WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, müvekkili olan kooperatifin dava konusu 21.05.2006 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan 7-i maddesindeki kararın 10.06.2006 tarihli genel kurulun 2-i maddesinde de alındığını, bu nedenle 21.05.2006 tarihli genel kurul kararının uygulanamadığını, davacılar tarafından 10.06.2006 tarihli genel kurulda alınan ilgili kararların iptali için dava açıldığını, uygulanamamış bir kararın iptali için açılan bu davada hukuki yarar bulunmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir....

    Maddesi olan "Kooperatif giderleri için bir yıl süreyle 300 TL aidat ödenmesi" önerisinin, 34 kabul, 32 red oyuyla kabul edildiğini, kullanılan oy sayısının 66 olduğunu, karar yeter sayısı oluşmadığını, toplantı nisabının 24 olduğunu, karar nisabının, toplantı nisabını etkilemediğini, butlan iddiasının temelsiz olduğunu, ayrıca davacıların, bu karara ilişkin şerhlerinin olmadığını ve genel kurul tutanağına geçilmediğini, toplantıya katılan ortakların genel kurul kararının iptalini isteyebilmesi için Koop.K....

      Dosyada mevcut 27/05/2022 tarihli Bilirkişiler ... ve ... tarafından sunulan raporda Davalının, davacı kooperatif nezdinde bir den fazla pay için (22 adet) ortaklığının bulunduğu, bu ortaklığı gereğince toplamda 22 adet bağımsız bölümün tahsis edildiği Davacı kooperatifin üyesi ister genel kurul toplantısına katılsın isterse katılmasın genel kurul kararı iptal edilmedikçe sözleşme niteliğinde bulunan genel kurulda alınan tüm kararların üyeleri ve onların kiracılarını bağlayacağı, davacı kooperatifin icra takibine konu ettiği alacak dayanağının, davalının üyesi bulunduğu kooperatifin 04.05.2019 tarihli 2018 yılı genel kurul kararı ile kararlaştırılmış alacak olması, anılan bu genel kurul kararının iptal edildiğinin davalı yanca ileri sürülmemesi sonucu bu genel kurul kararının kesinleştiği dikkate alındığında, 22 adet bağımsız bölüm yönünden kooperatif üyesi sıfatı sabit olan davalıdan, genel kurul kararı ile kararlaştırılan ve kararlarla uyumlu bulunan bu ödemelerin davalıdan tahsilini...

        Mahkemece,davanın kısmen kabulüne dair verilen karar taraf vekillerinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 07.11.2012 tarih ve 5068 E.,6476 K.sayılı ilamıyla doğru hükme varabilmek için öncelikle, davalının menfi tespit istemine konu kesinleşen davada hüküm altına alınan miktarın hangi dönemlere ilişkin olduğu, davaya konu temlikname nedeniyle davalının davacıya borçlu olup olmadığı, borcu var ise takip talebi de gözetilmek suretiyle davaya konu talebin hangi alacak kalemine ve hangi dönemlere ilişkin olduğu,varsa borcunun kalem kalem tespiti ve temyiz aşamasında yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 120/2. ve Türk Borçlar Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki 6101 sayılı Kanunu'nun 7. maddesine istinaden, davalının borcuna ilişkin faiz oranı kooperatif genel kurul kararıyla belirlenmiş olsa bile, davalının takip konusu borç kalemlerine uygulanması gereken azami faiz oranı 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun'un 2/1. maddesine göre belirlenen...

          Sayılı dosyası ile iptali talep edilen genel kurul kararının 21.05.2017 tarihli genel kurul kararı olması iptale konu edilen bu genel kurul kararının ise huzurdaki itirazın iptali dava dosyası ile bir ilgisi bulunmadığından kök raporda sehven yapılan bu yöndeki bilirkişi görüş ve kanaatinin değişeceği, davalının, davaya konu 23.10.2018 tarihinde başlatılan icra takip tarihinde ve huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı 16.08.2019 tarihinde, davacı kooperatifin üyesi olduğu yönündeki kök rapordaki bilirkişi görüşünde bir değişikliğin olmayacağı gibi bu husussun tarafların da kabulünde bulunduğu, kök raporda belirtildiği üzere davalının icra takip (23.10.2018) ve itirazın iptali (16.08.2019) davasının açılmasından sonra yargılamanın devamı sırasında 08.12.2020 tarih 17 sayılı kararla davacı kooperatiften ihraç edildiği, ihraç kararının davalıya 25.12.2020 tarihinde tebliğ edildiği 3 aylık hak düşürücü süre içinde ihraç kararına karşı iptal davasının davalı yanca açılmaması nedeniyle...

            Davalı vekili, kooperatif konutlarının inşa edildiği arsa sahibine her bir üyenin 105.000,00 TL'yi ....06.2008 tarihine kadar ödemesi, aksi halde aylık %... faiz ödeneceğinin ....05.2008 günlü genel kurulda oyçokluğu ile kabul edildiğini, davacının iki üyeliği olduğunu, birinci üyelik için 105.000,00 TL'yi ödeyerek tapusunu aldığını, ikinci üyelik için ise aleyhine ... takibine başlandığında 105.000,00 TL'yi ve işlemiş 42.500,00 TL faizini ödediğini, menfi tespit isteminin yersiz olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....

              Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, Kooperatifler Kanunu'nun 23. maddesi ile bu konuda yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına göre peşin ödeme ile ve def'aten kooperatif üyeliğine sahip olabilmek için genel kurul kararının bulunmasının zorunlu olduğu, bu konuda kooperatif genel kurullarında alınmış bir genel kurul kararı bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Ortakların kooperatif ile ya da birbirleri ile olan davalarında HUMK’nın 17. (6100 sayılı HMK'nın 14/2.) maddesi gereğince, kooperatifin merkezinin bulunduğu yer mahkemesi yetkilidir. Bu yetki kuralı kamu düzenine ilişkin ve kesin olup, yargılamanın her aşamasında re'sen gözönünde bulundurulmalıdır. TMK'nın 51. maddesine göre hükmi şahsın ikametgahı, anasözleşmede aksine hüküm bulunmadıkça muamelelerinin yürütüldüğü yerdir....

                -K A R A R- Davacı vekili, asıl ve birleşen davada, müvekkilinin kooperatife borcu bulunmadığını, davacıdan istenen ödemelerin genel kurullarda kararlaştırılmadığını, miktarının belirsiz olduğunu, diğer üyelerden aynı ödemelerin istenmediğini, davacıya gönderilen ihtarnameler ile ihraç kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, asıl davada, davacının kooperatife aidat borcu bulunmadığının, davacıdan istenen aidatların diğer kooperatif ortaklarınca ödenip ödenmediğinin tespitine, birleşen davada ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, asıl davada, davacının 1996 yılı Nisan ayından beri ödeme yapmadığını, talep edilen ödemelerin genel kurul kararına dayandığını, iskan izni alınan binaların ruhsata ve projeye aykırı olmadığını, birleşen davada ihraç kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, asıl ve birleşen davanın reddini istemiştir....

                  itibaren 3 ay içinde genel kurul kararının iptali davasının açılmadığı nedeniyle davanın reddine karar verildiğini, 5253 sayılı dernekler kanunun 32 maddesinin b fıkrası uyarınca genel kurul toplantısının iptaline karar verilmesi gerektiğini, bu nedenlerle yeterli araştırma ve inceleme yapılmadan verilen kararın usul ve yasa hükümlerine aykırı olduğunu belirterek davanı reddi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

                  Dava konusu 22/07/2019 tarihli genel kurul toplantısında TTK 418 maddesi gereğince esas sözleşmeye göre %75 toplantı ve %76 karar nisabının sağlandığı tespit edilmiştir. Davacı tarafça davalı şirketin 22/07/2019 tarihli genel kurul toplantısında alınan 2,3,5,6 numaralı kararların kanuna, esas sözleşmeye ve dürüstlük kuralına aykırı şekilde alındığından bahisle iptaline yönelik dava açılmış olup; davalı şirket tarafından 22/07/2019 tarihli genel kurul çağrısının usul ve yasaya uygun şekilde yapıldığı, toplantı ve karar nisaplarına uyulduğu anlaşılmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu