Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olmazsa tenkis isteğine ilişkin olup mahkemece, davalı ...'ın 3. kişiden mal edinmesinde muvazaa iddiasının kanıtlanamadığı, davalı ...'ye yapılan temlikin gizli bağış olup 1.4.1974 tarihli, ½ sayılı İnançları Birleştirme Kararının uygulanamayacağı, tenkis isteğinin de, alınan bilirkişi raporlarına göre davacının saklı payına tecavüz bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir, reddine. Ancak; muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davalarda dava değeri dava konusu edilen taşınmazların tümünün değerinden davacının miras payına tekabül eden bölüm olup, eldeki davada, davacı dava dilekçesinde miras bırakan....'...
Bu açıklamalar karşısında baba Recep Doğan tarafından temlik edilen taşınmazlar bakımından davacının feragati nedeniyle davanın reddi doğru ise de, anne Safa Doğan tarafından temlik edilen taşınmazlar bakımından miras hakkından feragatin geçerli olmadığı gözetilerek işin esasının incelenmesi bakımından hükmün bozulması düşüncesinde olduğumuzdan sayın çoğunluğun onama görüşüne katılamıyoruz....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakan babası ...’ün ... parsel sayılı taşınmazda maliki olduğu 5, 15 ve 16 no’lu bağımsız bölümlere isabet eden toplam 130/780 arsa payını, mirastan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak 14.01.1994 tarihinde davalı kızına satış yoluyla temlik ettiğini ileri sürerek dava konusu 2665 parsel sayılı taşınmazda davalıya temlik edilen 5, 15 ve 16 no’lu bağımsız bölümlere isabet eden hisselerin arsa payı ile birlikte tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tescilini, olmazsa tenkisini, bu da olmazsa bedelin tahsilini istemiş; davacı vekili 28.06.2019 tarihli ıslah dilekçesinde, temlike konu bağımsız bölümlerin yeni inşaa edilen binada, yeni oluşan kat irtifakı durumuna göre hangi bağımsız bölümlere karşılık geldiğinin tespit edilemediğini, bu nedenle davayı bedele hasrettiğini belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla davacının miras payına isabet eden 330.000 TL’nin...
e temlik ettiğini ve davalının kendisine ait 364 sayılı parsel ile tevhit ettiği taşınmaz üzerine 14 adet bağımsız bölüm yaptığını ileri sürüp miras payları oranında iptal-tescil, olmazsa tenkis istemişler; yargılama sırasında tenkis talebinden vazgeçtiklerini, iptal-tescil olmazsa bedelini istediklerini bildirmişlerdir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tenkis talebinin vazgeçme nedeniyle reddine, arsa paylarından hisselerine düşen bedelin davacılara ödenmesine ilişkin olarak verilen karar Dairece, "davanın kabul edilmiş olmasının kural olarak doğru olduğu, davadaki öncelikli isteğin iptal ve tescile yönelik olduğu dikkate alınarak bu hususta bir karar verilmesi gerektiği " gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda mahkemece, davacıların talebini tazminata hasrettiği gerekçesiyle iptal-tescil isteğinin reddine, bedele ilişkin taleplerin kabulüne karar verilmiştir....
Eldeki davada, mirasbırakanın dava konusu ..., ... ve ... sayılı parsellerdeki paylarını bağış yoluyla temlik ettiği gözetildiğinde anılan taşınmazlar yönünden şartları varsa ancak Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 560 ilâ 571. maddeleri arasında öngörülen tenkis davasına konu olabileceği, bağış yoluyla gerçekleştirilen temliklerde muvazaa olgusunun dinlenemeyeceği açıktır. O halde, asıl davada ... ve ... sayılı parseller yönünden tenkise hükmedilmesinde, birleştirilen davada ise tenkis isteği bulunmadığından ... sayılı parsel yönünden davanın reddedilmesinde kural olarak bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacılar vekilinin bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine. Davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; Hemen belirtilmelidir ki, denetime elverişli olarak verildiği anlaşılan 17.03.2014 tarihli bilirkişi ... tarafından sabit tenkis oranının tespit edildiği raporun, hükme esas alınmasında bir isabetsizlik yoktur....
Hemen belirtmek gerekir ki, miras bırakanın üçüncü kişiden bedelini ödeyerek satın aldığı taşınmazları (gizli bağış) davalılar adına tescil ettirme işlemlerinde 01.04.1974 tarih, 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının uygulama yeri bulunmadığı gözetilmeksizin muris muvazaasının ispatlandığı gerekçesiyle terditli istek olan tazminatın kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir. Ancak, davacı davada tapu iptali ve tescil olmazsa tazminat isteğinin yanında tenkis talebinde de bulunulmuştur. O halde koşulların bulunması halinde Türk Medeni Kanununun tenkis hükümlerinin uygulanması suretiyle bir karar verilmesi gerekeceği açıktır. Bilindiği üzere; tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (tebberru) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakanları ...’ın maliki olduğu 152 ada 13, 159 ada 1 ve 174 ada 24 parsel sayılı taşınmazları kadastro tespitinden önce davalı oğlu ...ye bağışladığını, temlik nedeniyle saklı paylarının ihlal edildiğini ileri sürerek mirasta iade olmazsa tenkis isteğinde bulunmuşlar, yargılama sırasında dava dilekçesinde maddi hata oluştuğunu belirterek 24 parsel sayılı taşınmaz yerine 156 ada 4 parsel sayılı taşınmazı davaya dahil etmişler, davacı ... ise davasından feragat etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TENKİS KANUN YOLU : TEMYİZ Taraflar arasında görülmekte olan tenkis davası sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Davacı; miras bırakanı ve babası olan ... 18.12.2001 tarihinde vefat ettiğini, sağlığında diğer mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla, 2411 ada 11 parsel sayılı taşınmazda bulunan 2 numaralı meskenin bedelini ödeyerek 3. kişiden satın almasına rağmen eşi olan davalı adına tescil ettirdiğini, saklı payının zedelendiğini belirterek öncelikle tapu kaydının iptal edilerek miras hissesi oranında adına tesciline karar verilmesini, bu mümkün olmazsa saklı payı oranında tenkise karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TENKİS KANUN YOLU : TEMYİZ Taraflar arasında görülmekte olan tenkis davası sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Davacı; miras bırakanı ve babası olan ....'ın 18.12.2001 tarihinde vefat ettiğini, sağlığında diğer mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla, 2411 ada 11 parsel sayılı taşınmazda bulunan 2 numaralı meskenin bedelini ödeyerek 3. kişiden satın almasına rağmen eşi olan davalı adına tescil ettirdiğini, saklı payının zedelendiğini belirterek öncelikle tapu kaydının iptal edilerek miras hissesi oranında adına tesciline karar verilmesini, bu mümkün olmazsa saklı payı oranında tenkise karar verilmesini talep etmiştir....
Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir. Bu durumda yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve l.4.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere; görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de 4721 s. Türk Medeni Kanunu' nun (TMK) 706, 6098 s. Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237 (818 s....