Dava konusu olayda davacının 01.11.2013 tarihinde maluliyet oranı belirtilerek tespit edilen meslek hastalığı nedeniyle sürekli iş göremezliğe uğradığı, ilk maluliyet tespitinin 01/11/2013 tarihli rapor ile belirlendiği, meslek hastalıklarında zaman aşımının meslek hastalığının tespit tarihinden başlayacağı, bu duruma göre meslek hastalığının tespit tarihi olan 01/11/2013 tarihi dikkate alındığında 26/03/2021 dava tarihinde yasanın öngördüğü 10 yıllık sürenin geçmediği, davacının manevi tazminat isteminin zamanaşımına uğramadığı anlaşılmıştır. ( Yargıtay 34 XX 434/03/2016 tarihli 2016/2721 E.2016/3194 ) Taraflar arasında görülüp kesinleşen maddi tazminat davasında atfedilen kusur oranı, meydana gelen malüliyet derecesi ile tarafların sosyal ve ekonomik durumu, paranın satın alma gücü, belirlenen oranın manevi tatmin duygusunu gidermesi ve caydırıcılık uyandırma unsuru birlikte değerlendirildiğinde manevi tazminata hükmedilmesinin ve takdir olunan manevi tazminat miktarının dosya kapsamına...
İş Mahkemesi'nin 2019/85 Esas, 2019/92 Karar sayılı dosyası ile davacı vekili; 20.709,00- TL maddi, 10.000,00- TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davada zamanaşımı olduğunu, maluliyet tespitinin SGK tarafından tek taraflı yapıldığını, meslek hastalığı tespitlerinin 506 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olmadığı gibi müvekkili kurum açısından da bağlayıcı olmadığını, meslek hastalığı oluşumunda müvekkili kurumun herhangi bir kusuru bulunmadığını, maddi tazminat hesabında PMF cetvelinin esas alınmaması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece; "Tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; Davacının, davalı kurum tarafından işletilen madende yeraltında çalıştığı ve birbiriyle tam uyumlu Kocatepe SSGM. ve YSK raporları ile açıkça tespit edildiği üzere % 10,3 oranında meslek hastalığı maluliyetinin oluştuğu tartışmasızdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, meslek hastalığı sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dava, meslek hastalığı nedeniyle uğradığı sürekli iş göremezlik nedeniyle davacının maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Bu tür davalarda sigortalıda oluşan iş göremezlik oranının tazminat miktarını doğrudan etkileyeceği açıktır. Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasa’nın 19. maddesidir....
Mahkemece davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmişse de manevi tazminatın takdirinde yanılgıya düşüldüğü, manevi tazminatın fazla takdir edildiği anlaşılmaktadır. Davacının meslek hastalığı sonucu % 22 oranında fark maluliyete uğradığı olayda davacı meslek hastalığının kaçınılmazlık sonucu oluştuğunu kabul etmiştir. B.K'nun 47. Maddesinde hakimin bedensel bütünlüğün bozulması halinde olayın özelliklerini göz önünde tutularak zarar görene adalete uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar vereceği öngörülmüştür. Bedensel bütünlük eş deyişle vücut bütünlüğü kavramının fizik bütünlük yanında ruhsal bütünlüğü ve sağlığı da kapsadığı tartışmasızdır. Olayın özelliklerinin neler olduğu 22.6.1966, 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklanmıştır. Bunlar her olayda değişebilir. Bu nedenle hakiminin kararında bu özellikleri objektif ölçülere göre göstermesi gerekir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk Derece Mahkemesince; "1- Asıl Davanın KABULÜ ile, Toplam 146.173,00 TL Maddi tazminat alacağının meslek hastalığı tarihi olan 29/11/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Birleşen Davanın KISMEN KABULÜ İLE Toplam 30.000,00 TL manevi tazminat alacağının meslek hastalığı tarihi olan 29/11/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,...'' şeklinde karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: İlk Derece Mahkemesi'nce yazılan gerekçeli karar, taraflara usulüne uygun tebliğ edilmiştir. İstinaf Kanun Yoluna yasal süresinde davacı ve davalı tarafından müracaat edilmiştir....
Diğer yandan, sigortalıya bağlanacak gelir ve hükmedilecek tazminatın miktarını doğrudan etkilemesi nedeniyle, işçide oluşan meslekte güç kayıp oranının hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeksizin kesin olarak saptanması gerekir. 5510 sayılı Yasa’nın 14. maddesinde meslek hastalığının, 4 ncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile 5 nci madde kapsamında bulunan sigortalılar bakımından bunları çalıştıran işveren tarafından, (b) bendi kapsamındaki sigortalı bakımından ise kendisi tarafından öğrenmeden sonraki üç işgünü içinde iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesi Kurum'a bildirilmesinin zorunlu olduğu, meslek hastalığı ile ilgili bildirimler üzerine gerekli soruşturmaların, Kurumun denetim ve kontrol ile yetkilendirilen memurları tarafından veya Bakanlık iş müfettişleri vasıtasıyla yaptırılabileceği, hangi hallerin meslek hastalığı sayılacağı, iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesinin şekli ve içeriği, verilme usûlü ile bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usûl ve esasların, Kurum...
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davada zamanaşımı olduğunu, maluliyet tespitinin SGK tarafından tek taraflı yapıldığını, meslek hastalığı tespitlerinin 506 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olmadığı gibi müvekkili kurum açısından da bağlayıcı olmadığını, meslek hastalığı oluşumunda müvekkili kurumun herhangi bir kusuru bulunmadığını, maddi tazminat hesabında PMF cetvelinin esas alınmaması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece; "Tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; davacının, davalı kurum tarafından işletilen madende yeraltında çalıştığı, Adli Tıp İhtisas ve Üst Kurulu raporları ile açıkça tespit edildiği üzere % 2,2 oranında meslek hastalığı fark maluliyetinin oluştuğu tartışmasızdır. Maden işi yapılan işin niteliği gereği riskler içermekte olup, işyerinde maruz kalınan kömür ve silis tozları meslek hastalığına yol açmaktadır....
Mahkemece, maddi tazminat isteminin vaki feragat nedeniyle reddine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 10.500,00 TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiştir. Davacının 1965-1970 (1967 hariç) yılları arasında davalı Kurumda, 1970-1998 yılları arasında Almanya’ da maden işçisi olarak çalıştığı, meslek hastalığı sonucu % 13,12 oranında sürekli iş göremezliğe uğradığı olayda, davalı ... nın % 4,34, Alman işverenin % 26,04 kusurlu olduğu, olayda % 69,62 oranında kaçınılmazlık bulunduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre hâkimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile sigortalıya verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, meslek hastalığı sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı ... Müdürlüğünün aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, meslek hastalığı sonucu % 39 oranında artan maluliyet nedeniyle davacının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir....
Mahkemece, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş, karar gerekçesinde maddi tazminatın reddine karar vermek gerektiği belirtilmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Yasasının 49. maddesi hükmüne göre "kusurlu veya hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür." Aynı Yasanın 54. maddesinde bedensel zararlar; "tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar" olarak sayılmıştır. Bu durumda iş kazası veya meslek hastalığı sonucu sürekli iş göremez durumuna gelen sigortalı, bu iş gücü kaybı nedeniyle cismani zarara uğramıştır. Sigortalının bedensel zararı nedeniyle olay tarihinden itibaren ölene kadar bu efor kaybının neden olduğu maddi zararının giderilmesi gerekir. Sigortalının iş kazası veya meslek hastalığı sonrası daha yüksek ücretle iş bulması veya aynı işine devam ediyor ve aynı ücreti elde ediyor olması bedensel zararının bulunmadığı anlamına gelmez....