılırken ilgili icra dairelerinden muris hakkında başlatılmış bir icra takibi bulunup bulunmadığı hususu araştırılmadığı gibi, yapılan araştırmada muris adına kayıtlı araç üzerinde çok sayıda haciz olduğu görülmüş olmasına rağmen alacaklılar davaya dahil edilmeden hüküm kurulmuştur....
Temyiz Sebepleri Davalı SGK vekili temyiz dilekçesinde özetle; Mahkemece miras bırakanın ortağı olduğu şirketin alacaklarının dikkate alınmadığını, mirasın kabul edilip edilmediğine yönelik yeterince araştırma yapılmadığını, müvekkilinin alacağının kamu alacağı olduğunun gözetilmediğini ileri sürerek kararın davalı lehine bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 605 inci maddesinin ikinci fıkrası. 3. Değerlendirme 1....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 605/2 nci maddesi uyarınca mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 605/2 inci maddesi. 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Dairemizce tetkik edilen dosyanın incelenmesi üzerine, murisin ölüm tarihi itibariyle yapılan araştırmalar neticesinde pasifinin aktifinden fazla yani terekesinin borca batık olduğu tespit edilmiştir. 3....
Hukuk Dairesi'nin 2016/11723 Esas - 2019/5889 Karar) Davanın açıldığı tarihten önce yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK. ise Asliye Hukuk ve Sulh Hukuk Mahkemesi'nin görevli olup - olmadığını, tayin ve tespitte dava konusunun değeri ve miktarı ölçüsünü kaldırmış, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığı haklarına ilişkin davalarda, görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadıkça Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu hükme bağlanmıştır. (6100 s. HMK m. 2/1) Bu nedenle, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Ancak mirasın gerçek reddi davasında 4721 s. TMK' nun 609. uyarınca görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. Görev, kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında re'sen (kendiliğinden) dikkate alınması zorunludur. Mirasın hükmen reddinin tespiti davasında davanın açılması için herhangi bir süre öngörülmemiş iken, mirasın gerçek reddi davası 3 aylık süreye tabidir. (4721 s....
Davanın yasal dayanağı; 4721 s. TMK'nun 605. ve 610. maddeleridir. Mirasın hükmen ya da zımnen reddi olarak adlandırılan karine 4721 s. TMK'nun 605. maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenmiştir. Buna göre ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılmaktadır. Zımni rette, yasa koyucu şu mantıktan hareket etmiştir: Ölenin pasifi aktifinden fazla ise, yaşam deneyimleri bu mirasın reddedileceğini gösterir. Yasa koyucu zımni rette mirasçıları bir külfetten kurtarmıştır. Buna rağmen, mirasçı, mirası kabul etmek istiyorsa edebilir. Terekede tasarruf işlemi yaparak kabul yönündeki iradesini ortaya koyabilir. (Kılıçoğlu, Ahmet M. : Miras Hukuku, Ankara 2006, s. 261) Miras ölümle açıldığından terekenin borca batıklığının açıkça belli ve resmen tespit edilmiş olmasının da bu ana göre değerlendirilmesi gerekir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, TMK'nın 605/2. maddesinde yer alan mirasın hükmen reddine (terekenin borca batık olduğunun tespitine) ilişkindir. Somut olayda; davacıların murisinin terekesinin borca batık olması nedeniyle mirasın hükmen reddinin talep edildiği, yerel mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verildiği, verilen kararın davalılar SGK Başkanlığı ile Adana Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından ayrı ayrı istinafa taşındığı görülmüştür. ** TMK'nun 605/1 maddesinde gerçek ret, 605/2 maddesinde ise hükmen ret düzenlenmiştir. Mirasın gerçek reddine ilişkin dava, Türk Medeni Kanununun 606/2. maddesinde belirtilen 3 aylık süre içerisinde, hasım gösterilmeden ve mirasın reddi için herhangi bir sebep ileri sürülmeden Sulh Hukuk Mahkemesine açılmalıdır....