-KARAR- Davacı vekili, mal satımından doğan alacak için yapılan icra takibine itiraz edilmediği için takibin kesinleştiğini, bunun üzerine takip yolunun değiştirilerek davalıya iflas ödeme emri gönderildiğini, davalının yargılamayı uzatmak ve zaman kazanmak amacıyla iflas ödeme emrine itiraz ettiğini belirterek itirazın kaldırılması suretiyle davalının iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının 5 yıl önceki bir hukuki ilişkiden doğan kapalı faturaya istinaden ilamsız takip yaptığını, tarafların ...’da ortak fabrika kurmak amacıyla anlaşmaları üzerine, davacının ...’taki iplik fabrikasının sökülerek müvekkili vasıtasıyla ...’a gönderilmek üzere bedeli peşin alınmış gibi kapalı faturalara istinaden teslim edildiğini, konuyla ilgili olarak menfi tespit davası açıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, dava konusu para cezasına karşı tüm kanun yollarına başvurulduğunu ve müvekkilinin açtığı menfi tespit davasının kesinleşmesinden önceki tarihte imzaya itiraz davası kesinleştiği için, para cezasının kaldırılması için eldeki davayı açmaktan başka çare kalmadığını, işbu para cezasının kaldırılmasının menfi tespit davası içinde değerlendirilmesi gerektiği ve görevli mahkemenin menfi tespit dosyasını gören asliye ticaret mahkemesi olduğuna dair emsal Bölge Adliye Mahkeme kararının bulunduğunu, İİK m. 170 uyarınca hükmedilen ve haksız olduğu ortaya çıkan para cezasının kaldırılmasını talep ettiklerinden, bu davanın menfi tespit davasının incelendiği mahkemece görülmesi gerektiğini, görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/175 esas sayılı dosyasında menfi tespit davası açtığını, bu davada, 05.06.2014 tarihinde, takibe konu çek ile ilgili olarak mahkemece bir karar verilinceye kadar bu çekin herhangi bir işleme esas alınmaması yönünde tedbir kararı verildiğini, bu kararla birlikte icra müdürlüğünden icra takibinin durdurulmasını ve hiç bir işlem yapılmamasını talep ettiğini, icra müdürlüğünün, takipten önce açılan menfi tespit davasının takibi durdurmayacağını ve takibin durması yönünde verilmiş bir karar olmadığını gerekçe göstererek talebi reddettiğini ileri sürerek icra müdürlüğünün bu kararının kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, tedbir kararının iyi niyetli üçüncü kişi konumundaki davalı yönünden hüküm ifade etmediği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili; müvekkili ...'in davalı bankaya ipotekli olan taşınmazı satın alırken, bankaya bakiye kredi borcunu ödeyerek ipoteğin kaldırılması için müracaat ettiğini, ancak davalının ipoteğin kaldırılması için eski malikin kredi kartı borcunun ödenmesi gerektiğini bildirdiğini, oysa eski malikin kredi kartı borcu ipotek sözleşmesine dahil edilmediği gibi müvekkil şirketin de kredi kartı sözleşmesine kefil olmadığını belirterek; müvekkili ...Avize Day. Tük. Mamülleri Kuru Tem. ve Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti.'nin davalıya borçlu olmadığının tespitine, müvekkil ... adına kayıtlı olan gayrımenkul üzerindeki ipoteğin terkinine ve müvekkili ...'...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-İştirak ve Yoksulluk Nafakasısının Kaldırılması-Protokol Hükmünün İptali-Menfi Tespit Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından asıl davada davalı anne ile çocuklar arasında kurulan kişisel ilişki, menfi tespit davasının reddi, yoksulluk nafakası ve protokolde tanınan diğer mali hakların Nisan 2014 tarihinden itibaren kaldırılmaması, bölge adliye mahkemesi tarafından protoldeki kira yardımı ile ilgili maddenin kaldırılma tarihinin velayetin değiştirilmesine ilişkin kararın kesinleşme tarihi olarak değiştirilmesi ve sağlık sigortasına ilişkin maddenin kaldırılmasına ilişkin davanın reddi kararı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespite ilişkin davada Konya 2. Asliye Hukuk ile Konya 1. Aile Mahkemesince verilen ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, boşanma davaları devam eden taraflar arasında eşya alacağı nedeniyle başlatılan icra takibinde yanlış adres gösterilerek kanuna aykırı tebligat yapıldığı iddiasıyla menfi tespit davasının kabulü ile takibin iptali ve haczin kaldırılması istemine ilişkindir. H.Y.U.Y.’nın 25/II. maddesinde “iki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar temyiz edilmeksizin kesinleştiği takdirde görevli veya yetkili mahkeme Yargıtay’ca belirlenir” hükmü yer almaktadır. Somut olayda; dosya içerisinde, Konya 1....
İcra Dairesi'nin 2020/2307 Esas sayılı dosyasına konu olan alacak ve hukuki ilişkinin aynı olduğu , halihazırda aynı alacak ve hukuki ilişki için açılmış menfi tespit davası varken, tarafları, konusu ve dava sebebi aynı olan yeni bir davanın açılmasının hukuki menfaat bulunmadığı, itirazın iptali veya itirazın kaldırılması istenen alacak için Erzurum 1....
Sulh Hukuk Mahkemesinde görülen muarazanın men'i ve menfi tespit talepli davanın sonucunun bekletici mesele yapılması talep edilse de mahkemece bu talebin reddedilerek hukuka aykırı biçimde karar verildiği, bu nedenle itirazın kaldırılması ve tahliye hususunda verilen kararda hukuki yararın bulunmadığı ileri sürülmüş ise de; icra hukuk mahkemeleri dar yetkili olup önüne gelen talepleri İcra ve İflas Kanunu'nda düzenlenen özel usul kurallarını uygulayarak takip hukuku bakımından hükme bağladığından, anılan mahkemenin kararları kural olarak maddi anlamda kesin hüküm niteliği taşımaz. Bu nedenle genel mahkemelerde açılan menfi tespit ve muarazanın giderilmesi davaları icra hukuk mahkemesinde bekletici mesele yapılamaz.Bu davalarda verilen tedbir kararları da itirazın kaldırılması davasını konusuz bırakmayacağı gibi hukuki yararı da ortadan kaldırmaz....
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibarıyla "Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)" ise de istinafa konu uyuşmazlık ise ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılması talebine ilişkindir. Davacı vekilince icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında %15 teminat karşılığı icra veznesine girecek paranın alacaklıya ödenmesinin tedbiren durdurulduğu, davalı vekilinin itirazı üzerine itirazın reddine karar verildiği, iş bu karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır....
Menfi tespit davası ise, genel hükümlere göre açılan ve genel mahkemece yazılı usulde yargılama yapılarak sonuçlandırılması gereken bir dava olup, icra yargılamasına göre sonuçlanması çok daha uzun zaman almaktadır. Genel hükümler uyarınca açılan menfi tespit davası, takip hukukuna göre ve basit usulde yargılama yapan icra mahkemesinde bekletici mesele yapılamaz. Aksinin kabulü, icra iflas hukukunun temel ilkeleri ve icra yargılamasının varlık nedeni ile bağdaşmaz. Bu nedenle, icra mahkemesince, genel mahkemede açılan menfi tespit davası bekletici mesele yapılamayacağından, davacı vekilinin bu konudaki istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir....