Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle, davalının meslek hastalığına yakalanıp yakalanmadığının araştırıldığını, maluliyet oranının tespit edildiğini, görevlendirilen müfettişler tarafından işyerinde denetim yapılıp rapor düzenlendiğini, davalıya sürekli iş göremezlik gelirinin bağlandığını, davalının yakalandığı hastalığın elde olan raporlar ve belgeler neticesinde meslek hastalığı olduğuna karar verildiğini bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep ettiğini belirtmiştir....
Dosyanın incelenmesinden; davacı sigortalının hastalığının meslek hastalığı olup olmadığının Kurum Sağlık Kurulu tarafından tespitinin uygun olacağının SGK İnceleme Raporunda belirtildiği halde Kurumun bu yönde bir tespitine ve davacıda meslek hastalığı sonucu oluşan iş gücü kaybı oranının yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda tespit edildiğine dair bir bilgi ya da belgeye rastlanmadığı belirgin olduğundan; mahkemece yapılacak iş; a-)Davacıya meslek hastalığını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca meslek hastalığı olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “meslek hastalığının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre; b-)Olayın Kurumca meslek hastalığı olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek sürekli iş göremezlik oranının belirlenmesi giderek meslek hastalığı sigorta kolundan sürekli iş göremezlik geliri...
Davanın yasal dayanağı olan 20/3 maddesinde ise “İş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünü %50 oranının altında kaybetmesi nedeniyle sürekli iş göremezlik geliri bağlanmış iken ölenlerin, ölümün iş kazası veya meslek hastalığına bağlı olmaması halinde sigortalının almakta olduğu sürekli iş göremezlik geliri, 34 üncü madde hükümlerine göre hak sahiplerine gelir olarak bağlanır.”...
Davanın yasal dayanağı olan 20/3 maddesinde ise “İş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünü % 50 oranının altında kaybetmesi nedeniyle sürekli iş göremezlik geliri bağlanmış iken ölenlerin, ölümün iş kazası veya meslek hastalığına bağlı olmaması halinde sigortalının almakta olduğu sürekli iş göremezlik geliri, 34 üncü madde hükümlerine göre hak sahiplerine gelir olarak bağlanır.”...
İSTİNAF NEDENLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Uyuşmazlık; davacıya ait iş yerinde çalışan davalı sigortalının 28/08/2009 tarihinde geçirdiği iş kazasından kaynaklanan sürekli iş göremezlik derecesinin tespitine ilişkindir....
Anılan maddeye göre iş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum sağlık kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalının sürekli iş göremezlik gelirine hak kazanacağı, iş kazası ve meslek hastalığı sonucu sürekli iş göremezlik hallerinde meslekte kazanma gücündeki kayıp oranının belirlenmesine ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasların Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği bildirilmiştir....
İhtisas Kurulundan alınacak rapor ile Yüksek Sağlık Kurulu Kararı arasında sürekli iş göremezlik oranına yönelik görüş ayrılığı bulunduğu takdirde çelişkinin giderilmesi için dosyanın Adli Tıp Genel Kuruluna gönderilerek çıkacak sonuca göre karar verilmesi gerekir. Somut olayda iş kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumunca iş kazası olduğu yönünde bir tespitin dosyada bulunmadığı ve davacıda oluşan sürekli iş göremezlik derecesinin belirlenmesinde yukarıdaki prosedürün uygulanmadığı anlaşıldığından Kurumca hak sahibine gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın iş kazası niteliğinde olup olmadığının tespiti; iş kazası niteliğinde olduğunun tespiti halinde sürekli iş göremezlik derecesinin kesin olarak tespiti ön sorundur....
İhtisas Dairesinin raporunda ise tespit edilen lateral epikondilit meslek hastalığı nedeniyle sürekli iş göremezlik oranının %18 olduğuna dair görüş bildirilmiştir. 5510 sayılı Yasa'nın 95. maddesine göre, "Bu Kanun gereğince, yurt dışında tedavi için yapılacak sevklere, çalışma gücü kaybı, geçici iş göremezlik ödeneklerinin verilmesine ilişkin raporlar ile iş kazası ve meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücü veya çalışma gücü kaybına esas teşkil edecek sağlık kurulu raporlarının usul ve esaslarını, bu raporları vermeye yetkili sağlık hizmeti sunucularının sahip olması gereken kriterleri belirlemeye, usulüne uygun olmayan sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbî belgeleri düzenleyen sağlık hizmet sunucusuna iade edecek belirlenen bilgileri içerecek şekilde yeniden düzenlenmesini istemeye Kurum yetkilidir....
Davacı, SSK Bölge Müdürlüğüne verdiği 30.03.1990 tarihli dilekçe ile; sürekli iş göremezlik oranının arttığını, yeniden kontrol muayenesine tabi tutulmasını istemiştir. SSK Zonguldak Bölge Müdürlüğü 23.07.1990 tarihli yazıyı Zonguldak Hastanesi Baştabipliğine hitaben yazarak, davacının sürekli işgöremezlik oranının yeniden tespitini talep etmiştir. Hastane davacıyı çağıracak yerde, o sıralarda meslek hastalığına tutulduğunu, bunun tespitini isteyen Mustafa oğlu 1933 doğumlu Mehmet Ölmez'i çağırmış ve bu kişi 23.07.1990 tarih ve 95970 sayı ile, Hastane Sağlık Kuruluna girmiş, hakkında 30.07.1990 ve M/1210 sayılı Sağlık Kurulu Raporu tanzim edilmiş , sürekli işgöremezlik oranı %0 olarak tespit edilmiştir. Bu rapora dayanarak davacının sürekli işgöremezlik geliri 01.08.1990 tarihinde kesilmiştir. Gelirinin kesilmesi üzerine, davacı vekili; 04.01.1991 tarihinde sürekli işgöremezlik derecesinin Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunca karara bağlanmasını istemiştir....
İş Mahkemesinin 2019/560 Esas sayılı sigortalı tarafından işveren aleyhine açılan tazminat dosyasında alınan 21/08/2020 tarihli kusur bilirkişi raporunda meslek hastalığının meydana gelmesinde davalı işveren TTK'nın % 76,90 oranında kusurlu olduğu, olayda %11,72 oranında kaçınılmazlık bulunduğu belirtilmiştir. Dosya kazanın meydana geldiği iş kolu olan maden ve iş güvenliği alanında uzman bilirkişiye teslim edilerek kusur bilirkişi raporu aldırılmıştır. Bilirkişice düzenlenen 20/04/2021 tarihli kusur bilirkişi raporunda, sigortalının işten ayrıldığı 1989 yılındaki meslek hastalığı sürekli iş göremezlik derecesinin %24,71 olduğu ve sigortalının %24,71 oranındaki meslek hastalığı nedeni ile maluliyetinde davalı işveren TTK Genel Müdürlüğünün % 62,33, dava dışı işverenlerin %9,22 oranında kusurlu olduğu ve kaçınılmazlık oranının % 28,45 olduğu belirtilmiştir....