ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 17.11.2022 NUMARASI: 2014/541 Esas, 2022/712 Karar DAVANIN KONUSU: Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)|Tespit KARAR TARİHİ: 07.02.2024 Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı İdare tarafından açılan Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1000 Esas sayılı dosyasında konu bakımında bağlantı bulunabileceği ve sözleşmenin feshi konusunda değerlendirilme yapılması gerekeceğinden Dairemizce ilgili dosyanın incelenmesi gerekli görülmüş, dosyanın temini için Dairemizce geri çevirme kararı verilmiş sonrasında dosya UYAP üzerinden gönderilmiştir. Ancak dava dilekçenin UYAP üzerinden okunamamasından kaynaklı, dosyanın ASLININ gerekliliği anlaşılmış olup ilgili dosyanın Dairemize gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir....
Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ve sözleşmenin feshi nedeni ile uğranılan kâr kaybı ve zararlarının tahsili ile teminat mektubunun iadesi istemi açılmış, davanın kısmen kabulüne ve 1.010.488,09 TL'nin davalıdan tahsiline, teminat mektubunun iadesi ile ilgili olarak harcı yatırılarak açılmış usulüne uygun bir dava bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir...
Bu sözleşmelerde yüklenici, iş sahibine karşı yüklendiği özen borcu nedeniyle eseri yasa ve sözleşme hükümlerine, fen, teknik ve sanat kurallarına uygun olarak yapıp zamanında tamamlayarak teslim etmeyi, iş sahibi de bu çalışma karşılığında ivaz ödemeyi üstlenmektedir. Eser sözleşmesinin muhataba varması gerekli tek taraflı irade beyanı ile sona erdirilmesi mümkün olup, kural olarak sözleşmenin haklı feshi halinde fesheden, 6098 sayılı TBK'nın 125. maddesi (818 sayılı BK'nın 106 ve 108. Maddeleri) uyarınca akdin hükümsüzlüğünden kaynaklanan zararın tazminini isteyebilir. Doktrinde hakim olan görüşe ve Yargıtay'ın yerleşik uygulamasına göre burada oluşan zarar menfi (olumsuz) zarardır. Menfi zarar; sözleşmenin karşı tarafınca yerine getirileceğine olan güvenin boşa çıkması nedeniyle uğranılan zarardır....
Madde hükümlerine göre işlem yapılacağını, ayrıca sözleşmenin feshi nedeniyle idarenin uğradığı zarar ve ziyanın da yükleniciden talep edilebileceğini, yükleniciye verilen süre içinde yüklenici şirketçe zararların giderilmediğini beyanda menfi zarar karşılığı şimdilik 3.891.013,70 TL'nin ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Mahkememizce davalı yüklenici ile yapılan sözleşme ile ikmal ihalesine ilişkin sözleşme ve tüm evraklar dosyaya kazandırıldıktan sonra dosya menfi zarar istemi hususunda rapor tanzimi için emekli Sayıştay uzmanlarından oluşan bilirkişi heyetine gönderilmiştir....
Ancak, karşısındaki kişiye güvenerek sözleşme akdetmiş olan ve haklı durumda bulunan tarafın, bu sözleşmenin karşı tarafça yerine getirilmemesinden kaynaklanan hayal kırıklığının yanında ayrıca, malvarlığında da eylemli bir azalma meydana gelmektedir. İşte, bu eylemli azalmaya, olumsuz zarar (negative interesse) denilir. Bu zararın tazminine ilişkin yasal dayanak, aynı maddenin ikinci fıkrasında (BK m. 108/II) düzenlenmiştir. Olumsuz zarar; sözleşmenin, karşı tarafça yerine getirileceğine olan güvenin boşa çıkması nedeniyle uğranılan eylemli zarardır. Başka bir anlatımla, sözleşme yapılmasaydı, uğranılmayacak olan zarardır. Dolayısıyla, karşı tarafın malvarlığına girsin veya girmesin, sözleşme nedeniyle alacaklının cebinden (malvarlığından) çıkan ve yasal olarak harcanan paradır. Doktrinde hakim olan görüşe ve Yargıtay uygulamasına göre, burada oluşan zarar menfi (olumsuz) zarardır....
Mahkemece, uyulan Hukuk Genel Kurulu bozma ilamı ve dosya kapsamına göre; davada menfi zarar talep edildiği, taraflar arasındaki sözleşmenin münfesih olduğu konusunda tereddüt bulunmadığı, ancak fesih nedeniyle oluştuğu iddia edilen zararın davacı tarafça ispatlanması gerektiği, isbat edilen ve talep edilebilecek bir menfi zarar bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar davacılar vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 22.03.2013 tarih ve 2013/477 Esas 2013/1809 Karar sayılı ilamıyla bozulmuştur. Bu kez, davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, HUMK'nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir....
Bu nedenle müspet zararın tazmini halinde malvarlığının ulaşacağı değerin, sözleşmenin ifası halinde malvarlığının ulaşacağı değeri geçmemesi gerektiği gözetilerek hesaplama yapılmalıdır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 125. maddesi, sözleşmelerde; borçlunun temerrüdü sonucu borç yerine getirilmemişse alacaklıya üç yetki tanımıştır: Bunlar; her zaman için ifa ve gecikme tazminatı isteğinde bulunma, derhal ifadan vazgeçip müspet zararının tazminini isteme ya da ifadan vazgeçip sözleşmeden dönerek menfi zararını isteyebilmedir. "Sözleşmeden kaynaklanan zarar müspet zarar olacağı gibi, menfi zarar da olabilir. Müspet zarar: Borçlu edayı gereği gibi ve vaktinde yerine getirseydi alacaklının mameleki ne durumda olacak idiyse, bu durumla eylemli durum arasındaki fark müspet zarardır. Diğer bir anlatımla müspet zarar, sözleşmenin hiç veya gereği gibi yerine getirilmemesinden doğan zarardır. Kuşkusuz kâr mahrumiyetini de içine alır....
edip etmediği hususunun tespitine; mahkemece sözleşmenin ihtarla fesh edildiğinin kabulü halinde haksız feshin tespitine müvekkilinin yaptığı masraflar ile uğradığı menfi ve müspet zararların bilirkişi aracılığı ile tespit ve tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DAVA : Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 14/09/2015 KARAR TARİHİ : 23/12/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 20/01/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili kooperatif ile davalı yüklenici ... (......
Dolayısıyla karşı tarafın malvarlığına girsin veya girmesin sözleşme nedeniyle alacaklının cebinden ve yasal olarak çıkan paradır. Menfi zarar borçlunun direnimi sonucu borç yerine getirilmemiş ise talep edilebilir. Müspet zarar da sözleşmenin hiç veya gereği gibi yahut vadesinde yerine getirilmemesinden kaynaklanan zarardır. Olumlu zarar da sözleşmenin haksız olarak feshi halinde talep edilebilir. Müspet zarar isteyenin sözleşmeden dönmemiş olması ve kusurlu bulunmaması gerekir. Maddi vakıaları ileri sürüp kanıtlamak taraflara hukuki vasıflandırma hakime ait olduğundan, davacının sözleşme noter onayı ve tapuya şerh masrafları ile proje bedelleri menfi zarar, talep edilen 75.000,00 TL alacak müspet zarar kapsamında kâr kaybı alacağıdır. Yanlar arasında ... 1....