Takip dosyasının incelenmesinde; davalı alacaklının 21/09/2010 tarihinde, çeke dayalı olarak Abdullah Haşim Gürer ve Karaş Oto…..A.Ş. aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlattığı, Abdullah Haşim Gürer’e 09/11/2010 tarihinde ödeme emri tebliğ edildiği, alacaklının 08/10/2018 tarihinde borçlu Abdullah Haşim Gürer’in çocuklarının mirası reddettiğinden diğer mirasçılarına ödeme emri tebliğ edilmesini istediği görülmüştür. Türk Medeni Kanunu'nun 612.maddesi gereğince, en yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir. Tasfiye sonunda arta kalan değerler, mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verilir. Aynı Kanunun 614. maddesinin 1. ve 2. fıkrasına göre ise; mirasçılar, mirası reddederken, kendilerinden sonra gelen mirasçılardan mirası kabul edip etmeyeceklerinin sorulmasını tasfiyeden önce isteyebilirler....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Mirasın Reddinin İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm mirasın reddinin iptaline (TMK md. 617) ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 17.07.2014 tarihli 2014/2 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 13.10.2014 (Pzt.)...
Davacı istinaf dilekçesinde özetle, davanın hem davacı Sofia hem de oğlu Vasil'in mirası reddettiğinin tespit ve tescili için ikame edildiğini, bu hususun dava dilekçesinde de belirtildiğini, oğlu Vasil'in henüz reşit olmadığından ve oğlunun velayeti eski eşi olan Sokrat ile ortak velayet şeklinde düzenlendiğinden iş bu davada eski eşinin de oğlunun velisi sıfatıyla yer aldığını, ancak kararda oğlu açısından herhangi bir hüküm kurulmadığını, hatta oğlunun velisi sıfatıyla hareket eden eski eşi Sokrat açısından hüküm kurulduğunu, kararın hatalı olduğunu belirterek, kararın kaldırılarak hem davacı Sofia hem de oğlu Vasil'in mirası reddinin tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Dava, TMK'nın 605/1 maddesi uyarınca mirasın gerçek reddi istemine ilişkindir....
Türk Medeni Kanununun 610/2 maddesi gereğince "Ret süresi sona ermeden mirasçı olarak tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya mirasbırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapan ya da tereke mallarını gizleyen veya kendisine maleden mirasçı, mirası reddedemez." Murisin alacaklıları tarafından bu hükme göre mirasın reddinin iptali davası açılabilir. Mirasın reddinin iptaline karar verilebilmesi için; terekenin açık veya zımnen kabul edildiğinin, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan işlerin yapıldığının, mirası reddeden mirasçıların terekeden bir kısım malı kendilerine mal edindiklerinin kanıtlanması gerekir. Mirasın reddinin iptalinin istenebilmesi için mirasçılardan tamamının mirası reddetmiş olması gerekir (Murisin alacaklarının korunmasında). Bir mirasçı dahi mirası kabul ederse mirasın reddinin iptali istenemez....
Mirasbırakanın kardeşleri olan davacılar, mirasbırakanın tek mirasçısı kızının mirası reddetmiş olması nedeniyle terekenin borca batık olduğu gerekçesiyle mirası reddettiklerini beyan etmişlerdir. Türk Medeni Kanununun 612. maddesi uyarınca en yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras Sulh Hukuk Mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir. Mirasbırakan Gönül Gemici'nin 16.3.2005 tarihinde vefatıyla kalan en yakın mirasçısı kızı Ayşe 31.3.2005 tarihinde mirası reddetmiştir. Mirasbırakanın en yakın mirasçısı sıfatını taşımayan kardeşlerine miras intikal etmez. Tasfiye sonucunda arta kalan değer mirası reddetmemiş gibi Gönül Gemici'nin mirasçısına verilir. (TMK.md.612/2) Bu yasal hükümlerin aksine verilmiş kararlar sonuca etkili değildir....
Sulh Hukuk Mahkemesine 25.04.2011 tarihinde başvurarak "mirası kayıtsız koşulsuz reddettiğine" dair 02.06.2011 tarihinde beyanda bulunmuştur. Dava ise 20.02.2012 tarihinde açılmıştır. Mirasın kayıtsız şartsız reddine ilişkin beyan, tutanakla tespit edilmiş olması koşuluyla sulh hakimine ulaştığı andan itibaren sonuç doğurur ve miras bu tarihten itibaren reddedilmiş sayılır. Reddeden mirasçı bu tarihten itibaren mirasçılık sıfatını yitirir. Ret tarihi, buna ilişkin beyanın sulh hakimine ulaştığı tarihtir. TMK'nın 617/1. maddesinin açık hükmü karşısında, ret tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında altı aylık hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle davanın reddine, A.A.Ü.T. gereğince hesap edilen 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 24.09.2014 gününde verilen dilekçe ile mirası reddin iptali talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.02.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirası reddin iptaline ilişkindir. Davacı vekili, ... 1. İcra Dairesi 2013/4215 sayılı dosyada davacının davalı ...'den alacaklı olduğunu, adı geçen davalının babası ...'den kalan mirası ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2014/554-618 E. K. sayılı ilamıyla kayıtsız şartsız reddettiğini, murisin aktifinin pasifinden fazla olduğunu, davalının alacaklısının zarara sokmak amacıyla mirası reddettiğini belirterek ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2014/554-618 E....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, 04.12.2014 gününde verilen dilekçe ile mirasın gerçek reddi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 27.01.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacı, babasının vefat ettiğini, babasından kalan mirası kayıtsız ve şartsız reddettiğini, kayıtsız ve şartsız mirası ret beyanının tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, TMK'nın 606. maddesinde belirtilen üç aylık sürenin geçirilmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Dava, Türk Medeni Kanununun 605. maddesinde düzenlenen mirasın reddinin ve mirası ret beyanının tescilinden ibarettir. TMK'nın 606. maddesi uyarınca miras üç ay içinde reddolunabilir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2062 KARAR NO : 2022/2102 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SULUOVA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2017/470 ESAS, 2021/492 KARAR DAVA KONUSU : Mirası Reddinin İptali KARAR : Suluova Asliye Hukuk Mahkemesinin 20217/470 esas, 2021/492 karar sayılı dava dosyasında verilen karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Amasya İli Suluova İlçesi Vergi Dairesi Müdürlüğünün 8840263835 vergi numaralı mükellefi T3 veraset intikal beyannamesi verdikleri tarihte toplam 60.493,55 TL (11.04.2017) borcu bulunduğunu, borç ödenmediğinden gecikme zammı ve faizleri de devam ettiğini, vergi alacağını tahsil etmek amacıyla T3 hakkında mal varlığı araştırması yapılmış borcu karşılayacak mal varlığına ulaşılamadığından murisi olan babası...
reddinin iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....