WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30.06.2020 NUMARASI : 2019/114 Esas - 2020/245 Karar DAVA KONUSU : Mera, Yaylak Ve Kışlağa İlişkin Davalar (Yaylaya Elatmanın Önlenmesi, Ecrimisil Ve Eski Hale Getirme Bedelinin Tahsili) KARAR : Dikili 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 30.06.2020 tarih ve 2019/114 Esas, 2020/245 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, raportör üye tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi....

Değerlendirme Mera Kanunu'nun 11 inci maddesi hükmü; "Komisyon; bölgenin ekonomik durumunu, iklim özelliklerini, toprak işleme esaslarını, arazi kullanma şekillerini ve kullanma kabiliyet sınıflarını dikkate alarak mevcut mera, yaylak ve kışlaklar ile bu amaçla kullanılabilecek diğer alanları, sulama ve geçit yerlerini tespit eder ve haritaları üzerinde belirler. Köy veya belediyenin münferiden veya müştereken yararlanacağı mera, yaylak ve kışlak ihtiyacının belirlenmesinde, bu alanların karakter ve otlatma kapasitesi, bitkisel ve hayvansal gelişme ve otlatılacak hayvan miktarı dikkate alınır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.07.2010 gününde verilen dilekçe ile mera komisyon kararının iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 10.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Mera Komisyon Kararının iptali istemine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. 4342 sayılı Kanunun 6. maddesi hükmü uyarınca, mera, yaylak ve kışlakları tespit, tahdit ve tahsis işlemleri ... ve ... Bakanlığınca yapılır. Bu amaçla da yasanın öngördüğü özellikleri taşıyan 8 kişiden oluşan bir komisyon kurulur....

      , meradan açılıp açılmadığı, sınırında bulunan mera parseli ile arasında doğal ya da yapay ayırıcı nitelikte unsur bulunup bulunmadığını belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; taşınmazların her yönünden tüm özelliklerini gösterir (özellikle taşınmazın, sınırındaki mera parseli ile sınırını gösterir) fotoğrafları çektirilmeli; teknik bilirkişiden keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, dava konusu taşınmaz ile sınırında bulunan mera parselinin konumlarını yan kesit krokisi ile gösteren rapor ve harita düzenlettirilmeli; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiden yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş hava fotoğrafları üzerinde uygulama yaptırılarak, taşınmazın önceki ve şimdiki niteliğini, mera, yaylak veya kışlak vasfında olup olmadığını belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; bundan sonra iddia ve savunma doğrultusunda toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir....

        Orman Bakanlığı, orman içi, orman kenarı ve orman üst sınırı mera, yaylak, kışlak ve otlakların koruma, bakım ve ıslahı konusunda kanunlar ile verilen görevi yapmaya devam eder." hükmü ile Orman Kanunu'nun 22. maddesinde yer alan "Tarım ve Orman Bakanlığı, Devlet ormanları içindeki ağaçsız otlak, yaylak ve kışlakların tanzim ve ıslahı hususunda gerekli tedbirleri alır." hükmü birlikte incelenip değerlendirildiğinde, yalnızca Mera Kanunu'nda yer alan düzenlemelerden yola çıkılarak, davalı idarenin dava konusu Yönetmeliği çıkarma yetkisinin bulunmadığının veya yapılan düzenlemelerin Mera Kanunu'na aykırı olacağının kabulüne de olanak bulunmadığı; davalı idareye hem Mera Kanunu hem de Orman Kanunu'ndan kaynaklı görev, yetki ve sorumluluklar yüklenildiği; Öte yandan, Yönetmeliğin "Amaç" başlıklı 1. maddesi ile "Kapsam" başlıklı 2. maddesi birlikte ele alındığında, düzenlemenin Devlet ormanlarındaki yayla alanlarının ve bu alanlardaki her türlü bina ve tesisin tespitine ilişkin olduğu, bu...

          Mera, bir veya birden fazla köy veya kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). Mera, yaylak ve kışlak davalarında, tahsise ya da kadim kullanma hakkına dayanılabilir....

            HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1473 KARAR NO : 2022/827 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SINDIRGI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/02/2021 NUMARASI : 2019/215 ESAS, 2021/25 KARAR DAVA KONUSU : Mera, Yaylak Ve Kışlağa İlişkin Davalar KARAR : İlk derece mahkemesinin 23/02/2021 tarihli kararına karşı davacı Orman İdaresi tarafından kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olmakla yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; dava konusu Balıkesir ili, Sındırgı ilçesi, Pürsünler Mahallesi 183 ada 43 parsel ve 249 ada 1 parsel sayılı taşınmazların fiilen orman sayılan yerlerden olmasına rağmen 24/03/2017 tarih, 919 karar sayılı Balıkesir Mera Komisyonu tahsis kararında anılan taşınmazların mera vasfı ile tespit ve tescil edildiklerini, ancak bu tescilin yasaya aykırı olduğunu, dava konusu 183 ada 43 parsel üzerinde 10- 15 yaşlarında...

            Bulunan mera vasıflı 137 ada 2 parselin 66,845 dekarlık kısmını T4 tarafından buğday ekilerek kullandığından dolayı el atma ve eski hale getirme talepli açılmış ise de mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahsis ve tahdidinin Bakanlıkça yapılacağı belirtilmiş olup, Bakanlığın yetkisi tespit, tahsis ve tahdidin değiştirilmesi ile sınırlı olduğundan anılan Bakanlığa genel mahkemede mera, yaylak ve kışlaklar hakkında onları koruma ya da sahiplenmeye yönelik dava açma hakkı açık bir hükümle tanınmamıştır....

            Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. 31.05.1965 tarihli ve 4/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile “...tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının bir başka köy sınırı içine alınmış olması halinde, sınır değişikliğinin ikinci köye bir yararlanma hakkı sağlamayacağı ve ilk köyün eskiden olduğu gibi bu yerlerden tek başına yararlanacağı” öngörülmüş olup, bu karar 4342 sayılı Mera Kanununun 29. maddesi ile de yasa hükmü haline gelmiştir. Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder. Dava, meranın aidiyetinin tespiti ve davacı ... yararına olarak özel siciline tescili istemlerine ilişkindir....

              Yasanın “komisyon ve teknik ekipler” başlıklı 6.maddesinde tespit, tahdit ve tahsis için Valiliğin görevlendireceği bir Vali Yardımcısı Başkanlığında mera komisyonunun Yasada sayılan nitelikleri taşıyan 8 kişi ile kurulacağı hükme bağlanmıştır. Görülüyor ki, komisyonun görevleri ve alacağı kararların tamamı mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsisle ilgilidir. 4342 sayılı Mera Kanununda mera komisyonunda bazı ... veya tüzel kişileri meradan men etme yetkisi tanınmamıştır. Davacılar komisyonun kendilerini meraya girmekten yasaklayan 9.7.2004 günlü kararının iptalini isteyebilirlerse de mera komisyonunun anılan kararı idari nitelikte bir karar olduğundan istemin incelenip sonuçlandırılacağı yer genel mahkemeler değil İdari Yargı yeridir. Böyle olunca mahkemece, açılan davanın yargı yeri nedeniyle reddine karar verilmesi yerine, esasının incelenerek hükme bağlanması doğru olmamış kararın bozulması gerekmiştir....

                UYAP Entegrasyonu