WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

gerekçesiyle meskeniyet şikayeti yönünden davanın reddine karar verildiği görülmektedir....

    Ek madde 1'e göre 01.01.2020 tarihinden itibaren belirlenen 2020 yılı için yeniden değerleme oranına göre hesaplama yapıldığında İİK'nun 363. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen miktar 12.600,00- TL olarak belirlenmiş olup, istinafa konu uyuşmazlığın vekalet ücreti ve yargılama gideri toplamı olan 2.400,80- TL'ye ilişkin olması nedeniyle, verilen karar kesin olup istinaf talebinin usul yönünden reddine karar verilmesi gerekmiştir. Davacı tarafın istinaf talebi yönünden; Borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunabilmesi için meskeniyet iddiasında bulunduğu evde bizzat oturması gerekmediği gibi birden fazla evi var ise istediği taşınmaz ile ilgili haczedilmezlik şikayetinde bulunmasına engel bir yasal düzenleme mevcut değildir. Borçlu birden fazla takibe uğraması durumunda her dosya için ayrı ayrı meskeniyet şikayetinde bulunabilir. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı, haciz anındaki sosyal durumuna, borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir....

    Her ne kadar davacı vekili meskeniyet şikayetinde bulunmuş ise de, icra dosyasının incelenmesinde meskeniyet şikayetine konu taşınmaza 19/10/2012 tarihinde haciz konulduğu, 24/01/2013 tarihinde kıymet takdirine ilişkin bilirkişi raporunun düzenlendiği, kıymet takdirine ilişkin bilirkişi raporunun davacı borçluya 25/02/2013 tarihinde tebliğ edildiği, mahkememize meskeniyet şikayeti davasının ise 20/04/2017 tarihinde, yaklaşık olarak 4 yıl sonra açıldığı, 7 gün olan şikayet süresi içerisinde borçlu tarafından haczedilmezlik şikayetinde bulunulmadığı anlaşılmakla, meskeniyet şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine..." dair karar verildiği görülmüştür....

    Her ne kadar davacı vekili şikayetini ödeme emrine itiraz olarak belirtmiş ise de uyuşmazlığın meskeniyet iddiası ile haczedilmezlik şikayeti niteliğinde olduğu anlaşılmış, davacı vekilinin 08.09.2020 tarihli dilekçesi ile meskeniyet iddiasında bulunduğu görülmüştür. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; şikayetçi T1'ın eşi hakkında kambiyo senetlerine dayalı haciz yolu ile icra takibi yapıldığı, meskeniyet iddiasında bulunma hakkının ancak takip borçlusuna ait olduğu, takipte taraf sıfatı bulunmayan şikayetçi 3. kişinin haczedilmezlik iddiasında bulunamayacağı, şikayetçinin aktif husumet ehliyeti bulunmadığı (Aynı mahiyette Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : İİK'nun 82/12. maddesi gereğince haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanunun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tabidir. Şikayet süresi haczin öğrenildiği tarihten itibaren başlar. Somut olayda borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazda 18/04/2016 tarihinde kıymet takdirine yönelik keşif yapılmış olup kıymet takdir tutanağında "borçlu ..." ibaresi yazılı ise de, tutanakta şikayetçi-borçlu ...’nın hazır olduğuna dair bir kayıt mevcut değildir....

      3. kişilere olan borçları nedeniyle Kocaeli 8....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle iki ayrı takip borçlusu tarafından aynı takibe ilişkin olarak iki ayrı taşınmaz ile ilgili meskeniyet iddiasında bulunulduğu meskeniyet iddiasının kötü niyetli olarak ileri sürüldüğü karı ve kocanın ayrı ayrı taşınmazlar için meskeniyet iddiasında bulunmasının her iki taşınmazın da meskenleri olmadığını gösterdiğini açılan davanın haksız olduğunu söyleyerek davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEME KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince " Meskeniyet şikayeti mesken sahibinin ailesi ile yaşamını sürdürebileceği konuta ilişkin olup her 2 davacının karı koca olması nedeni ile ancak bir mesken için şikayet de bulunabilecekleri anlaşıldığı gibi, davaya konu her 2 taşınmazın üzerinde banka lehine ipotek bulunduğu, bu ipoteğin konut, tüketici ve zirai krediden kaynaklanmadığı anlaşıldığından her iki davacının haczedilmezlik şikayetinin reddine " dair karar verildiği görülmüştür....

      Bunun dışında, borçlunun serbest iradesiyle kurduğu ipotekler adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller. Ancak haciz tarihinden önce kaldırılan ipotek haczedilmezlik şikayetinin dinlenmesine engel olmadığı gibi ipotek fek edilmemiş olsa bile haciz tarihinde ve/veya haciz tarihinden önce ipoteğin ödenmiş bulunması halinde de meskeniyet haczedilmezlik şikayetinin dinlenmesine engel bir durumun bulunmadığı kabul edilmektedir. Dosya kapsamındaki 01/02/2021 tarihli bilirkişi raporunda; dava konusu taşınmazın değerinin 110.000,00 TL olduğu, davacının haline münasip meskenin değerinin 110.000,00 TL değerinde olduğunun belirtildiği anlaşılmıştır....

      neticesinde meskeniyet süresi başlayacağından huzurdaki davanın süresinde açılmadığını beyanla meskeniyet şikayetinin kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçluya 103 davetiyesinin tebliğ edilemediği, her ne kadar borçlunun İcra Müdürlüğünce yapılan fiili haciz ve kıymet takdiri sırasında haciz mahallinde bulunduğu ve hacizden haberdar olduğu, şikayetin süresinde yapılmadığı iddia olunmuş ise de, 25.02.2020 tarihli taşınmazın fiilen haczi ile kıymet takdir tutanağı başlıklı tutanakta borçlunun hazır olduğunun belirtilmediği, borçlunun bu tutanakta imzasının bulunmadığı, haczedilmezlik şikayetinin süresinde yapıldığını, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunması için bizatihi meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu evde oturmasının gerekmediği, taşınmaz tapuda arsa olarak kayıtlı ise de, üzerinde meskeniyet şikayetine konu olan evin bulunduğunun yerel mahkemece mahallinde yapılan keşifte belirlendiği, uzman bilirkişilerden alınan raporda şikayete konu olan taşınmazın toplam değerinin 247.203,30 TL olduğu, borçlunun hissesinin...

        UYAP Entegrasyonu