Hükmen ret istemli davada terekenin borcu, terekenin alacaklılarının kimliği konusunda açıklama yaptırılarak davanın alacaklılara yöneltilmesi, taraflara delil bildirme olanağı sağlanması, terekenin aktif ve pasifinin belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Somut olayda davacı, davayı hasımsız olarak ve dava değeri belirtilmeksizin, murisin bankalara olan borçlarından dolayı terekenin borca batık olduğunu ileri sürerek, Türk Medenî Kanununun 605/2. maddesi gereği hükmen ret isteminde bulunmuştur. Ancak, gerek 743 sayılı Medenî Kanunda, gerekse 4721 sayılı Türk Medenî Kanununda bu tür davaların sulh mahkemelerinde görüleceği hususunda bir düzenleme bulunmamaktadır. 23.12.1942 günlü ve 24/29 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme borç miktarına göre belirlenir....
Hükmen ret ise süreye tabî değildir. Hükmen ret istemli davada terekenin borcu, terekenin alacaklılarının kimliği konusunda açıklama yaptırılarak davanın alacaklılara yöneltilmesi, taraflara delil bildirme olanağı sağlanması, terekenin aktif ve pasifinin belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Somut olayda davacı, davayı hasımsız olarak ve dava değeri belirtilmeksizin, murisin borçlarından dolayı terekenin borca batık olduğunu ve mirasının kayıtsız ve şartsız reddedildiğini belirterek "hükmen ret" isteminde bulunmuştur. Ancak, gerek 743 sayılı Medenî Kanunda, gerekse 4721 sayılı Türk Medenî Kanununda bu tür davaların sulh mahkemelerinde görüleceği hususunda bir düzenleme bulunmamaktadır. 23.12.1942 günlü ve 24/29 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme borç miktarına göre belirlenir....
Hükmen ret istemli davada terekenin borcu, terekenin alacaklılarının kimliği konusunda açıklama yaptırılarak davanın alacaklılara yöneltilmesi, taraflara delil bildirme olanağı sağlanması, terekenin aktif ve pasifinin belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Somut olayda davacı, davayı hasımsız olarak ve dava değeri belirtilmeksizin, murisin borçlarından dolayı terekenin borca batık olduğunu ve mirasının kayıtsız ve şartsız reddedildiğini belirterek "hükmen ret" isteminde bulunmuştur. Ancak gerek 743 sayılı Medenî Kanunda, gerekse 4721 sayılı Türk Medenî Kanununda bu tür davaların sulh mahkemelerinde görüleceği hususunda bir düzenleme bulunmamaktadır. 23.12.1942 günlü ve 24/29 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme borç miktarına göre belirlenir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/05/2022 NUMARASI : 2019/270 ESAS - 2022/156 KARAR DAVA KONUSU : Mirasın Hükmen Reddi KARAR : "Davalılardan SGK vekili" ile "davalılardan T2 vekili"nin ayrı ayrı istinaf başvuruları üzerine Gebze 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/270 Esas - 2022/156 Karar sayılı kararı ile dava dosyası incelendi....
Bu davanın davacılarının kamulaştırma davasını ve icra dosyasını takip ettiklerinden mirasın hükmen reddi koşullarının oluşmadığını, 3. İcra dosyalarında davacıların murisin terekesinin borca batık olduğuna dair bir iddialarının olmadığını ve davacıların bu davranışının terekeyi sahiplenme niteliğinde olduğunu, 4. Davacı vekilinin vekaletnamesinde özel yetkisinin bulunmasının zorunlu olduğunu, 5. Yargılama giderlerinin karşı tarafa yüklenmesini, lehine vekalet ücretine hükmedilmesini ileri sürerek, kararın kaldırılmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 605/2 nci maddesi gereğince mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 326 ncı maddesinde, hüküm verilirken kanunda yazılı haller dışında yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği belirtilmiştir. 2....
Davacı ... ve müşterekleri ile dahili davalı..... ve müşterekleri, asli müdahil ... aralarındaki mirasın hükmen reddi davasının kabulüne dai......Mahkemesi'nden verilen 15.10.2012 gün ve 173/543 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar vekili, murisin ölüm tarihinde terekesinin borca batık olduğunu, davacıların tereke ile ilgili 4721 sayılı TMK'nun 610/2 maddesinde belirtildiği şekilde mirası örtülü olarak kabul ettikleri anlamına gelebilecek herhangi bir tasarruflarının olmadığını açıklayarak muris ...‘nın terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Asli müdahil ... vekili, muris adına kayıtlı taşınmaz bulunduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar tarafından 08/09/2015 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 15/12/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Dava, mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Davacı ..., 29.05.2010 tarihinde ölen ...’in kendisinin eşi ve küçük çocuklar Nihat ve Aysel’in babası olduğunu; ...'in babası olan muris ...'in ise 02.06.2004 tarihinde öldüğünü; muris ...'in vergi borçlarından dolayı kendisine 04.09.2015 tarihinde ödeme emri geldiğini; murisin terekesinin borca batık olduğunu, mirasın hükmen reddi hükümlerinin uygulanması gerektiğini, mirası kayıtsız şartsız reddettiklerini, mirası reddin tescilini istemiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.11.2022 Tarihli ve 2022/473 Esas, 2022/110 Karar Sayılı Kararı Davalı tarafın usulüne uygun bir yetki itirazının bulunmadığı, mirasın hükmen reddi davalarında genel yetki kurallarının uygulanacağı, cevap dilekçesinde davalının yetki itirazında İstanbul Asliye Hukuk Mahkemelerini gösterdiği, ancak işlemi yapan yerin Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı'nın ... şubesi olduğu, ilgili yerin Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemeleri yargı çevresi içerisinde bulunduğu, yetki itirazında bulunan tarafın yetkili mahkemeyi, birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi göstermesi gerektiği, İstanbul Asliye Hukuk Mahkemelerinin yetkili mahkemelerden biri olmadığı, dolayısıyla davalının yetki itirazının da usulüne uygun olmadığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. II. GEREKÇE A. Uyuşmazlık Uyuşmazlık, 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu (4721 sayılı Kanun) uyarınca terekenin borca batık olduğu ile mirasın hükmen reddinin tespiti istemine ilişkindir. B....
Ayrıca TMK'nın Velayet, Vesayet Ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2 fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması zorunludur. Bir davada olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hakime aittir (HMK m. 33). Dava dilekçesi içeriğine göre dava, ölüm tarihinde murisin ödemeden aczinin tespiti isteğine ilişkindir. Gerek 743 sayılı Medeni Kanun'da, gerekse 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nda bu tür uyuşmazlıklarda sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu konusunda bir düzenleme bulunmamaktadır. 23.12.1942 günlü ve 24/29 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme borç miktarına göre belirlenir. Davanın açıldığı tarihten önce yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'da ise dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarda, görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesi olduğu hükme bağlanmıştır (HMK m. 2/1)....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 605 inci maddesinin 2 inci fıkrası, 610 uncu maddesinin 2 nci fıkrası 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....