WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan, Hazine adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen, daha sonra Hazine tarafından ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan, fakat daha sonra bu Kanun hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek Hazine adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, Hazinece herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve halen tapuda Hazine adına kayıtlı olan  taşınmazlar, tahsis tarihindeki arsa değerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce Hazineye ödenmesi kaydıyla adlarına tahsis yapılanlara devredilir” hükmü getirilmiştir....

    Hükmü, davalı temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere, tüm dosya içeriği ile özellikle çekişmeli taşınmazın bulunduğu alanın öncesinden ve 12.09.1958 tarih 32 numaralı ... Tevzi Komisyonu çalışmalarında mera ve yaylak olarak saptanmasına, 4342 Sayılı Mera Kanununun 4.maddesi uyarınca mera ve yaylaklarda ... mülkiyet iddiasının dinlenemeyeceğine ve bu gibi yerler kazandırıcı zamanaşımı yoluyla mülk edinilemeyeceğine göre davalının diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir. 2-Mera; hayvanların otlatılması ve otundan yararlanılması için tahsis edilen veya kadimden beri bu amaçla kullanılan yerlerdir. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazların mera olduğunu iddia etmiş, yararlanma hakkına ilişkin bir dava ve talepte bulunmamıştır. Taşınmazların mera olduğu saptandığına göre, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16.maddesi hükmünce sınırlandırılarak, parsel numarası verilip bu niteliği ile ... siciline yazılmasıyla yetinilmesi gerekir....

      Hükmü, davalı temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere, tüm dosya içeriği ile özellikle çekişmeli taşınmazın bulunduğu alanın öncesinden ve 12.09.1958 tarih 32 numaralı ... Tevzi Komisyonu çalışmalarında mera ve yaylak olarak saptanmasına, 4342 Sayılı Mera Kanununun 4.maddesi uyarınca mera ve yaylaklarda ... mülkiyet iddiasının dinlenemeyeceğine ve bu gibi yerler kazandırıcı zamanaşımı yoluyla mülk edinilemeyeceğine göre davalının diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir. 2-Mera; hayvanların otlatılması ve otundan yararlanılması için tahsis edilen veya kadimden beri bu amaçla kullanılan yerlerdir. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazların mera olduğunu iddia etmiş, yararlanma hakkına ilişkin bir dava ve talepte bulunmamıştır. Taşınmazların mera olduğu saptandığına göre, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16.maddesi hükmünce sınırlandırılarak, parsel numarası verilip bu niteliği ile ... siciline yazılmasıyla yetinilmesi gerekir....

        Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder. Meraya elatmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği yada taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. Aynı şekilde, bir yerin mera olduğu iddiasıyla köy veya belediye tüzel kişiliğinin yada Hazinenin tapu iptali ve sınırlandırma istemiyle dava açmasına olanak vardır. Mera, yaylak ve kışlak davalarında, tahsise yada kadim kullanma hakkına dayanılabilir....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Osmancık Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/560 esas, 2022/346 karar sayılı dava dosyasında verilen mera, yaylak ve kışlağa ilişkin davalar (meraya elatmanın önlenmesi ve kal.) talebinin kabulüne karşı, davalı tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; mera, yaylak ve kışlağa ilişkin davalar (meraya elatmanın önlenmesi ve kal.) istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda, "......

          mevcut davalı köy adına olan kaydın iptali ile varsa mera tahsis kararının iptali ile davacı T3 adına özel siciline dercine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Ancak, mahkemece, taşınmazların 1970 yılında yapılan kadastro sırasında mera olarak sınırlandırılarak özel sicile kaydedildiği ve 2008 yılında mera komisyonu tarafından mera olarak tahsis edildiği halde kararda mera komisyon karının iptaline karar verilmemesi ve mera kaydının iptali yerine mera olan vasfının iptaline karar verilmesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu nedenle; hüküm fıkrasının 1. paragrafında yer alan "sayılı" kelimesinden sonra gelen “taşınmazın mera olan vasfının iptali” ifadesi kaldırılarak, yerine “taşınmaza ilişkin mera komisyonu tarafından yapılan mera tesbit ve tahdit çalışmaları ile tahsis çalışmalarının iptaline ve taşınmazın mera olan kaydının iptali” ifadesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.'...

            Daha sonra 4342 sayılı Kanuna göre 2000 yılında yapılıp 28.12.2001 – 28.01.2002 tarihleri arasında ilan edilerek kesinleşen mera, yaylak ve kışlakların tespit ve tahdidi çalışması ile 2009 yılında yapılıp 19.06.2009 tarihinde Valilik tarafından onaylanıp 15.07.2009 – 13.08.2009 tarihleri arasında ilan edilen ve açılan dava nedeniyle kesinleşmeyen mera, yaylak, kışlak ve çayırların tahsisi çalışması vardır. Çekişmeli taşınmazlar bu tahsis çalışmasında ... Köyü'ne tahsis edilmiştir....

              Birinci fıkrada nitelikleri belirtilen taşınmazlardan, Hazine adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere bedelsiz olarak veya bedeli karşılığında gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine tahsis edilen, daha sonra Hazine tarafından ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucu mera, yaylak ve kışlak olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilerek mera, yaylak ve kışlak özel siciline yazılan, fakat daha sonra bu Kanun hükümlerine göre mera, yaylak ve kışlak vasfı değiştirilerek Hazine adına tescil edilen taşınmazlardan; herhangi bir kamu hizmeti için gerekli olmayan, Hazinece herhangi bir tasarrufa konu edilmeyen ve halen tapuda Hazine adına kayıtlı olan  taşınmazlar, tahsis tarihindeki arsa değerine devir tarihine kadar geçen süre için yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce Hazineye ödenmesi kaydıyla adlarına tahsis yapılanlara devredilir” hükmü getirilmiştir....

                Bununla birlikte, dava konusu 117 ada 5 parsel sayılı taşınmazın da içinde bulunduğu Namaloz Merası İl Mera Komisyonu teknik ekipleri tarafından 2001 yılında başlanılan mera tespit çalışmaları sonucunda bu taşınmazın mera olarak sınırlandırılmasının yapıldığı ve 12.09.2006 tarihinde kesinleştiği, tahsis kaydının ise bulunmadığı anlaşılmıştır. Davacı Hazine vekili, çekişmeli taşınmazın Taşocağı Köyü kadastro çalışmaları sonucunda özel mülkiyete konu olacak şekilde davalılar adına tespit ve tescili yapılmış ise de bu yerin gerçekte kadim mera olduğu ve daha sonradan yapılan mera tespit çalışmaları sonucunda da Namaloz merası içerisinde tespitinin yapıldığı iddiasıyla, tapu kaydının iptali ile mahsus sicile kaydedilmesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalılar usule ve esasa ilişkin sebeplerle davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalılar vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf edilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu