Dava, meranın aidiyetinin tespiti ve elatmanın önlenmesine ilişkindir. Mera, yaylak ve kışlaklara ilişkin uyuşmazlıklar ferman, şer’i ilam, tahsis kararı vs resmi belgelere veyahutta kadim yararlanma hakkına dayanılarak çözümlenir. Somut olayda, taraf köylere ait kesinleşmiş tahsis kararı bulunmadığı ve kadim yararlanma hakkına dayanılarak uyuşmazlığın çözümlenmesi istenildiği anlaşılmakta ise de, öncelikle dava konusu yer ile ilgili olarak 4342 sayılı Mera Kanunu uyarınca mera komisyon çalışması yapılıp yapılmadığı araştırılmalı, komisyon çalışması başlamış ise tahdit, tespit ve tahsis çalışmalarının kesinleşmesi beklenmeli ve sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eğer mera komisyon çalışması yok ise, davacının kadim yararlanma hakkı bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 13.04.2005 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen 30.10.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava mera parseline ve dere yatağına el atmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Davalı davanın reddini savunmuştur....
Bilahare dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Dava, meraya elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Davacı vekili, dava konusu yerin tapu kayıtları, mahkeme kararı ve 09/11/1945 tarih ve 92/65 sayılı fermandan da anlaşılacağı üzere müvekkili köy halkının kadimden beri yararlandığı yaylası olduğunu, davalı köyün yaylanın Hadim ilçesi hudutları dahilinde kaldığını iddia ederek yaylalardan istifade etmelerinin engellendiğini, fermanla tahsisli ve tapulu olan yaylanın Alanya İlçesi hudutları dahilinde kaldığının tespiti ile davalı ... Köyü Tüzel Kişiliğinin haksız tecavüzünün önlenmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı Köy Tüzel Kişiliği temsilcisi, mahkemenin yetkisiz olduğunu beyan ederek, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, mahkemenin yetkisizliğine dair verilen karar Yargıtay 14....
Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). 31.05.1965 tarihli ve 4/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile “...tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının bir başka köy sınırı içine alınmış olması halinde, sınır değişikliğinin ikinci köye bir yararlanma hakkı sağlamayacağı ve ilk köyün eskiden olduğu gibi bu yerlerden tek başına yararlanacağı” öngörülmüş olup, bu karar 4342 sayılı Mera Kanununun 29. maddesi ile de yasa hükmü haline gelmiştir. Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder....
Eldeki davada, davacı köy sadece idari sınırların mahkeme eliyle saptanması için değil, idari sınırlar içerisinde kalan ve mera niteliğindeki bir kısım taşınmazlara davalı belediyenin elattığı iddiasıyla dava açmıştır. Davalı ... ise buna karşılık, 3527 ve 1151 sayılı mera parsellerinden yararlanma hakkının kendilerine bırakıldığını savunmuştur. Mera, bir veya birden fazla köy veya kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa ... olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). Meraya elatmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma ... olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 12/07/2018 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi, eski hale getirme bedeli ve tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 07/02/2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine vekili,... Köyü sınırları içerisinde bulunan 105 ada 57 No'lu mera parselinin davalı şirket tarafından yol yapımı çalışmaları esnasında meradan toprak çekip çukur açmak suretiyle mera dokusunun yok edildiğini belirterek meraya elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme bedeli ve tazminat isteminde bulunmuştur....
Dava, ... tarafından açılmış, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir. 4342 sayılı Mera Kanununun 4.maddesinde mera, yaylak ve kışlakların hukuki durumu belirlenmiş, 5 maddede mera, yaylak ve kışlak olarak tahsis edilecek yerler sayılmış, 6.maddede ise mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahsis ve tahdit işlemlerin Tarım ve Köy işleri Bakanlığınca yapılacağı belirtilerek komisyonun kurulma ve çalışma şekli hükme bağlanmıştır. Anılan yasanın 4/1 maddesinde meraların devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğu ve bunlardan yararlanma hakkının bir veya birden çok köy veya belediyeye ait olabileceği hüküm altına alındığından; Devletin hüküm ve tasarrufundaki meralar hakkında Hazinenin mülkün sahibi olması sıfatıyla, Hazine dışında yararlanan köy ve belediyenin de kullanıcı sıfatı ile dava açma hakkı vardır....
Dava, ... tarafından açılmış, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir. 4342 sayılı Mera Kanununun 4.maddesinde mera, yaylak ve kışlakların hukuki durumu belirlenmiş, 5 maddede mera, yaylak ve kışlak olarak tahsis edilecek yerler sayılmış, 6.maddede ise mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahsis ve tahdit işlemlerin Tarım ve Köy işleri Bakanlığınca yapılacağı belirtilerek komisyonun kurulma ve çalışma şekli hükme bağlanmıştır. Anılan yasanın 4/1 maddesinde meraların devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğu ve bunlardan yararlanma hakkının bir veya birden çok köy veya belediyeye ait olabileceği hüküm altına alındığından; Devletin hüküm ve tasarrufundaki meralar hakkında Hazinenin mülkün sahibi olması sıfatıyla, Hazine dışında yararlanan köy ve belediyenin de kullanıcı sıfatı ile dava açma hakkı vardır....
Dava, ... tarafından açılmış, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir. 4342 sayılı Mera Kanununun 4.maddesinde mera, yaylak ve kışlakların hukuki durumu belirlenmiş, 5 maddede mera, yaylak ve kışlak olarak tahsis edilecek yerler sayılmış, 6.maddede ise mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahsis ve tahdit işlemlerin Tarım ve Köy işleri Bakanlığınca yapılacağı belirtilerek komisyonun kurulma ve çalışma şekli hükme bağlanmıştır. Anılan yasanın 4/1 maddesinde meraların devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğu ve bunlardan yararlanma hakkının bir veya birden çok köy veya belediyeye ait olabileceği hüküm altına alındığından; Devletin hüküm ve tasarrufundaki meralar hakkında Hazinenin mülkün sahibi olması sıfatıyla, Hazine dışında yararlanan köy ve belediyenin de kullanıcı sıfatı ile dava açma hakkı vardır....
Dava, ... tarafından açılmış, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir. 4342 sayılı Mera Kanununun 4.maddesinde mera, yaylak ve kışlakların hukuki durumu belirlenmiş, 5 maddede mera, yaylak ve kışlak olarak tahsis edilecek yerler sayılmış, 6.maddede ise mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahsis ve tahdit işlemlerin Tarım ve Köy işleri Bakanlığınca yapılacağı belirtilerek komisyonun kurulma ve çalışma şekli hükme bağlanmıştır. Anılan yasanın 4/1 maddesinde meraların devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğu ve bunlardan yararlanma hakkının bir veya birden çok köy veya belediyeye ait olabileceği hüküm altına alındığından; Devletin hüküm ve tasarrufundaki meralar hakkında Hazinenin mülkün sahibi olması sıfatıyla, Hazine dışında yararlanan köy ve belediyenin de kullanıcı sıfatı ile dava açma hakkı vardır....