Mükellefin mirasçısı mevcut davayı açarak reddi miras talep etmiştir. Mirasın hükmen reddine karar verilebilmesi için miras bırakanın ölümü tarihinde ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş olması gerekmektedir. Mirasın reddi nedeniyle ödenmeyecek kamu borcundan dolayı idarenin zarara uğrayacağı açık olduğundan T10 vefatı nedeniyle mirasçıların murise ait borçlardan sorumlu tutulması gerekmektedir. Yukarıda değindiğimiz yasal mevzuat ve açıklanan nedenlerden dolayı davanın reddi gerekmekte iken aksi yönde davanın kabulüne karar veren Sakarya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 28/04/2022 tarih ve 2020/164 E. 2022/246 K. sayılı kararında hukuka uyarlılık bulunmadığından kaldırılması gerekmektedir." şeklindeki istinaf sebepleriyle Sakarya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2020/164 Esas - 2022/246 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir....
DAVA KONUSU : Mirasın Hükmen Reddi KARAR : Antalya 10....
İcra dairesinin 2013/1960 Esas sayılı takip dosyası ve davalı oldukları Düzce 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 2017/232 esas sayılı rucuen alacak dava dosyası sonrasında mirasın hükmen reddini talep etmişlerdir. Mirasın hükmen reddi için, miras bırakanın ölümü anında borçlarını ödemeden aczi açıkça belli olmalı veya resmen tespit edilmiş olmalıdır. Ayrıca davacıların iş bu davayı açabilmeleri ve mirasın hükmen reddedilmiş sayılması için, mirasçıların mirası açıkça veya zımnen kabul etmiş olmamaları gerekir. Yani mirastan yararlanmamış olmaları şarttır. Davacılar murisleri T10 mirasından hiçbir şekilde yararlanmadıklarını ispatlamak durumundadır....
vergi borcunu ödemesi gerektiğini, Netice olarak yukarıda açıklanan madde hükümleri gereğince; her ne kadar Türk Medeni Kanunun'unda mirasın hükmen reddi için herhangi bir süre şartı aranmamışsa da aranmama sebebi mirasçıların keyfi olarak diledikleri vakit mirasın hükmen reddini istemeleri ve alacaklıları zarara uğratmaları olmadığını, bu nedenle davacıların miras bırakanına ait olan kamu borçlarının idaremizce tahsil edilebilmesi için, mirasın hükmen reddine karar verilmesinin şartı olan iyiniyetin araştırılması gerektiğini, zira; 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun II. iyiniyet başlıklı 3....
HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Vergi Mahkemesinin hükmüne esas aldığı, davacı tarafından mirasın hükmen reddi talebiyle açılan davada, muris …'in ölüm tarihinde ödemeden aczinin açıkça belli olmasından dolayı mirasın hükmen reddi koşullarının oluştuğu gerekçesiyle verilen …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … tarih ve E:… ve … sayılı kabule ilişkin kararının; … Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesinin … tarih ve E:…, K: … sayılı kararıyla kaldırılarak, dosyanın yeniden görüşülmek üzere Mahkemesine iadesine karar verildiği Uyap kayıtlarının tetkikinden görülmektedir. Bu durumda, davacının sorumluluğunun tespiti için mirasın reddi hususunun açıklığa kavuşturulması gerektiğinden, söz konusu kararın sonucuna göre yeniden bir karar verilmek üzere Vergi Mahkemesi kararına yapılan istinaf başvurusunu reddeden Vergi Dava Dairesi Kararının bozulması gerekmiştir. KARAR SONUCU: Açıklanan nedenlerle; 1. Temyiz isteminin kabulüne, 2....
Hukuk Dairesi'nin 2013/11067 Esas - 2013/17003 Karar) mirasçıların, bundan sonra terekenin borca batık olduğunu ileri sürmeleri 4721 s. TMK'nun 2. maddesindeki dürüstlük kuralına aykırı olur. Hakkın açıkça kötüye kullanılmasını da hukuk düzeni korumaz. (Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin 2015/17979 Esas - 2016/7416 Karar) Dava, 4721 s. TMK'nun 605/2. maddesi gereğince açılan "mirasın hükmen reddi", "murisin borçlu olmadığının tespiti" ve "icra takibinin iptali" isteğine ilişkindir. Mahkemece her ne kadar 3 (üç) talep bakımndan da davanın kabulüne karar verilmiş ise de, mirasın hükmen reddi davasının niteliği gereği diğer davalarla birlikte görülmesi mümkün değildir. O halde mahkemece, "menfi tespit ve icra takibinin iptali davası" tefrik edilmeli ve bu davaların sonucu "bekletici mesele" yapılmalıdır. (Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin 2016/18261 Karar 2018/2169 Karar) Dava, terekenin borca batıklığı nedenine dayanan mirasın hükmen reddi sebebiyle menfi tespite ilişkindir. (4721 s....
Ayrıca TMK'nın Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması zorunludur. Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hakime aittir (HMK m. 33). Dava dilekçesi içeriğine göre dava, ölüm tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczinin tespiti isteğine ilişkindir (TMK m. 605/2). Gerek 743 sayılı Türk Kanunu Medenisinde, gerekse 4721 sayılı Türk Medeni Kanununda bu tür uyuşmazlıklarda sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu konusunda bir düzenleme bulunmamaktadır. 23.12.1942 gün ve 24/29 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, mirasın hükmen reddi davasında görevli mahkeme borç miktarına göre belirlenir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 605/2 nci maddesi gereğince mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2. Türk Medeni Kanununun 605/2 nci maddesi. 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı ... vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....
Türk Medeni Kanununun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması zorunlu olup, davanın mirasın hükmen reddi istemine ilişkin olması karşısında, davacı ...’in vasisi ...’nın vekil Av. ...’a verdiği vekaletnamede mirasın reddini içeren özel yetki bulunmadığından, davacı vekiline özel yetkiyi içeren vekaletname sunması için süre verilmesi ve bu eksikliğin tamamlattırılması suretiyle davaya devam olunması gerekirken, mahkemece bahsedilen eksiklik tamamlanmaksızın yargılamaya devam olunması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. 3- Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davanın 24.07.2013 tarihinde verilen vesayet kararına dayanılarak kısıtlı davacı ... adına, vasisi ... tarafından verilen vekaletnameye istinaden açıldığı anlaşılmıştır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 462/8 uyarınca, vasinin eldeki davayı açabilmesi için vesayet makamından husumete izin kararı alması gerekli olup dosya...
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar tarafından, davalılar aleyhine 20/05/2015 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 05/05/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar ..., ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, terekenin borca batık olduğunun tespiti hukuksal nedenine dayalı olarak 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 605/2 maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Davacılar, murisleri ...’in 06.08.2014 tarihinde vefat ettiğini, terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemişlerdir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....