WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30.06.2010 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.06.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, meraya elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir. Davalı vekili, 3091 sayılı Yasa gereğince verilen kararın infazının sağlanması gerektiğini, davalı şirketin işgal etme veya işgal varsa sürdürme amacı taşımadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne, davalının 5 ada 50 sayılı mera parseline yaptığı müdahalenin önlenmesine, tel, çit, depolama birimi, tek katlı kulübe, kantar kulübesi ve kantarın kal'ine karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 12.11.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 06.07.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, meraya elatmanın önlenmesi istemi ile açılmıştır. Davalılar, 34 sayılı mera parseline 1982 yılında defin yaptıklarını, bu tarihten sonra dava konusu taşınmaza herhangi bir elatmalarının olmadığını, açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava kabul edilmiş, merada bulunan 5 adet mezarın kaldırılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalılar temyiz etmiştir....

      Aynı Kanun'un 19. maddesinin 3. fıkrasında, "Muhtarlar ve belediye başkanları, mera, yaylak ve kışlaklara tecavüz olduğu takdirde durumu derhal Bakanlık il veya ilçe müdürlüğüne, il ve ilçe müdürlükleri de valilik veya kaymakamlığa bildirmekle yükümlüdürler. Bu makamlarca 3091 sayılı Taşınmaz Mal Zilyedliğine Yapılan Tecavüzlerin Önlenmesi Hakkında Kanun veya 2886 sayılı Devlet İhale Kanununun 75 inci maddesi uyarınca gerekli işlemler yapılır." düzenlemesi; 27. maddesinin 2. fıkrasında ise, "Yasaklanmış yerlerde hayvanlarını otlatmaya devam edenlerle mera, yaylak ve kışlak arazisini sürmek sureti ile tahrip edenler ve izinsiz inşaat yapanlar hakkında, valilik tarafından 3091 sayılı Taşınmaz Mal Zilyedliğine Yapılan Tecavüzlerin Önlenmesi Hakkında Kanun ile Türk Ceza Kanununun 513 üncü ve devamı maddelerine göre gerekli kanuni işlem yapılır." düzenlemesi bulunmaktadır....

        Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.11.2013 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi ve tazminat talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.03.2018 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, 126 ada 180 parsel sayılı taşınmazın mera vasfı ile davacı köy adına sınırlandırıldığını, davalıların 2010 ve 2011 yılından beri bu meraya elattıklarını ileri sürerek, elatmanın önlenmesini ve fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak 100,00TL'nin davalılardan tahsilini istemiştir. Davalılar yetkisizlik itirazında bulunmuşlar, davanın reddini savunmuşlardır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.03.2014 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale getirme bedeli talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 25.11.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, mahkemece kararın kesin olarak verilmiş olması nedeniyle HMK'nin 362/1-a maddesi gereğince temyiz talebinin reddine dair verilen 21.02.2018 tarihli ek kararın incelemesi davalı vekili tarafından istenmiş olup süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mera parseline elatmanın önlemesi ve kal istemi ile açılmış, davacı vekili 03.11.2014 tarihli dilekçesi ile davayı ıslah ederek meranın eski hale getirme bedeli olarak 103,46TL’nin davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/11/2021 NUMARASI : 2019/344 2021/438 DAVA KONUSU : Mera, Yaylak Ve Kışlağa İlişkin Davalar (Mera Tespit Komisyonu Kararının İptali) KARAR : Taraflar arasında görülen Mera, Yaylak Ve Kışlağa İlişkin Davalar (Mera Tespit Komisyonu Kararının İptali) istemine ilişkin açılan dava hakkında kurulan hükmün istinaf incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Davaya konu Antalya İli, Manavgat İlçesi, Yaylaalan Mahallesi 175 ada 5, 6 ve 7 sayılı parsellerin 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazlar olduğunu, Tapu kayıtlarının incelemesinde bahse konu taşınmazların Yaylaalan Köy Tüzel kişiliğinin kullanımında olduğuna yönelik şerh bulunduğunu, 6360 sayılı Yasa kapsamında Yaylaalan Köyünün tüzel kişiliği sona ererek mahalle statüsüne dönüştürüldüğünden, tüm hak ve alacakları belediyemize devredildiğini, dolayısıyla...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi ve Kal K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere meraya elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlar Kurulu'nun 26.07.2016 tarih 2016/263 sayılı kararı ile hazırlanıp, 05.08.2016 tarih ve 29792 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri’ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 19.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). Meraya elatmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. Aynı şekilde, bir yerin mera olduğu iddiasıyla köy veya belediye tüzel kişiliğinin ya da Hazinenin tapu iptali ve sınırlandırma istemiyle dava açmasına olanak vardır. Davacı, dava konusu meraya davalının tarım yapmak suretiyle işgal ve tecavüzde bulunduğunu belirtmiş, iddiasına Tokat İl Tarım ve Orman Müdürlüğü 01/06/2018 tarihli Pazar Mera Teknik Ekibi Komisyonu tarafından hazırlanan mera alanının kim tarafından, ne şekilde kullanıldığına dair raporunu dayanak göstermiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 16/06/2014 gününde verilen dilekçe ile zilyetlik hukuki sebebine dayanılarak Hazine adına kayıtlı mera vasıflı taşınmazda elatmanın önlenmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16/02/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mera vasıflı taşınmazda zilyetliğe dayalı elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir....

                Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (Mera Kanunu m.3,4) 31.05.1965 tarihli ve 4/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile “...tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının bir başka köy sınırı içine alınmış olması halinde, sınır değişikliğinin ikinci köye bir yararlanma hakkı sağlamayacağı ve ilk köyün eskiden olduğu gibi bu yerlerden tek başına yararlanacağı” öngörülmüş olup, bu karar 4342 sayılı Mera Kanununun 29. maddesi ile de yasa hükmü haline gelmiştir. Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder....

                  UYAP Entegrasyonu