WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bunun dışında, icra takibi taraflar arasındaki maddi ilişkiyi tespit edecek nitelikte olmadığından, alacaklının takibe girişmesinden sonra, hatta takip kesinleştikten sonra da borçlunun, borçlu olmadığının tespitini mahkemeden istemesi mümkündür. Borçlu, belirtilen şekilde takipten önce veya sonra alacaklıya karşı bir menfi tespit davası açar; bu davayı kazanırsa, hakkındaki icra takibi iptal edilir ve borcu ödemekten kurtulur. Ancak, borçlu borcunu icra dairesine ödedikten sonra, artık menfi tespit davası açamaz. Bu hâlde, borçlunun sırf borçlu olmadığının tespitinde, hukuki bir yararı yoktur. Bundan sonra, ödediği paranın geri alınması için bir dava açması söz konusu olur ki, bu da istirdat davasıdır (Pekcanıtez, H./ Atalay, O./ Sungurtekin Özkan, M./ Özekes, M.: İcra ve İflas Hukuku, s.156- 164). Menfi tespit davası, normal bir hukuk davası gibi açılır....

    a borçlu olmadığının tespitine, icra tehditi altında ödenen 5.303,60-TL'nin ödeme tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, icra inkar tazminatı yönündeki talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava; menfi tespit davası sırasında icra tehdidi altında ödeme yapılması nedeniyle, menfi tespit davasından dönüşen istirdat davasıdır. Kat malikleri kurulunca verilen kararların yerine getirilmesi görevi Kat Mülkiyeti Kanununun 35. maddesinin (A) bendi uyarınca yöneticinin görevleri arasındadır, aynı maddenin (İ) bendine göre ise kat mülkiyetine ilişkin borç ve yükümlülüklerini yerine getirmeyen kat maliklerine karşı dava ve icra takibi yapma görevi yöneticiye verilmiştir. Yöneticinin bu görevlerini yerine getirmesi için site yöneticisi olması yeterlidir. Yönetici bu tür davaları açmak için, bu davada olduğu gibi vekil de tayin edebilir....

      İcra ve İflas Kanunu’nun 72/son maddesine göre menfi tespit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının ikametgâhı mahkemesinde de açılabilir. Bu madde hükmüne göre menfi tespit ve istirdat davaları ile ilgili yetki düzenlemesi kamu düzenine ilişkin değildir. 6100 sayılı HMK'nın "Yetki itirazının ileri sürülmesi" başlıklı 19/2. maddesinde; "Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz" hükmü yer almaktadır. Somut olayda, davalı vekili tarafından 22.11.2021 tarihli cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunulmuş olduğundan ve davalının ikametgah adresinin de İstanbul -(...) olması sebebi ile yetki itirazının kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2019/366 Esas KARAR NO: 2021/1150 DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 20/06/2019 KARAR TARİHİ: 27/10/2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilince dava dilekçesinde özetle; Davalı ---- alacaklı sıfatı ile : ----- icra takip dosyası ile müvekkil aleyhine icra takibi başlatıldığı, söz konusu İcra takibinde ; ---- alacak ve ferilerinin tahsili talep edildiği, takibe konu ödeme emri ----- tarihinde müvekkile bizzat icra dairesinde tebliğ edilmiş olmakla söz konusu ödeme emrine müvekkilin hiçbir itirazının olmaması üzerine icra takibi kesinleşmiş ve müvekkil tarafından malvarlığı beyanında bulunulduğu, davalı --- kendi el yazısı ile ----tarihinde tanzim ve imza ettiği ibraname ile ; ----dosva alacağımı haricen ----- aldım.Hiçbir alacağım kalmadı, kendisini ibra ederim....

          Kendisine karşı ilamsız icra takibi yapılmış olan borçlu, ödeme emrine itiraz etmemiş veya itiraz etmiş olup da, itirazının icra mahkemesince kaldırılmış olması sonucu kesinleşen icra takibi ile; menfi tespit davası da açmaması nedeniyle, gerçekte borçlu olmadığı bir parayı ödemek zorunda kalırsa, ödemiş olduğu paranın kendisine geri verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir (2004 sayılı İİK m.72/5). Öte yandan, borçlunun menfi tespit davası açmış olması halinde, bu dava sırasında ihtiyati tedbir kararı verilmemesi nedeniyle borç alacaklıya ödenmiş olursa, artık menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilir (2004 sayılı İİK m.72/5). İstirdat davası, İcra ve İflas Kanununda düzenlenmiş olmasına rağmen, uyuşmazlığı maddi hukuk bakımından sona erdirme amacına yönelik bir davadır. İstirdat davası, normal bir eda davası olup, bununla icra takibi sırasında sebepsiz olarak ödendiği iddia edilen paranın geri verilmesi istenir....

            İcra Müdürlüğüne müzekkere yazılarak ... Esas sayılı dosyası Uyap üzerinden celp edilmiştir. Ankara ... İcra Müdürlüğüne müzekkere yazılarak ...Talimat sayılı dosyası Uyap üzerinden celp edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Dava; davalının, davacının iş yerinde yapmış olduğu haciz işlemi sebebiyle davacının ödediğini iddia ettiği bedelin istirdatı davasıdır. İstirdat davasında; kendisine karşı ilamsız icra takibi yapılmış olan borçlu, ödeme emrine itiraz etmemiş veya itiraz etmiş olup da, itirazının icra mahkemesince kaldırılmış olması nedeniyle kesinleşen icra takibi ile ve menfi tespit davası da açmaması sonucu, gerçekte borçlu olmadığı bir parayı ödemek zorunda kalırsa, ödemiş olduğu paranın kendisine geri verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir. (İİK.m.72/VII)....

              İcra dairesinin 2015/12729 sayılı dosyasıyla “543 678 51 21” ve “543 678 51 27” numaralı telefon hatlarının faturalarına istinaden icra takibi başlatmış, söz konusu takipte davacıdan toplam 711,51- TL tahsilat yapılmıştır. Davalı, bayisini iyi seçmemek ve onu yeterince eğitip, denetlememekle davacının zarara uğramasına sebebiyet vermiştir. Davacı hakkındaki icra takibinin sahte sözleşmelere dayalı olması nedeni ile yasal dayanağının bulunmadığı ve yukarıda sayılı telefon hatlarından dolayı davacının davalıya borçlu olmadığı anlaşılmakla, davacının menfi tespit ve istirdat davalarının kabulüne" şeklinde karar verilmiştir....

              Bu nedenle dairemizce inceleme, istinaf dilekçesinde gösterilen istinaf sebepleri ve mahkemece resen gözetilmesi gereken kamu düzenine aykırılık oluşturan sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, istirdat davasıdır. Kendisine karşı icra takibi yapılmış olan borçlu, ödeme emrine itiraz edilmemiş veya itiraz edilmiş olmakla birlikte yerinde görülmemiş olması sebebiyle icra takibi kesinleşse dahi maddi hukuk bakımından borçlu olmadığını ileri sürebilir. Bunun için, takip devam ederken alacaklıya karşı menfi tespit davası açabileceği gibi, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise, ödemiş olduğu paranın kendisine verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir (Kuru, Baki: İcra ve İflâs Hukukunda Menfi Tespit Davası ve İstirdat Davası, Ankara 2003, s. 233) İstirdat davasının biri takip hukukuna, diğeri maddi hukuka ilişkin olmak üzere iki şartı vardır....

              Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, İİK md.72/son düzenlemesinin kesin yetki kuralı olmadığı, yetki itirazının 6100 sayılı HMK md.117/1 hükmü uyarınca ilk itiraz olarak cevap dilekçesinde ileri sürülmesinin gerektiği, davalı vekili tarafından cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunulmadığı, bu aşamadan sonra cevap süresi içerisinde dahi olsa yetki itirazında bulunulmasının mümkün olmadığı, bu bağlamda; cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunulmaması nedeniyle Yalvaç Asliye Hukuk Mahkemesi'nin artık yetkili mahkeme haline geldiği gerekçesiyle karşı yetkisizlik kararı verilmiştir. İcra ve İflas Kanunu’nun 72/son maddesine göre menfi tespit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının ikametgâhı mahkemesinde de açılabilir....

                Öncelikle, menfi tespit davası ile ilgili genel bir açıklama yapılmasında ve ilgili yasal düzenlemelerin irdelenmesinde yarar vardır: Gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava, menfi tespit olarak adlandırılmaktadır. Menfi tespit davası 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)’nun 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ise ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez....

                  UYAP Entegrasyonu