ilişkin özel hükümlerde, bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/12/2022 NUMARASI : 2022/457 2022/820 DAVA KONUSU : Menfi Tespit (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : 6100 Sayılı HMK'nın 352.maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı davalıdan almış olduğu para borcuna istinaden davalı tarafından kötü niyetli olarak aslında para borcu olan borç konusunun altın borcuymuş gibi göstermek suretiyle icra takibi başlattığını, müvekkilinin davalıya altın borcu olmadığını ve davalıdan alınan para borcunun ödenmiş olan miktarının mahsup edilerek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dairemizin görev alanına İİKK 72.mad.dayanan ticari dava niteliğindeki menfi tespit ve istirdat davaları sonunda verilen hüküm ve kararları inceleme yetkisine haiz olup istinafa konu kararın ticari dava niteliğindeki menfi tespit davası olmadığı anlaşılmıştır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2022/902 Esas KARAR NO: 2022/822 Karar DAVA: Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 15/11/2022 KARAR TARİHİ: 17/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ----- dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, icra takibine dayanak olarak müvekkiline dosyanın asıl borçlusu --------aralarında yapmış oldukları kefalet sözleşmesinin gösterildiğini ancak müvekkilinin ilgili icra dosyasında borçlu sıfatına haiz olmasının mümkün olmadığını, müvekkilinin söz konusu davalı bankaya herhangi bir borcunun bulunmadığını, kefalet sözleşmesine dayanılarak icra dosyasına borçlu olarak eklenmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu açıklanan nedenlerle davalı aleyhine açılan davanın kabulüyle, borçlu olmadıklarının tespitine, alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini...
Maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden,( TTK madde 4/-f: Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemeler) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun , rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ile 969. Maddelerinden, 19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunundan, (142....
Davalı, davacıya banka havalesi yoluyla ödünç verdiğini ileri sürerek, alacağının tahsili için takip başlatmış, davacı ise borç verme iddiasının gerçek dışı olduğunu, davalının havaleyi dava dışı bir şirkete vermesi için kendisine gönderdiğini savunarak, borçlu olmadığının tespiti istemiştir. Hemen belirtmek gerekir ki havale ödeme vasıtası olup, var olan bir borcun ödendiğini gösterir. Bu karinenin aksini havaleyi gönderen şahsın ispat etmesi gerekir. Bu durumda ödünç ilişkisini ispat etme yükümlülüğü, onu iddia eden davalıya aittir. Davada dayanılan 17.07.2012 tarihli havale dekontunda gönderilen paranın ne için gönderildiğine dair bir açıklama yoktur. HMK’nun 203. maddesi gereğince miktar itibariyle olayda tanık dinlenmesi de mümkün değildir, o halde davalının iddiasını yasal delillerle ispat etmesi gerekmektedir....
Hakimler Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 25/11/2021 tarih ve 1232 sayılı kararı ile: ''1) 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden, 2) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinden, 3) 19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın görevsizlik nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2022/115 Esas KARAR NO : 2022/169 Karar DAVA : Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 14/02/2022 KARAR TARİHİ : 04/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkillerinin davalılara borçlu olmadıklarının tespitini, başkaca ödeme bulunması halinde ilgili tutarların mahsubu ile fahiş faiz oranının TBK 120. maddesi gereğince yasal sınıra uygun, aksi halde hakkaniyete uygun bir faiz oranına düşürülmesi sonucu yapılacak hesaplama neticesinde borçlu olmadıkları miktarın tespitini talep ve dava etmiştir. ------- sayılı kararı ile: ''1)---- tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden, 2) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2023/89 Esas KARAR NO:2024/133 DAVA:Rehin Karşılığında Ödünç Verme İşinden Kaynaklanan (TMK M. 962 - 969) (Menfi Tespit) DAVA TARİHİ:02/02/2023 KARAR TARİHİ: 07/02/2024 Mahkememizde görülen Rehin Karşılığında Ödünç Verme İşinden Kaynaklanan (TMK M. 962 - 969) (Menfi Tespit) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı şirketten ----- satın aldığını, aynı gün müvekkilinin maddi durumunun yetmediğinden ------yevmiye numaralı rehin sözleşmesinin yapıldığını, tüm bu işlemleri müvekkilinin adına vekaleten komşusu ----- adlı kişinin yaptığını, söz konusu tırın plakasının satıştan sonra ---- olduğunu, aradan geçen 8 yıla yakın sürede müvekkili adına söz konusu tırın borcunu vekaleten ---- yaptığını, rehnin kaldırılması amacıyla müvekkili adına ---- sunulan yine aynı noterliğin ---- davalıya ----- bedelli aracın satıldığını, kalan -------sıralı senet ile ödendiğini...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, GEREKÇE VE KABUL: Dava, banka kredi sözleşmesine dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. Hâkimler ve Savcılar Kurulu'nun 25.11.2021 tarih, 1232 sayılı kararı ile 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde yer alan "Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine" ilişkin düzenlemelerde, on dört veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6, 7 ve 8 numaralı, asliye ticaret mahkemeleri görevli kılınmıştır. Bu nedenle, somut olayda, banka genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali davasında Ankara 6., 7., 8. Asliye Ticaret Mahkemeleri görevlidir. Bu sebeple; banka Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan işbu uyuşmazlıkta dosyanın görevli Ankara 6., 7., 8....